YEDİ

48 5 14
                                    

Keyifli Okumalar

Şehnaz Yavuz, 16 yaşında anne oluştu. Çocuğunun babası ise 34 yaşındaki Fikret Yavuz'du.
Kimsesi yoktu, ona sahip çıkan, derdini anlatacağı kimsesi yoktu.
Yapayalnız insanlar gidecek bir yerleri olmadığında kötü kalpli canavarların eline düşerlerdi.
Şehnaz Yavuz, ruhunu öldüren adama sığınmıştı.
Kucağında öldüremediği bebeğiyle birlikte katilinin karısı olmuştu.

Onun yaşadıklarını yaşayıp hâlâ ayakta dimdik kalmak herkesin harcı değildi. Benim hele hiç değildi. Şehnaz Hanım bütün acılara direnmiş aslan gibi oğullar yetiştirmişti.
En sonunda nefreti umudu olmuş Emir'e sırtını dayamıştı.
Yaşadıklarını unutmamıştı... acısı dinmemişti ama hissizleşmişti.
Sonunda kalpsiz olarak bir parça huzura kavuşmuştu.

Şimdi önüme koyduğu sözleşme kimine göre hakkıydı kimine göre zalimliğindendi. Bana oğlunu korumak zorunda olduğunu söylemişti.
Onu korumalıydı ki diğer evlatları da korunsun...
Bir yerde haklıydı, Emir onun tek dayanağıyken ona değer vermeli bir yakutu saklar gibi saklamalıydı.
Fakat böylesi korumak mıydı? Önüme koyduğu sözleşme ile Emir'i korumuş mu olacaktı?

Peki ya beni?
Beni kim koruyacaktı?
Bu sözleşmeyi imzalarsam eğer o zaman tamamen savunmasız olurdum. Kimsem kalmazdı, kullanıldıktan sonra bir eşya gibi atılırdım.
Ben bile kendimi koruyamazdım.

Şehnaz Hanım'ın gözlerine baktığımda ne kadar istekli olduğunu gördüm. İmzalamamı istiyordu. Bir ona bir sözleşmeye bakarken yutkundum.
Ağzımdan tek bir kelime dahi çıkmadı.
Elimi uzatarak sözleşmeyi kendime doğru çektim.
İncelemeye başladığımda Şehnaz Hanım derin nefes alarak konuşmaya başladı.

"Sana haksızlık ettiğimi düşünme Züleyha. Bu sözleşme inan senin de yararına. Evliliğiniz 1 sene sürecek, bu süreçte Barbaros ailesi eski gücüne kavuşacak. Zaten sen de bu yüzden evlenmeyi kabul ettin. Oğlum seni sevmiyor, sen de onu sevmiyorsun. Merak etme evliliğin boyunca sana dokunmayacak, ayrı odalarda yatacaksınız. Her şeyinle biz ilgileneceğiz, inan bana mağdur olmayacaksın. Bu evlilik bittikten sonra da Yavuz soy adını bırakıp geldiğin gibi gideceksin. Yine Züleyha Barbaros olarak."

Sözleşmeyi incelerken istemsizce bir kahkaha patlattım.
Hakikaten öyle güzel konuşuyordu ki bir an inanasım bile gelmişti? Mağdur olmayacaktım öyle mi? Her şeyimle onlar ilgilenecekmiş? Hapis hayatı yaşayacaksın demiyor da...

Kahkaham Şehnaz Hanım'ı oldukça rahatsız etmişti. Kaşlarını çatarak ne karar vereceğimi beklemeye başladı.
"İmzalamazsam ne olacak?" diye sordum. Merak ediyordum? Kafama silah mı dayardı?

Bunu beklemiyor olacak ki şaşırdı, öfkelendi. Sonra öfkesini saklamak için yüzüne bir gülücük yerleştirdi.
"İmzalayıp imzalamamak senin için bir seçenek olamaz. İmzalayacaksın..."
Bu sözlerini öyle nazik söylemişti ki sanki iltifat ediyor gibiydi. Fakat cümleler sertti. Kesinlikle imzalayacağımdan emindi.

ZÜLEYHA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin