1. Bölüm
Başka bir hesapta daha önce yayınlayıp finalini verdiğim bir kitap.
Başladığınız tarihi buraya bırakabilirsiniz.
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın, keyifli okumalar.
GÖZLER YALAN SÖYLEMEZ
>
Aşka vurgun soluklar, her heyecanda genze tıkanırdı.
Karşılıksız aşk biraz huzurlu, biraz da buruktu ancak şüphesiz ki huzur kısmı, kendi sevginden duyduğun eminlikten kaynaklıydı.
Ben; Simay, Simay Dudu Kalaman. Yakınlarım Dudu der, diğerleri ise Simay. 19 yaşında, istediği bölüm gelmediği için üniversite sınavına ikinci kez hazırlanan bir YKS öğrencisiyim, hedefim diyetisyenlik, çok çalışmamın sonucunda bu hedefime ulaşacağımı da biliyorum.
Bursa'da, sıradan bir mahallede ailemle yaşıyorum. Babam memur, annem ev hanımı, abim ise sürekli bir işe girip kovulan, güncelde de işsiz olan 22 yaşında, babamın deyimiyle dangaloz Alaz.
Bir de Özkan var; abimin arkadaşı Özkan.
Özkan, abimle aynı yaşta, üç sokak ötemizde ailesiyle yaşıyor, zararsız biri, tek eğlencesi abimle oynadığı bilgisayar oyunları, gezip tozmak, çevresine bakınmak.
Çevresine sadece bakıyordu görmüyordu.
İşte hikayemin asıl noktası da buydu ya, gözler yalan söyler mi, söylemez mi anlayamıyordum çünkü o gözler bana değinmiyordu, göz ucuyla dahi bakmıyordu, sanki bu evrende yokmuşum gibi.
O, beni sadece görmüyor değildi, aynı zamanda bakmıyordu da.
Dudaklarımdan ılık bir nefes döküldü, gözlerim onda gezinmeye devam etti. Evdeydim, mutfağın balkonunda kollarımı demirliklere yaslamış, görünen sokakta abimle birlikte top oynayan Özkan'ı izliyordum. Altında gri eşofman, üzerinde ise siyah tişörtü vardı, tişörtü terden ve sıcaktan üzerine yapışmış, kollarını sarmıştı. Çok güzel gülüyordu. Saçlarından süzülen terler ıslak bir görüntü bırakırken elini saçlarına daldırdı, siyah saçlarını geriye itti.
Güzeldi. Çok güzeldi. Beni görmese de, sevmese de güzeldi. 3 yıldır bu mahalledeydi ve 3 yıldır da gözlerimin gördüğü en güzel şeydi.
Daha fazla beklememin anlamsız olduğuna karar verip şortumun arka cebinde duran telefonumu çıkardım, Özkan'la hiç konuşmamızın olmadığı sohbete girdim ve bir süre profil fotoğrafını seyredip içli bir nefes verdim, ardından gözlerimi ekrandan aldım ve son kez canlısına, sokağa çevirdim. Dudaklarıma yayılan huzurlu bir tebessümle klavyeyi açtım, hiç beklemeden bir mesaj yazıp gönderdim.
~
Dudu; Gülünce çok güzel olduğunu biliyor muydun?
~
Kalbimde bir heyecan hissettim, nefeslerim düzensizleşmeye başladığında stresle alt dudağımı ısırdım, tüm dikkatimi ona verdim.
Özkan, bildirim sesini duymuş olacak ki tam topa vuracaktı ki durdu, telefonunu eşofmanının cebinden çıkarıp ekranını açtı, kaşları çatıldı ve hemen sonra başını kaldırıp etrafa bakmasıyla ben hızla gözlerimi ondan aldım, kalbim heyecandan adeta ağzımda atarken, "Yoruldum," diye seslenen Özkan'ın sesini işitti kulaklarım, aynı hızda geri ona döndüm.
Ellerini belinin iki yanına koymuş, abime bakarak söylemişti bunu, telefonu da hâlâ elindeydi.
"Akşam çıkacağız mı?" Diye sordu abim, Özkan'ın söylediğinden eve gitmek istediğini anlayarak. Evimiz tek katlıydı, balkonun hemen karşısındaki yolda oynadıkları için onları net bir şekilde duyuyordum.
"Çıkarız," dedi Özkan da, sesinde bir tık aceleci bir ton vardı, hemen gitmek istiyor gibiydi. "Gideyim eve, zaten annem ekmek bekliyor. Akşam görüşürüz." Ayağının ucundaki topu son kez abime attı, abim, "Görüşürüz," dediğinde de gözlerim hâlâ Özkan'ın üzerindeyken o, arkasına dönüp evinin yolunu tuttu.
Nefesimi tuttuğumu o an fark ettim. Abim, yoldan dönüp eve doğru geliyordu. Özkan'ın arkasına dönmüş bir şekilde evine ilerlerken kendi telefonuyla ilgilendiğini gördüm, eş zamanlı olarak elimdeki telefon titredi, alelacele ekranı açtım ve onun yazdığı mesajla karşılaştım.
~
Özkan; Birini gizlice izleyene sapık dendiğini biliyor muydun?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖZLER YALAN SÖYLEMEZ | Texting
Short StoryAbimin arkadaşı konulu bir hikayedir. 🦋 05...; Bir baksan gözlerime, 05...; Beni sevip sevmediğini anlarım. 05...; Çünkü gözler yalan söylemez, Özkan. - - - Kapak tasarımı; catsinfall