3.Zorluk

7 1 0
                                    

Hayatta her zaman zorluklarımız olur...
Kimisi için büyük, kimisi için küçük.
Amma asıl sorun o  değildir, asıl sorun o zorlukları büyüten insanlardır.
Annem hep insan isterse her zorluğun üstesinden gele bileceyini söyledi.

İşte ben Elena.
Şimdi sorunlarımdan kaçıyorum.
İş bulmak için yeni bir kasabaya yol alıyorum. Lanet olası üvey annemden kurtulduktan sonra her şey iyidi. İyi olmayan tek şey vardı. O da babam...

Onun gitmesinin üzerinden tam 3 ay geçmişdi. Ama yinede yarattığı o boşluk öylece gitmiyordu işte. Öz annem ben 13 yaşımda olarken kanserden ölmüşdü  ve babam ben yalnız hiss etmeyeyim diye hep yanımda olurdu. Lakin onun yerini hiç kimse dolduramazdı tabi babam da bunun farkındaydı, ve bu onun işlerini zorlaşdırıyordu. Babam bir iş adamıydı ve her zaman yanımda olamazdı. Bu yüzden evlenmeye karar verdi.

Hayatının en büyük hatasını yapdı.

Ve onunla sadece para için evlenen bir Kadınla evlendi...

Kadın babamın yüzüne gülüp arkadasından ona nifret kusuyordu. Bana hiç iyi davranmıyordu ve ben babam zaten kötü olduğu için ona bir şey söylemiyordum. Zaten o kadını umursayan varmıydı ki?

20 yaşıma kadar ailemle yaşadım. Onlardan ayrılmama sebep babamın kalp rahatsızlığı için ölmesiydi. Bir gece babamla uzun uzun konuşdum sanki hiç görmeyecekmişim gibi. Sıkı-sıkı sarıldım sanki hiç sarılmayacakmışım gibi...

Ve sabahsı gün uyandığımda bum!
Artık o yoktu...

Gece kalp krizi geçirmişdi ve ölmüşdü.
Bu benim için her şeyin bitmesiydi.
Zaten annemi küçükken kaybedib şimdi hayata yeni-yeni başlamışken en çok sevdiğimi...Babamı kaybetmişdi.

Hayat durdu yalnızca benim için.

O öldükden sonra üvey annem beni babamdan son kalan evde yalnız burakıp gitti. Tüm parasını yemişdi zaten.

Bende o evde kötü anılarım olduğu için ordan taşındım ve yeni hayata başlamak için yeni kasabaya iş bulmak için gittim.

Elimdeki eşyalarım bana ağırlık yapıyordu. Neden bu kadar eşya götürdüm kii?!

Yolda giderken çalılıklardan ses duydum. Muhtemelen bir tavşandı. Ama sesler artıyordu bende bakma kararı alıb çalılıklara taraf yöneldim ve evet doğru tahmon etmişdim. Tavşan birden çalılardan fırayarken ben korkub yere kalçamın üstüne düşdüm. Acıyan kalçamı tutarak kalkarken üzerimde kararlı hiss ettim.

Başımı kaldırıb baktım ve bana 32 diş gülümseten bir kız gördüm.
Kahverenginin en koyu tonunda gözleri ve saçları vardı.

'Merheba'

Söyleyib elini bana uzattı. Hiç çekinmeden elini tutup yerden kalkıp

'Merhaba'

Söyledim üzerimi düzelterken.

'Adın ne? Çok acıyo mu? Burda ne işin var?'

Diye tüm sorularını ard-arda söyledi.
Bir az şaşırsamda yinede cevap verdim. Sanırım konuşkan biriydi.

'Adım Elena. Hayır pek acımıyor ve buraya iş bulmak için geldim'

'Benim adımda Aurora memnun oldum'

'Bende'

Aramızda garip bir sessizlik oluşdu.
Sessizlik devam ederken bu sessizliği ben pozdum.

'Buralara yakın bir kasaba olmalı tanıyormusun'

'Ah, evet be o kasaba da yaşıyorum'

Bu beni sevindirmişdi en azından kasabadan biri ile konuşmuşdum.

O kız devam etti.

'Dilersen birlikde gide biliriz'

Kabul edip adı Aurora olan kızla yola koyuldum.







_________________________________________
Yeniden Selam nasılsınız?
Umarım iyisinizdir.
Kitapa yavaş yavaş başlıyoruzzz~

VAMPİRE DİARYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin