Sabah kalktiğım da ilk defa bu kadar mutluydum. Çünkü yine Cenk ile karşılaşacaktım. Bugün okula yürüyerek gidecektim. Arkadaşlarima " kizlar ben bugün servise binmeyecegim biraz hava alacagım " dedim yüzümü buruştururak. Söylediğim yalana ben bile inanmamışken onların inanmasini beklemiyordum. Çünkü ben sessiz ortamlari seven ve dolaşmayi sevmeyen birisiyim.
Ama bir bahane uydurmak zorundaydim. Yola çıktım , kulakliğimi taktim ve müzik son ses. Yavaş yavaş yürürken bir evden bağırma sesleri geliyordu. Kulaklığı çıkardım ve ne olduğunu anlamaya çaliştım. Sanirim kavga ediyorlardı. Tıpkı ben küçükken babamın eve sarhoş gelip annemle kavga etmesi gibi birbirlerine hakaret ediyorlardı. Ben bu sesleri duyunca gözlerim doldu. Ordan hızla uzaklaştım. Tekrar müzik dinlemeye başladım ve dalgın dalgın yürüdüm. Birisi omuzuma dokundu. Arkama döndüğümde onu gördüm yani Cenk' i yavaş olsana ya diye bağırdım. Ama o şapşal şapşal güldü.
Bu defa yanında arkadaşları yoktu ve başbaşaydık. Aman allahım sokaktan geçen de yok. Yalnızca o ve ben ...
Ne yapacağımı bilmiyordum. Yoluma yanliz mı devam etmeliyim ? Yoksa ona eşlik mi etmeliyim. E sonuçta sınıf arkadaşım ne olacak ki diye düşünürken yüzümde aptalca bir gülümseme oluşmuş. Ben bunun farkında değildim. Cenk " ne oldu elif neden gülümsedin " diye sordu. Off ne zor bir soru ahiret sorusu gibi ne diyecegim şimdi ben beraber mi yürüsek diye düşünüyordum da o yüzden diyecek halim yoktu. Yoksa yanlış anlayacak.
En sonunda Cenk " hadi elif niye burda bekliyoruz okula geç kalacagız " dedi. Ben yine hafifce gülümseyerek olur dedim. Okula gidene kadar muhabbet ettik. Cenk ile birlikte yürüyerek geldigimiz için haliyle okula da beraber girdik. Bunu gören yan sınıfımızda ki bir kiz geldi. Koluma çarpti ve kulagima uzanarak sessizce Cenkten uzak dur dedi. Niye böyle birşey söylemişti acaba.
Zil çaldi. Sinifa girdik ve Şeyma' yi yanıma çağırarak bana çarpan o kızı tarif ettim , kim olduğunu sordum. İsmi Zühreymiş. Şeyma neden sorduğumu merak etti ve sordu. Bende dışarıda olanları anlattım. Sonra anladım ki Zühre Cenk'i küçüklüğünden beri taniyormuş ve onu çok seviyormuş. Ama Cenk onu herzaman kardeşi gibi görüyormüş. Okula girerkende bizi kıskanmış olmali ki bana çarpip cenkten uzak dur dedi.
