Gerginlik

348 20 2
                                    

Sabah olduğunda, birbirlerinin yanında uyandılar. Barış, Defne'nin saçlarını okşayarak onun yüzüne bir öpücük kondurdu. Defne, gülümseyerek gözlerini açtı ve Barış'a baktı. "Günaydın," dedi yumuşak bir sesle.

Barış, gülümseyerek "Günaydın, güzelim," diye karşılık verdi. Daha sonra Defne'yi kendine çekerek onu bir kez daha öptü. "Seni seviyorum Defne Kaya," dedi samimi bir şekilde.

Defne, Barış'ın gözlerine bakarak karşılık verdi: "Ben de seni seviyorum, Barış Alper Yılmaz."

Barış ve Defne güne enerjik bir başlangıç yapmışlardı. Ancak, Defne'nin yüzündeki gülümseme kısa sürdü. Akşamdan beri kafasında dönüp duran düşünceler, onu rahatsız ediyordu. Özellikle, Ekin'le olan gerginlik, gününün başlangıcını gölgede bırakmıştı.

Barış, antrenmandan önce Defne'nin telefonla konuştuğunu fark etti. Defne'nin odasında kapalı bir kapı arkasında Ekin ile konuştuğu duydu,sesinde rahatsız olduğunu belirten bir ton vardı. Telefonda Ekin, Defne'nin iletişim kurma çabalarına karşılık vermemişti.

Defne, görüşmeyi kabul etmeyen Ekin'le konuşurken canı sıkıldı. "Ekin, lütfen görüşelim," dedi, sesindeki üzüntü belirgin bir şekilde hissediliyordu. "Bana böyle davranma, ben arkadaşımı çok özledim."

Ekin, soğuk bir tonda yanıtladı: "Defne, bu konuşmanın benim için bir anlamı yok. Senin yoğunluk dediğin süreci gayet iyi biliyorum. Yıllar içerisinde hiç mi böyle zamanlar yaşamadık sanki? Görüşmemiz, bu sorunu çözmeyecek."

Defne, Ekin'in yanıtı karşısında hayal kırıklığına uğradı ve telefonu kapattı. İletişim eksikliği ve arkadaşlığın bozulması, ona fazlasıyla dokunmuştu. İçindeki üzüntü, tüm gününü etkiledi.

Antrenman sırasında, Defne kenardan oyuncuları dikkatle izliyordu. Ancak yüzündeki hüzün, dikkat çekiciydi. Her zamanki neşesinden eser yoktu. Durumu fark edenler arada laf atıp neşelendirmeye çalışmıştı onu. Defne, onların iyi niyetli çabalarına hafif bir gülümsemeyle yanıt verdi ama hala içindeki üzüntüyü gizleyemedi. Efe'nin konuşturma çabaları da yanıtsız kalmıştı.

Barış, Defne'nin yanına yaklaşarak, "Ekin mi?" diye sordu.

Anlatmasına gerek kalmadan anlayan bu adama sevgiyle baktı ve başını aşağı yukarı hareket ettirdi.

"Anlıyorum, Defne. Ama bu durum seni bu kadar etkiliyorsa, çözmek için ne gerekiyorsa yapacağım. Bu duruma daha fazla kayıtsız kalamam. Arkadaşlarınla olan bu durum seni çok yıpratmış gibi görünüyor," dedi.

Defne, Barış'ın desteğini görünce, "Teşekkür ederim, Alper. Gerçekten bu konuyu çözmek istiyorum, ama Ekin'in yanına gidip konuşma şansım olmadı. Belki sen bir çözüm yolu bulabilirsin," dedi, biraz umutsuz bir şekilde.

Barış, Defne'nin bu duygusal yükünü hafifletmek için elinden geleni yapma kararlılığıyla, antrenmandan sonra Ekin ile konuşmaya çalıştı. Tuğçe'den aldığı numarasını çevirdi ve sabırla telefonunun açılmasını bekledi.

Telefon birkaç kez çaldıktan sonra, Ekin'in sesi telefonda duyuldu.

"Merhaba, Ekin. Ben Barış Alper," dedi Barış, biraz resmi bir tonda. "Defne'yle ilgili bir konuda konuşmak istiyorum. Son zamanlarda yaşadığınız problemler onu oldukça etkiliyor. Akşam bunları yüzyüze konuşsanız nasıl olur?" Barış olabildiğince kibar davranmaya çalışıyordu. Ekin'i sevmişti, Defne'ye değer verdiği belliydi. Ama tartışmalarının uzaması ve Defne'nin üzüntüsüne sebep olması onu sinirlendiriyordu. Bu iş ya çözülecek ya da çözülecekti.

Karşı taraftan iç çekme sesi duyuldu. "Akşam evde misiniz? Defne'ye gelsem nasıl olur?" Tam savunmaya geçecekti ki kabul ettiğini fark etti. Bu kadar çabuk ikna olmasını beklemiyordu Barış.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 04 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

His / BARIŞ ALPER YILMAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin