ALACA

4. Bölüm

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın!

İyi okumalar
_____________________________

Adamın tipine baktım. Gayet öldürülmelik bir piçti. Adam televizyon izliyordu ve çevrede bir sürü polis vardı ben ona rağmen evin içindeydim.
Adı Kazımdı.

"Kazım insan bir şeyler ikram eder." Karşısındaki koltuğa oturdum.

"Sen kimsin?!" Ayaklandığında konuştum.

"Otur Kazım sıfır." Gülmeye başladığımda bana tuhaf tuhaf baktı. Robotik konuştuğum için kız mı erkek mi olduğumu anlamıyordu.

"Sen kimsin?!" Evde ses kayıt cihazı vardı ama bozmamıştık. Polislerde akıllanmalıydı. Kalktım ve boğazından koltuğa yapıştırdım.

"Ecelin." Boğazını sıkmaya başladım. Ellerimde deri eldivenlerim vardı. Kazım çırpınıyordu tam ölecekken elimi boğazından çektim.

"Kazım o kadar kolay ölmemelisin bence." Belimden çıkardığım bıçağı aldım.

"Bırak beni! Polisler kapıda!" Başımı iki yana salladım. Koltuktan kaçmıştı.

"Polisler seni duyamazlar Kazım." Salak Kazım eline çekmeceden silah aldı ve bana doğrulttu.

"Seni öldürürüm!" Bunu bir katile söylüyordu. Salak Kazım. Bende bıçağı geri rahatlıkla cebime koydum. Eski model silahı çıkardım içinde tek mermi vardı.

"Bak şimdi Kazım bir oyun oynayalım sen kazanırsan yaşayacaksın." Kazım silahı indirir gibi oldu. Silahın içindeki mermiyi çıkardım, tekrar koydum ve çevirip kapattım.

"Rus ruleti oynayacağız. Beni vurmaya kalkarsan seni öldürürüm. Silahı yok öldüremez beni deme öldürürüm." Bana doğrulttuğu silahı elinden hızlı bir hareketle aldım.

"Başla Kazım çünkü sıkıcı gelirsende öldürürüm." Korkarak silahı kafasına dayadı ve gözlerini kapatarak silahı ateşledi. Kazım ölmediğinde silahı bana verdi. Silahın ağırlığında bir değişme vardı. Mermi bana denk gelmişti ama kim demişti kurallarına göre oynayacağımı. Silahı Kazıma çevirdim.

"Ama bir şey var Kazım ben kurallara uyacağımı söylemedim Kazım." Kazım'ı anlından vurduktan sonra silahı olay yerinde bıraktım.

"Beni duyduğunuzu biliyorum siz geldiğinizde ben gitmiş olacağım. Benimle oyun oynamayın. Bu birinci uyarım." Olay yerinden çıktım ama polislerin yüz ifadelerini izlemek istiyordum.

Evi rahatlıkla görebileceğim bir başka evin çatısına çıktım ve evi izlemeye başladım. Yavaş yavaş polisler geldi.

Eve girdiklerinde gülümsedim. Yemekteki polislerde gelince daha çok gülümsedim. Demir de polislerin yanındaydı. O sırada Dicle aradı.

"Nerdesin?" Evi izlemeye devam ettim.

"Polisleri izliyorum." Sözde oyun oynamışlardı.

"Yakalanacaksın Alaca." Göz devirdim. O sırada polislerden biri beni fark etti. Hızlıca ayaklandım ve koşmaya başladım.

"Bir kere ağzını hayra aç." Telefonu kapattım ve yakınındaki binanın üstüne atladım. Polislerde hareketlenmişti. Ben alçak katlı olan binadan aşağı atladığımda Demir le karşılaştım.

"Siktir!" Ben önden koşarken arkamdan Demir koşuyordu. Sevgili kocamla kovalalamaca oynuyorduk hatta katil polis. Çıkmaz sokağa girmiştik. Ben durduğumda o da durdu.

"Kaçamazsın." Polisler Demir'in arkasında belirdi.

"Kimsin?" Soran adamın gözlerine baktım.

"Benim kim olduğum önemli mi?" Sinirle güldü.