Kenarda sigarasının dumanını üfleyen Cengiz dediğim ile kıkırdayarak bana dönüyor. Elimdeki buz torbasını kafasına geçirmediğime şükretmek yerine ukalalık yapan Cengiz'e göz devirip buzu Jayden'ın çenesine koyuyorum. Benden ilgi almaya aç kocam da hiç durmadan tüm fırsatları değerlendiriyor. Henüz affetmesem de uzun sürmeyeceğini biliyorum. Ki benzinliğe gelene kadar Jayden arabada yaptığı konuşma ile beni baya yumuşatmıştı. Ona ne kadar belli etmesem de...
Gecenin köründe kendimizi bulduğumuz ilk açık yere, benzinliğe, atmıştık. Bizim her zamanki ekip duruyordu. Onlara olayları kısa bir özet geçmiştim. Her şeyiyle, tüm sadeliği ile anlattım. İlişkimizin sahte olduğunu öğrenen Cengiz-İrfan ikilisi hâlâ fazlasıyla şaşkınlardı. Ki zaten öğreneli 15 dakika olmuştu. Cengiz bir köşeye geçip sigarasını yakmış hiçbirimizle konuşmamıştı. İrfan ise her haliyle fazlasıyla sinirliydi. Ortam ne kadar sessiz olsa da böyle devam etmeyeceğini biliyordum.
"Ya amına koyayım biz arkadaş olalı kaç ay oldu? Hadi seni saymıyorum pezevenk, takıma geleli yıl oldu ama neyse. Arya biz tanışalı, yakın olalı kaç ay oldu ha?"
İrfan tam tahmin ettiğim gibi sessizliği kısa sürede bozuyor. Benim cevap vermemi beklemeden Selin konuşuyor
"ya sizinle yakın olmadan az çok bir şeyler olmuştu zaten. Çok geçmeden de gerçekten sevgili oldular zaten."
"sizin tuzunuz kuru tabi."
Selin'e cevap bu sefer Cengiz'den geliyor. Kendisinden beklediğimden daha sakin Cengiz. Daha çok kırgın gibi. Burayı yıkıp geçse bu kadar üzülmeyeceğime adım kadar eminim ama sessiz sessiz kenarda sigarasını içmesi her sigarayı içine çektiğinde ben yanıyormuşum gibi hissettiriyor.
"özür dilerim."
Diyorum sessizce. İrfan histerik bir gülüş atıp eliyle sakalarını okşamaya başlıyor. Sinirleri fazlasıyla bozulmuş. Etrafta tur atıyor sakinleşemeyince daha çok sinirleniyor. En sonunda bir küfür patlatıp uzaklaşmaya başlıyor.
Yanına gitmeyi hazırlanan Selin'i durdurup elimdeki buzu ona uzatıyorum. Ardından esmer çocuğumun arkasından koşmaya başlıyorum. Karanlık olan bir yere geçip kafasını ellerin arasına alışını izliyorum. Gözlerim dolu ama belli etmemek için elimden gelen her şeyi yapmam gerekiyor. Bende yolu dalga geçmekte buluyorum.
"kapatın ışıkları dostlarımı sayacağım."
Yaptığım küçük şakayla beraber yanına yerleşiyorum. İrfan'da bana sinir bozucu gülüşlerinden birini daha atıp önüne dönüyor. Koluna girip kafamı yaslıyorum bende. Soğuk ufaktan yüzümüze vururken İstanbul'u seyrediyoruz bir süre.
"Arya."
"esmer bomba."
"siktir git!"
Ettiği küfürle gülerek cevap veriyor bana. Bende gülümseyerek ona dönüyorum. Biraz sinirli baksa da yumuşadığı belli. Dudaklarımı sarkıtarak konuşmaya başlıyorum. Daha siniri olduğu bir şey yok.
"özür dilerim!"
"spastik."
Ettiği hareket ile dudaklarımı düzeltip gülümsüyorum ona. O da daha fazla dayanamadan kafamı kollarının arasına alıp saçlarımı karıştırıyor. Bende fırsatı değerlendirip hemen kolunun altına yerleşiyorum.
"sana ne kadar değer verdiğimi bir bilsen cimcime."
Gözlerim doluyor tekrardan. İrfan'a belli etmemeye çalışıyorum ama onlar yerlerinden duramadan akmaya çoktan başlıyor. Özür dilerim diye fısıldıyorum birkaç kez daha. Ağladığımı anlayınca kafamı kaldırtmıyor o da. Biraz süre sonra bir beden oturuyor yanımıza İrfan'ın kollarından çekip sarılıyor bana. Kokusundan Cengiz olduğunu anlıyorum. Daha da şiddetleniyor bu sefer ağlamam.
İki gün önce aldatıldığımı düşünürken bu adamların omzunda nasıl ağladığımı hatırlıyorum. İki gün boyunca beni bir an bile yalnız bırakmayan kişiler hayatımda olduğu için ne kadar şanslı olduğumu hatırlıyorum tekrar. Beni güldürmek için kırk takla atan Cengiz'e, Ağlarken saçlarımı okşayıp hiçbir şey söylemeden içimi dökmeme izin veren İrfan'a, Tüm ihtiyaçlarımla ilgilenen Natasha'ya ve en büyük moral kaynağım Selin'e sahip olduğum için tekrar şükür ediyorum.
Arkadaşlarımdan bahsedince hissetmiş olacak ki yanımda bitiyor sevgilim arkama geçip sarılıyor bana. O geldikten sonra Natasha ve Selin de yanımıza geliyor hemen. Selin sevgilisinin yanına yerleşip kolunun altına giriyor. Natasha Cengiz'in arkasına geçip sırtına kafasını yaslıyor. Bende arkamdaki sevgilimin göğsüne yaslanıyorum.
"Aga seni hiç sevmiyorum ya."
Diyor İrfan arkamdaki sevgilime. Gülümsüyorum bu lafıyla. Büyük ihtimalle Türkçe söylediği için hiçbir şey anlamayan Jayden bir öpücük atıyor İrfan'a. Bu gülümsememin büyümesine neden oluyor. Jayden'ın yerine ben cevap veriyorum.
"ben sizi çok seviyorum."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
