~Bir kadın gelir değiştirir seni
.
.
.
~Kimisi içine atar çığlıklarını
.
.
.
~Düşünmek günah olsaydı en büyük günahım sen olurdun:)
.
.
Derin bir nefes aldım. Kokuyu içime çektim. Toprak kokusu. Yağmur yağmasıyla toprak kokusu daha yoğundu. Toprak kokusunu sevenleri ben küçükken babam öldüğünde anlamıştım.
Onlar toprak kokusunu değilde toprağın onlardan aldıklarının kokusunu seviyorlardı...
Ve gök ağladı bu sabah. Ben kendimi buldum annemin mezarında yeniden.
Aradan bir ay geçmişti ve ben az çok kendime gelmiştim. Ayağa kalktım. Siyah mezar taşında annemin fotoğrafını gördükçe acıdan başka bir şey his etmiyordum.
Arabama doğru gittim. Bindim ve eve sürdüm. Her eve gelişimde aynı şey oluyordu.
Eve gelince burnuma gelen koku annemin pişirdiği yemek kokular değilde benim parfüm kokum du. Sıcacık evimiz soğumuştu annem gittikten sonra. Eve girince mutluluğum artarken şu an tek his ettiğim şey derin bir boşluktu.
Annem yoktu ve evin huzuru gitmişti.
Annem yoktu ve bu cümle benim için en ağır cümleydi.
Odama girdim. Siyah pantolon ve siyah gömlek giyip çıktım.
(arkadaşlar böyle düşüne bilirsiniz)
Ayakkabılarımı giyinip kapıyı kilitledim ve evden ayrıldım. Sokakta park ettiğim arabamı anahtarıyla uzaktan açtım. Oturdum ve arabayı çalıştırdım.
Karargaha vardığımda direk odama gittim. Askeri üniformamı giydiğimde artık daha iyiydim. Odadan çıktım ve bizimkilerin dinlenme odasına gittim. Beni henüz fark etmemişlerdi ve hiç birinden çıt çıkmıyordu.
Sağ olsunlar kardeşlerim beni yalnız koymamışdılar. İlk iki hafta benim evimde kalmış bana destek çıkmışlardı. Cenaze işlerinde de yardım etmişlerdi. Onlarda üzülmüşlerdi. Alışmışlardı anneme.
Yanlarına gidip oturdum. Hepsinin bakışı bana dönerken zorlukla gülümsedim. "Ne o aslan parçaları? Yüzünüzden düşen bin parça" dedim. "Ali" dedi Alaz dolu gözlerle bana bakarken.
YOU ARE READING
Asker
ActionÜsteğmen Ali Aydın timle gittiği bir görevde bir düşman esiri bir kız bulur.........