28. Bölüm (ikinci bir şans)

509 47 8
                                    

SELAMMMM❤️❤️

BU SEFER SON ZAMANLARDA OLDUĞUNDAN DAHA UZUN BİR BÖLÜMLE KARŞINIZDAYIMMMM😝

OYLARINIZ VE YORUMLARINIZ İÇİN YİNE VE YİNE ÇOOOOOOK TEŞŞEKKÜR EDERİMMMM💗💗

YENİ OY SINIRI: 36⭐️

İYİ OKUMALARRRR YORUMLARINIZI LÜTFEN BENDEN SAKINMAYIN🫶🫶🫶 ÇOOOK SEVİYORUM YORUMLARI OKUMAYIII❤️

KEYİFLİ OKUMALARRR🤍🤍

...

Serkan mı?

"Serkan?" Dedim şaşkınca.

"Deniz iyi misin? Ağlattı mı seni?" Dedi Serkan sinirle. Neden gelmişti? Burayı nerden bulmuştu hiçbir fikrim yoktu.

"Yok, yok iyiyim" dedim şoktan çıkınca

"Yok değilsin. Nerde o?" Dedi içeri girmeye çalışarak.

"Serkan dur yapma" dedim önünde durup onu göğüsünden ittirerek.

"Deniz kim bu lavuk" dedi Barış. Hüzünlü yüzü gitmiş yerini sinir almıştı.

"Serkan. Serkan hadi git sende boşuna gerginlik çıkmasın" dedim sakince

"Cidden hâlâ onu mu seçiyorsun benim yerime? Seni kıran sana güvenmeyen adamı mı?" Dedi Serkan. Üzüldüm. Hayattaki tek suçu beni sevmekti.

"Ne diyorsun lan sen?" Dedi Barış arkamdan ona bir hamle yapmaya çalışarak.

"Barış dur! Durun Allah aşkına" dedim bıkkınlıkla.

"Deniz boşversene ya. Sen zaten yapmışsın kararını" dedi Serkan hüzünle.

"Serkan deme böyle konuşacağız" dedim ve Serkanın omzu düşmüş bir şekilde gidişini izledim.

"Ne diye hesap veriyorsun sen şu herife?" Dedi Barış sinirle. Kapıyı kapatıp konuştum

"Sen beni bırakıp gittiğinde o vardı Barış" dedim sadece. Haklı olduğumu bildiği ve az önce ilişkimizin aslında onun bana olan güvensizliği yüzünden bittiğini anladığı için sustu. Öylece baktım yüzüne. Tek gördüğüm şey pişmanlık ve hüzündü. Üzüldüm evet ama bunu kendi yapmıştı. Kendi kendini bitirmişti.

Eşyalarımı alıp evden çıktım.

...

Sahilde yürürken esen rüzgar saçlarımı savuruyordu. Hiç çekinmeden göz yaşlarımı bıraktım. İki sene sonra onunla yüzleşmek bana çok garip hissettirmişti. Onu bu kadar çaresiz ve pişman görmekte üzmüştü. Ama onu affedecek kadar değil. İki senemi almıştı benden, birde bebeğimi tabi.

Akşama kadar sahilde bir bankta oturdum öylece. Bizi düşündüm. Uzun bir aradan sonra kendime kızmadan uzunca düşündüm onu.

Arada tebessüm ettim aklıma gelenlerle, sonra yine ağladım. İçimi döktüm rüzgardan dolayı dalgalı olan denize. Ankaradan taşındığımdan beri aşık olmuştum İstanbul'un denizine. Sanki yıllardır hayatımda eksik olan bir parça tamamlanmıştı. Deniz bendim.

...

Televizyon izlerken Adanın eve gelmesini bekliyordum. Kapının açıldığını duyduğumda doğruldum. Ada gelmiş olmalıydı.

Ada beni görmeden üstünü çıkarmaya başlamıştı. Hıçkırık sesi duyduğumda kaşlarım çatıldı. Ağlıyor muydu?

"Ada?" Dedim endişeyle. Dalgın bakışları sonunda beni bulmuştu. Gözlerine baktığımda ağlamaktan kızarmış olduklarını gördüm.

ANLAŞMA /BARIŞ ALPER YILMAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin