22. Bölüm

64 3 0
                                        

Bunu atıp okula kaçıyorum gençlik bayss😘😘

~~~

Luna'nın Bakış Açısından

Elimi yüzümü yıkadıktan sonra aşağı indik. İlk yardım malzemelerini alıp Peter'ın omzundaki kanı temizlemeye başladım.

"Ben çok özür dilerim tekrardan kendimde değildim. Beni kurtardın." Dedim.

Ve evet O anda gerçekten kendimde değil rüyanın etkisindeydim. Ama babam bunu duyarsa beni kesinlikle kuleye kapatacaktı.

"Önemli değil Luna sen iyisin değil m?" Dedi Pet. "İyiyim Parker merak etme ama babam bu yaptığımı duyunca ne ceza vereceğini merak ediyorum." Dedim. Bu sefer cidden sıçmıştım.

"Bay Stark'a söylemeyelim bu olayı hem banyoda kamera ve Friday etkili değil yani hiç bir yerden duyamaz." Dedi Pet. "Umarım" Diyerek karşılık verdim.

...

Peter'ın omzunu sardıktan sonra çizburgerlerimiz gelmişti. Onları yiyip laboratuvara inmiştik. Ben kostümüm üstünde çalışıyor Peter ağ sıvısını yapıyordu.

"Parker" Dedim. "Hıı" Diye cevap verdi hı nedir be. "Kostümümde hangi renkleri kullanayım sence." Dedim ve evet kostümümün daha bir rengi yoktu.

Peter hiç beni duyuyor gibi davranmıyordu. Bu salak ne düşünüyordu böyle. Zihnine gireyim de gör sen.

Bir kaç dakika uğraştıktan sonra zihnine girebilmiştim.

Hey Liz senden çok hoşlanıyorum off bu da çok klasik oldu. Liz senden uzun zamandır hoşlanıyorum mezuniyet balosuna beraber gidelim mi?

Bu çocuk yemin ederim salak.

Bu da Olmadı Peter. düşün alt tarafı bir çıkma teklifi işte. Yok yapamayacam. "Peter ben senin zevkini sikeyim"

Dediğim şeyler Peter bana bakmaya başladı. "Ne kadarını duydun?" Diye sordu. Sesimi değiştirerek Peter'ın taklidini yaptım "HeY LiZ sEnDeN çOK HoŞlAnıYoRuM". Ve bu yaptığım yüzünden Peter beni kovalamaya başladı.

"Luna seni yakalarsam var yaa" Diye konuşuyordu koşarken. "Naparsın böcekçik hıı" Diye kışkırtıyordum bende onu.

Peter birden bana ağ atınca ona doğru çekildim. Ve oldukça yakın bir duruma geldik. Ne kadar mı burunlarımız birbirine değecek kadar ve bu kadar yakınlık istemsizce kalbimi hızlandırmıştı.

Birkaç saniye o durumda kaldıktan sonra daha fazla bu durumda kalırsak iyi birşey olmayacağını bildiğim için dostça omzuna vurup hafifçe ittim onu.

"Bir dahakine hile yapma böcekçik" Deyip yanından geçtim. Tabii O da peşimdeydi.

İntihar etmeye çalıştığımdan itibaren sürekli peşimdeydi hatta. Ama O intihar bir anlık psikoloji bozukluğu ve rüyanın etkisiyle olmuştu. Bir daha ne olursa intihara kalkışmayı düşünmüyordum. Zorlukların üstesinden gelebilirdim çünkü ben bir STARK'TIM.

"Parker beni takip etmeyi keser misin? Hem senin okulun yok mu neredeyse sabah oldu gidip yatsana" Dedim ona dönerek. çünkü gerçekten bıkmıştım.

"Seni yalnız bırakmayacağımı biliyorsun." Dedi Peter. Off bu çocuk cidden salak. "Peter o bir anlık rüyanın etkisiyle olan birşeydi." Dedim bıkmış bir şekilde.

"Luna ya sana birşey olsaydı. Sen benim sorumluluğumdasın. Ya sana birşey olsaydı düşün Bay Stark ne derdi. Ya da şunu düşün ben seni yerde kanlar içinde görseydim ne yapardım. Kafana silah doğrulttuğun görüntü kafamdan gitmiyor. Üzgünüm ama benden hiçbir şey yokmuş gibi davranmamı bekleme lütfen." Dedi Peter.

Haklıydı kelimesi kelimesine HAK-LIY-DI. Bana birşey olsaydı babam ya da Peter ne yapar diye hiç düşünmemiştim. Ya Peter babama ne söyleyecekti.

Yapabileceğim tek şey bir çatlak bardağı sadece parçalarını birleştirince hiç bir işe yaramaması gibi özür dilemekti.

"Özür dilerim. Hiçbir şeyi telafi edemez ama özür dilerim. Bir daha öyle bir şey yapmayacağıma emin olabilirsin. Sonuçta ben bir Stark'ım öyle değil mi?" Dedim.

Peter birden bana sarılınca ilk ne yapacağımı bilemedim sonra bende ona kollarımı dolayınca konuşmaya başladı.

"Luna çok korktum. Sana birşey olacak diye çok korktum. Yetişemeyeceğim diye çok korktum." Dedi Peter. Korktuğunu em net ben biliyordum.

"Bak ben burdayım yetiştin beni kurtardın. Bir daha asla böyle bir şeyin lafını bile etmeyeceğim. Şimdi git yat iki saat sonra okul var çok yorgunsun en azından git biraz dinlen söz veriyorum." Dedim içi rahatlasın diye.

Peter benden ayrılıp gözlerimin içine baktı. "Söz mü?" Diye sordu. Bu sefer Türkçe konuşarak "Gece sözü" Diye cevap verdim.

"O halde her ne kadar sabah olsada iyi geceler" Dedi Peter. "Sanada iyi geceler bu arada bizimkilere söyle akşam kulede toplanıyoruz" Dedim arkamı dönüp ilerlerken. "Tamamm" Diye cevap verdi.

Odama girdiğimde aynaya bakmadan ilk kısa bir soğuk duş alıp pijama takımımı giydim. Uyuduğumda kabus görmemek için bir uyku ilacı içtim.

Yatağıma uzandıktan sonra Peter'ı düşünerek uyuya kaldımm...

~~~

Selam herkese bölüm normal bölümlerime göre yine biraz kısa oldu ama idare eder gelecek bölümü uzun yazmayı düşünüyorum beklemede kalınn.

Okuyanlara çokkk teşekkürler 💕

LUNA STARKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin