Gece gece bölüm atma perileri geldiii
"Abi şu odunluğun yüzünden bütün kızlar senden kaçıyor!" Aksel elindeki elbiseyi geri koydu.
"Sezgi böyle şeyleri giymekten hoşlanmıyor." 'Bana sordun mu' dememek için zor dururken hafifçe sırıttım.
"Yoo, gayette hoşuma gidiyorlar. Hem yarın sizin partneriniz olarak katılacağım, yanınıza yakışmam gerekiyor." Davet umrumda değildi, kafa dağıtacaktım.
"İyi." Bu adamın gerçekten bipolar olduğuna emindim ama birisine söylersem dalga geçerlerdi. Arabada yaptıkları ve Aksel'i aldıktan sonra bizi direkt mağazaya getirip 'yarın iş insanlarının katıldığı bir balo var, efsane olmalısınız' demesi başka bir şeyi düşündürtmüyordu bana.
"Ne düşünüyorsun, Sezgi abla?" Kendi kendime konuşmamı bölen Akşın'a baktım. Elinde siyah, uzun bir göğüs dekoltesi olan bir elbise vardı. Müthişti.
"Denemek ister misin? Senin için seçtim. Keşke benim de boyum uzun olsaydı." Bu kızı gerçekten seviyordum.
"Bir bakalım." Elinden alıp kabine girdim. Dikkatlice giysem de arkasında sonradan farkettiğim ipler 'Akşın gel beni bağla' der gibi sarkıyordu. Ve bende istediklerini verdim.
"Akşın, hemen buraya gelmelisin." Bir süre ses gelmese de sonra kabin açıldı ve alelacele Akşın içeri girdi.
Yazar notu: Sizi seviyorum okurlarım ama size istediklerinizi vermeyeceğim kdnsksnskd
"Bir sorun mu var?" Elimle arkamı gösterince direkt bağlamaya başladı. Bir süre onunla uğraştıktan sonra birlikte kalbinden çıktık ama şöyle bir durum vardı.
Akşın beni Aksel ve Aras'a göstermek için çekiştirirken bacağım boydan boya açıldı. Aras'ın gözü direkt yırtmaca takılırken Akşın'a döndü. Akşın olayı anlamaya çalışırken kafasında ampul yanmış gibi bir anda gözleri büyüdü.
"Lütfen bana baldıra kadar bir yırtmacı olmadığını ve az önce benim yüzümden bacak şov yapmadığını söyle." Ben konuşmazken Aras tam Akşın'ın karşısına geçti.
"Sakın gözüme görünme."
Gece atılan bir bölüm anca bu kadar oluyor.
Sevmediğiniz bir yer varsa şimdiden özür dilerim 🤧
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEKRETER
Genel Kurgu"Bebek Bakıcısı'ndaki Aras karakterinin kitabıdır. Onu okumak zorunda değilsiniz." "Bu kaçıncı sekreter?" Bana sinirle bakan babama sırıttım. "Bilmem, saymadım. Ama bu son, söz." **** "İstifa ediyorum." "Kabul etmiyorum, Sezgi. İşine dön."
