~Bazı yaralar diğerleri kadar çabuk iyileşmiyordu...
.
.
.
~Kafam çam kırıklarıyla dolu doktor
Bu yüzden her hareketimde düşüncelerim acıyor....
.
.
~Ruhu çok ağrıyordu her zaman gülüyor olsa bile
.
.
Çok olmasa da bende kitap okuyordum. Kitaplarda kendimi bulduğum bir çok söz cümle vardı. Yada beyendiyim sözler. Onlardan biri Tutunamayanlar kitabına aitti. Sizle paylaşmak isterim.
+Susalım mı Olric?
-Konuşsanız ne değişecek efendim?
+Hiç bir şey Olric
-Susalım bir kes daha efendim
Bunun gibi daha bir çok sözler vardı beğendiğim, hoşuma giden. Biride buydu.
-Her kes geçer diyor. Geçer mi efendim?
+Her kes ne bilir acım Olric? Her gün biraz daha acır, sonra biraz daha ve biraz daha. Ama en sonunda ne olur biliyor musun? Geçmez. Evet geçti sanarsın ama geçmez.
Gerçekten de geçmiyordu arkadaşlar. Eskilerin acıları hala duruyordu. Uyuyarak geçirmek istediklerimi bazen uykumda bile geliyordu. Ama unutmak istemediğim bir yaram vardı.
Melek Sevgilim...
Canımdan çok seviyordum onu. Ani bir kaza onu aramızdan aldı. Her gün uykuma gelirken son günler gelmez olmuştu. Onun mezarına giderdim. En sevdiği çiçek olan laviniayı koyardım mezarına.
Ama ne anlamı var ki bir tabutun üzerindeki çiçeğin?
Omzuma düşün bir şeyle başımı çevirdim. Yeşim uymuştu ve başı omzuma düşmüştü. Derin bir nefes aldım. Telefondan saate baktım. 1:02 idi. Ne kadar desem de gitmemişti. Telefonuma bildirim gelince açdım.
Koray hatunun aşkolarından mesajlarınız var.
Mesajlara girdim.
Alaz (şerefsiz olan):
Siz: Yine ne yaptık Alaz?
Alaz (şerefsiz olan): Geri kafalılar yağmura yakalandım size gelin alın beni dedim almadınız!
YOU ARE READING
Asker
ActionÜsteğmen Ali Aydın timle gittiği bir görevde bir düşman esiri bir kız bulur.........