CIVCIV/ BARSEM

3.Hoşlantı..

Semih' ten;

Yanı başımda çalan alarm ile birlikte zor da olsa gözlerimi açabildim. Bugün maç vardı ve uçak ile Almanya' ya uçacaktık, bu yüzden de erken kalkmıştı.

Hemen yatağımı düzenleyip dolabın önüne geçtim. Üzerime düz siyah tişört altıma ise geniş siyah bir kargo pantolon giyip evden çıktım.

Arabaya binerek havalimanına gittim.

Gittiğimde neredeyse herkes oradaydı, sadece Barış abi yoktu. Etrafta onu arayan gözlerim arabasının gelmesi ile o tarafa sabitlendi. Arabasını park edip yanımıza geliyordu.

Çok güzel giyinmişti

Üzerinde siyah geniş sweat altında ise bacakları görünecek şekilde mavi geniş bir yırtık pantolan. Çok basit bir kombindi fakat çok iyi olmuştu.

"Günaydın civciv"

"Günaydın Barış abi"

"Barış abi demeyi bıraksan mı?"

"Ama neden ki"

"Nedeni yok bırak istersen"

"Sen bilirsin Barış ab- Barış"

Gülüp saçlarımı karıştırdı. Uçağa doğru adımladık, merdivenlere çıkıp koltuklarımıza yöneldik.

Yanyana oturuyorduk

Ben cam köşesinde yerimi aldıktan sonra Barış' ta yanıma oturdu. Kulaklıklarını takıp gözlerini kapattı.

Ben ise o sırada yüzünü incelemeye başladım. Belli çene hatları, dolgun dudaklar, hafif kemerli burun, belirgin elmacık kemikleri her şeyini incelerken gelen ses ile sıçradım.

"Manzara güzel mi bari?"

"B-ben ş-ş-şey yani B-bar-"

"Semih sakin olsana sorun yok"

"Özür dilerim"

"Hayır ama böyle saçma bir olay için özür dileme tamam mı civivim?"

'Hmhm' diyerek kafamı salladım. Ne demek istediğimi anlayarak önüne dönüp tekrar gözlerini kapattı. Sonrasında ise bende kafamı cama yaslayıp uyuya kaldım.

6 saat sonra;

"Uyansana bebek"

Gelen ses ile afalladım. Gözlerimi yavaş yavaş açarak etrafa baktım. Gelmiş olmalıyız ki Barış beni uyandırmaya çalışıyordu.

"Sonunda, şükür uyanabildin."

"Çok uğraştırdım mı?"

"Hayır tabiki civciv ama şuan herkes bizi bekliyor hadi."

Diyerek ilerlemeye başladı. Ben ise onun arkasından geldim.

"Şükür Semih bir an öldüm sandık."

Merih abinin konuşması ile kıkırdadım.

"Biraz ağır uyuyorum özür dilerim."

Özür diledikten sonra Barış bana döndü.

"Özür dilemek yok "

'Tamam' anlamın kafamı aşağı-yukarı salladım. Sonrasında ise herkes otobüse bindi. Şimdi sahaya gidecektik.

Sahada;

Sahaya gelmiştik. Herkes sahayı geziyordu. Bende etrafı incelerken yanıma Barış geldi ve elini omuzuma attı.

"Beğendin mi?"

"Evet güzel ama çok büyük kesin çok fazla taraftar gelecek"

"Öyle olacak evet"

"Barış"

"Söyle civciv"

"Bir şey sorabilir miyim? Ama biraz özel hayata giriyor"

"Sorun yok sor bakiyim"

"Hani İlkin var ya Galatasaray' ın voleybolcusu"

"Evet"

"Siz, sevgili misiniz? Sürekli sizin ile ilgili editler görüyorum da"

"Hayır, değiliz 1 veya en fazla 2 defa konuştuk"

"Anladım."

"Kafana takma böyle şeyleri ayrıca hoşlandığım birisi var"

Bunu dedikten sonra tam bir şey diyecektim ki yanımdan gitti. Kimden hoşlanıyordu ki? Ben tanıyor muyudum? Güzel miydi?

Kafamı karıştıran soruları bir kenara atıp Arda ile Kenan' ın yanına gittim.

" İstemiyorum Kenan anlasana"

"Bir kere denesek olmaz mı?"

"Olmaz!!"

Kenan tekrar hayal kırıklığı ile diğerlerinin yanına ilerlerken bende Arda' nın yanına gittim.

"Neden kabul etmiyorsun ki?"

Sorduğum soru ile bana döndü.

"Sevmiyorum"

"Denesen belki seversin"

"Semih ben, bilmiyorum aslında denemek istiyorum ama... o da erkek ve-"

Lafını tamamlamadan ben girdim araya.

"Erkekse ne olmuş? Aşkın cinsiyeti olmaz unutma Arda"

"Teşekkürler"

"Rica ederim."

"Eee kadroda yerin bellimi?"

"Hayır daha açıklanmadı ama ilk 11' e girmek istiyorum"

"Herkes istiyor inan"

"Salak sen zaten her ihtimalde ilk 11' desin"

"Tabi kıskan💅"

"Salak ya"

Söylediğim şeyden sonra kahkaha attık.

3 saat sonra;

İşlerimiz bitmişti şimdi ise otel odama ilerliyorum. Odama girdikten sonra kendimi direkt yatağa attım. Sonrasında ise hemen uykuya daldım.

-----------------------------------------------

Veeee bittiii tam 538 kelimeeeee bu arada oy vermeyi unutmayın ☆' a basarak oy verebilirsiniz öptüm muahhhhh😺😺 veeee kötü olduğunu veya cringe yorumlara yazabilirsinizz onlara gore düzenleme yaparrımmm