yirmi dört ~ Süreç

1.6K 115 43
                                    

"Uyusun da büyüsün anne
Şıkır şıkır yürüsün anne
Elinden geleni yaptın, daha ne?
Hadi şimdi uyu güzel anne"

~

Günler , haftaları ; haftalar , ayları kovalıyordu. Karnım , her geçen gün biraz daha büyüyor ve içimdeki minik canlıya her geçen gün biraz daha bağlanıyordum.

Tabii , büyüyen yalnızca karnım değildi. Karnım ile birlikte , ben ve umutlarım da büyüyordu.

Her şey , bir rüya gibi geliyordu bazı zamanlar. Hiç uyanmak istemediğim , ömrümce sürmesini dilediğim bir rüya idi bu.

Hamile olduğumu Barış'a söylediğim günün , ertesi sabahı hiç zaman kaybetmeden hastaneye gitmiştik. Test , bizi yanıltmamıştı. Hamileydim.

Bu güzel haberi önce ailemiz , daha sonra ise Barış'ın takım arkadaşları ve onların ailesi ile paylaşmıştık.

Ailelerimiz , bu habere deli gibi sevinmişti. Öyle ki Barış'ın babası Yüksel Amca ; Rize'nin yarısı için adaklar kesmiş , onları yoksula ve muhtaç insanlara dağıtmıştı.

Barış'ın ikinci ailesi yani takımı ile de güzel bir yemek yemiş , hamileliğimi kutlamıştık. Birçok tavsiye almıştım o gece , tecrübeli annelerden. Hepsi , bu süreçte ellerinden geldiği kadar bana yardım edeceklerini söyleyip yetersizlik korkusu ile sıkışan yüreğime su serpmişlerdi.

Bir ayın sonunda ise , Barış çektiği bir fotoğrafım ile hamileliğimi "Çekirdek Ailem!" notu ile paylaştığı fotoğraf ile duyurmuştu.

Bu haber ile sallanmıştı futbol camiası. Galatasaray'ın jokeri Barış Alper Yılmaz , baba oluyordu. Sosyal medya ikiye bölünmüştü. Kimisi bizim için iyi dileklerde bulunup tebrik ediyor , kimisi ise Allah korkusunu unutup bebeğim ve benim hakkımda kötü yorumlar yapıyordu.

Bir süre sonra okumayı bırakmıştım tabii bu mesajları. Barış , sağ olsun bir şekilde bana bir uğraş buluyor ve beni o yorumları okumaktan uzak tutuyordu.

Zaten , biraz daha Barış'ı dinlemeyip o yorumları okusaydım psikolojim bozulurdu...

Sorunsuz , sıkıntısız bir hamilelik geçiriyordum. Bu süreçte , en büyük destekçim tabii ki Barış'tı.

Antrenmandan en erken olacak şekilde geliyor , yorgun olmasına rağmen aksattığım işleri yapıyor ve geriye kalan zamanının hepsini bana ayırıyordu.

Kendimi çirkin hissettiğim , yetersiz hissettiğim , ağladığım , isyan ettiğim her an sarıp sarmalıyordu beni.

Bu dönemde , doğal olarak çok kilo almıştım. Zaten açık olan iştahım , hamilelik ile daha da çok artmıştı.

Aldığım kilolara karşı ettiğim her isyanda , Barış beni bir şekilde sakinleştiriyor ve telkin ediyordu...

"İstiyorsan yüz elli kilo al , fark ederse amına koyayım ya yavrum! Sen , benim gözümde hep dünya güzeli kalacaksın..."

Böyle zamanlarda , ona olan aşkımın daha da arttığını hissediyor ve ona daha da çok bağlanıyordum.

Burada olduğum süre boyunca birkaç tane arkadaşım olmuştu. Ara sıra onlarla görüşüyor , bazen uzaktaki dostlarım ile araşıyor , kimi zaman da kendimi dışarıya atıp yürüyüş yapıyordum.

Bir şekilde geçip gidiyordu zaman...

Üçüncü ayın sonunda bebeğimizin cinsiyetini öğrenmiştik. Onları aynı noktada toplayan ne olmuştu bilmiyorum ama Selin , Sıla , Ayça ve Leyla bir şekilde bir araya gelmiş ve bizim için bir baby shower düzenlemişti.

Hatır Meselesi | Barış Alper YılmazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin