Saat 12'yi Çoktan Geçti.[ Texting ]

²³

Berkan's
(Günümüz)

Yolda yürürken bakkaldan çıkan kumsalı görmemle yutkundum,en son grupta konuştuktan sonra aklıma gelmişti.

Afferin anne! İlk defa beni bakkala göndermen işe yaradı.

Koşarak kumsalın yanına ilerlediğimde kafasını telefonundan kaldırıp bana baktı.

"Kumsal? Naber ya?"

"İyidir senden?"

"İyi benden de,oturalım mı biraz?"

Diyerek deniz kenarını gösterdim,benim böyle olmama alışık değildi.Kafa salladığında sahildeki taşlara oturduk.

Sohbet açmaya çalışıyordum,fakat konuya nerden gireceğimi bilemiyordum.

"Kumsal şuradaki çiçekler çok güzel değil mi?"

Parmağımla gösterdiğim yere baktı,sonra kafa salladı.Ben ısrarla çiçekleri gösterince agresif bir şekilde konuştu.

"Berkan ne yapmamı bekliyorsun? Çiçeği alıp götüme sokmayacağıma göre?"

Kız haklı Berkan! Ne diyorsun sen?

"Kumsal."

"Hm?"

"Senin moralin yok gibi."

Bakışlarını kaçırdı,yüzünü de başka yere çekince çenesinden tuttup kendime bakmaya zorladım.

"Sen benim zor günümde yanımda oldun,bırak bende olayım."

Nefes aldı sonra konuşmaya başladı.

"Aslında birşey yok,aslında bugün benim doğum günüm..."

Konuşmasına izin vermeden ayağa kalktım,elimle 'dur' anlamında işaret yaptıktan sonra bakkala koştum.

-

"Berkan şaka yapıyorsun."

Dedi kahkaha atarak elimdeki üzerinde mum duran popkeke bakarken,yüzü güldü mü güldü... görev tamamlandı.

"E hadi üfle ama,bak rüzgar var zaten sönecek şimdi."

Gülümseyip elimdeki popkeke uzandı,popkeki geriye çektim.

"İlk önce dilek."

Gülüp içinden birşey dinledikten sonra popkekin mumuna üfledi.