"Rakibimsin." [Draco x Poco]

Plan

[Pov:None]

"Ne dedin sen..?"

"Aynen öyle. Konseri mahvedeceğiz.. Draconun hayatı cehenneme dönecek."

Yüzünde şeytana has bir gülüş vardı.. Bu plan için günlerce, hatta haftalarca düşündüğünü söylüyordu melodie.. Ama bu plan..

Emzin kanını dondurmuştu.

Emz şok olmuş bir ifadeyle o taslak çizimi eline aldı ve göz gezdirdi.. Draco ve alevler.. Yani.. Bir yangın mı.?!

Emz bu duruma pek hoş bakmamıştı başta.. Uzun zamandır sırılsıklam aşık olduğu adamı, pocoyu istiyordu.. Ama hayır.. Böyle bir planla değil. Elindeki kağıdı hafifce buruşturup masaya vurmasıyla masanın sallanması bir olmuştu..

"Sen benle dalga mı geçiyorsun?! Dracodan nefret ediyorsun anlıyorum.. Ama onun hayatını cehenneme sürüklemek için neden diğer insanları da araya katasın ki!"

Melodie kıkırdadı..

"Ah tatlım.. O beynine daha tam anlatamadım sanırım."

Melodie yavaş adımlarla masanın etrafında dolanırken ellerini arkada birleştirdi.. Sırıtarak konuşmaya başladı..

"Draco sözde " Ünlü" Bir metalci.. Poco onu ünlü olduğu için seviyor.. Değil mi.?"

Elini masaya koydu

"Eğer o anda o yangını çıkarırsak.. İnsanlar draconun tamamen bittiğini sancak ve ün ışığı tamamen sönecek! Tabi poco da yanlız kalacak.. Aww ne yazık.. Ama! En azından burda sen devreye giriyorsun şekerim."

İşaret parmağıyla iki kere göğsüne doğru bastırdı..

"O gitarcıyı istiyorsun.. Değil mi..?"

Emzin alnından terler akıyordu.. Sevdiği adam için başkalarının da ölümüne tanıklık etmek..? Ama pocoyu çok istiyordu..

"...istiyorum."

"Güzel.."

Kıkırdadı.. Emz ciddi bir tavırla yüzüne baktı..

"Eğer rezil olursak.. Rezil olan ben değil sen olursun pamuk şeker. Bütün sosyal medyaya yayarım seni.."

"Ahh biraz relax tatlım! Öyle birşey olmayacak..

"Güven bana..."

[Pov:Draco]

O gün öyle geçip gitmişti.. Hala poconun arkadaşlarıyla aramın iyi olduğu söylenemezdi.. Neyse.. En azından dayak yemedim.

Gece karanlık yolda pocoya mezarlığa kadar eşlik etmek istemiştim ona.. Sokak lambalarının ışığıyla beraber hafiften esen havayla yavaş yavaş yürümeye başladık.. Poconun üstünde benim ceketim vardı..

"Ortamı sevdin mii?"

"Sanırım. O arkadaşın beni öldürcek gibi baksada-"

İkimizde hafiften kıkırdadık.. Mezarlığa yaklaştığımızda pocoyu durdurdum bi süre..

"Hey poco.."

"Evet?"

Bana döndü sıcak bir gülümseme ile..

"Diyorum da acaba.-"

Bi süre birşey diyemedim.. Onu konserime davet etmek istiyordum.. 1-2 gün sonraydı.. Ama o metal sevmiyordu. Gelir miydi hiç bir fikrim yoktu.. Ama denemek gerekirdi.. Değil mi.?

İç çektim..

"1-2 gün sonra konserim varda.. Diyorumda sende mi.. Gelsen?"

Elimi enseme koydum.. Ona yazdığım şarkı.. Evet. Onu konserde söylemek istiyordum.. Sevgimi metale harmanlamış gibi.. Aniden o mutlulukla elimi tuttum..

"Elbette! Performansını görmek için sabırsızlanıyorum!"

Parmak ucuna çıkıp yanağımdan öptüğünde içim kıpır kıpır olmuştu.. Mezarlığa gitmeden bana el salladı.. Üstündeki ceketimi almayı unutmuştum..

"Konsede görüşürüz!"

Heyecandan dilim tutulmuştu sanki.. El salladım ve hafif gülümsedim.. O gittiğinde sevinçle sıçradım.

"Hahh! Bu harika! Ananıskim ceketimi ondan almadım-"

Durdum bi süre.. Ama sonrasında omuz silktim ve evime doğru ilerledim.. Ondan kalsa nolcaktı zaten.?.

...

Konser zamanı...

Etraf hayranların çığlıklarıyla doluydu.. Nerdeyse yeri titretecek kadar.. Bu çığlıklar heyecanımı daha da coşkulandırıyordu.. Gitarımı elime aldım..

"Kimler konsere hazır bakaalııımmm!!!!"

Etrafta "DRACO" çığlıkları yükselmeye başlanmıştı.. Gitarı elime aldığım gibi. Başladım çalmaya.. Pocoya özel yazdığım şarkı..

Aşk ve metali birbirlerine harmanlamıştım ve bunu başarmıştım.. "Kara dalgalar sürüklüyor toprakları.." Saçlarından ve gözlerinden bahsediyordum.. O siyah saçları.. Ve kahverengi parıldayan gözleri.. Ah.. Ejderham ile alevler içinde uçmaya başladığımda yeryüzünde duran pocoyu fark etmem uzun sürmemişti.. Üstümde benim ceketim vardı.. Mutlulukla beni izliyordu.. Gelmesine o kadar sevinmiştim ki.. O anki mutlulukla konsere harika bir şekilde devam ettim..

Herşey olağanüstü gidiyor derken aniden bir yanık kokusu duymamla gitar çalışlarım yavaşladı.. Herkes garip garip olanları anlamaya çalışırken arkama baktım.. Arkamdaki perdeler alev almaya başlamıştı.. Gözlerim fal taşı gibi açılmıştı..

"NOLUYOR BE?!"

Herkes yangını gördüğü gibi kaçışmaya başlamıştı.. İlk başta ne yapcağımı bilememiştim.. Tam ejderhama ilerleyeceğim sırada üstüme bir tahta parçasının düşmesiyle yere kapaklandım.. Acıyla bağırdım..

"AHHH! SİKTİR!"

Hareket.. Edemiyordum.. Zorlasam bile hareket etmiyordu..

Bu işin arkasında kim vardı bilmiyorum ama.. Bu benim ölümüm olcak gibiydi..

Yada ben öyle sanıyordum...

Devam edecek....