17. Bölüm.
Zehra Güneş.
Handeyi kucağıma alıp arabamın arka koltuğuna uzatmış, büyük bir hızla hastaneye doğru ilerliyordum.
- Zehra...
İç çekip dudaklarımı birbirine bastırdım.
- Biz... Biz şimdi... Biz şimdi neyiz senle?
Bu halde bile nelere takılıyordu ya.
- Sevgiliyiz.
Arkaya bakmasam da, gülümsediğini hiss edebiliyordum.
- Bir daha söyle...
İç çektim. Benim mesayi başlıyordu...
- Sevgiliyiz, Hande.
Heyecandan nefeslerinin hızlandığını duyabiliyordum.
- Bir daha...
- Hande.
- Efendim, Zehra...
Tamam, bu halleri çok tatlıydı. Ama şimdi sırası değildi ki.
Sanırım, ona karşı çıkmakta zorlanmaya başlıyordum...
Sustuğumu görüp devam etti:
- Evet, Zehra, söyle, hadi!
- Hande, söyledim ya iki defa.
- Allahın hakkı üçdür, hadi, Zehra!
- Ne alaka ya?
- Zehra...
- Of, Hande, of.
İç çektim. Başıma tatlı mı, tatlı bir bela almıştım...
- E hadi!
Boğazımı temizledim.
- Sevgiliyiz...
- Yaaa, gerçekten, beni seviyo musun?
Allahım, delireceğim.
- Yok, Hande, Melissayı seviyorum...
- Ne?
Siktir. Pod kırdım galiba.
- Zehraaa...
Bağırışı kulağımı delip geçince yutkundum.
- Şaka yaptım, Hande, şaka. Seni seviyorum, tabii ki.
- Melissa kim?
Yutkundum.
- Hande, uydurdum ya öyle kendimden.
Sırt bölgemde duyduğum sesle koltuğa tekme attığını anladım.
- Melissa kim, dedim.
- Kızım, sen yaralı değil misin ya? Sakin olur musun, lütfen?
- Zehra, seni öldürürüm, duyuyo musun beni, seni öldürürüm.
Yutkundum. Korkmaya başlasa mıydım, acaba?
- Hande, bitanem
- Kes, duymak istemiyorum.
- Ama
- Kes, dedim. Melis'e söylersin o sözleri.
- Melissa demek istedin, heralde.
- Hani şakaydııı - diye bağırdığında sertçe yutkundum. Hay dilime eşek arısı sıçsın...
- Şey, şaka zaten...
- Pislik!
Alt dudağımı yaladım.
- Teşekkür ederim, prensesim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
güneş holding (HanZeh)
FanfictionZehra Güneş Türkiyenin en önde gelen şirketlerinden olan Güneş holdingin kurucusu Zahit Güneş'in kızı - holdingin patronu. Hande Baladın edebiyat öğretmeni. ikilinin yolları beklenmedik şekilde kesişir. *** - Zehra Güneş! - Ben seni ar...