10. Kahvaltı(!!)

126 6 19
                                    

Semih' ten;

Sabah Barış' tan önce uyanmış sonrasında ise aşagı mutfağa inmiştim. Mutfağa geldiğimde kahvaltı hazırlamaya başlamıştım.

Kahvaltı hazırlar iken belime sarılan kollar ile irkilmiştim.

"Günaydın"

"Günaydın, ne zaman uyandın duymamıştım."

"Ses yaptım ama dalmıştın duymadın evet"

'Anladım' anlamında kafamı sallayıp işimi yapmaya devam ettim. Aslında devam etmeye çalıştım, çünkü sürekli boynumu öpüyordu.

"Ne yapıyorsun Barış ya yapamıyorum işimi"

"Sevgilimi seviyorum olamaz mı?"

Söylediği şeylerden sonra beni belimden tutup biraz daha bastırdı kendine.

"Çok güzel kokuyorsun"

Bunu söyledikten sonra kendini bana daha çok bastırdığında kalça aramda hissettiğim doluluk ile inlememi tutamamıştım.

"Sesin kulağıma bir melodi gibi doluyor"

Çok güzel konuşuyordu. Sanki şiir yazıyordu. Ben ise sadece söylediklerini duyuyor fakat anlamlarını olduğum durum yüzünden kavrayamıyordum.

"Bebeğim"

Gelen kalın sesten sonra ellerini tişörtümün altından sokmuş, belimi okşamaya başlamıştı. Sonrasında ise kulağıma yaklaşıp hemen arkasında bir öpücük kondurmuştu.

Yavaş, yavaş etkilendiğimi kabul ediyordum. Sanki sarhoş olmuş gibiydim. Bacaklarım titriyordu.

"Güzel oğlum benim"

Beni kendine döndürmüş, sonrasında ise kucağına alıp tezgaha oturtmuştu. Bunları yaparken ben hiç ses çıkarmamış ve yaptığı şeylere ayak uydurmuştum.

"Sevgilim"

Elleri eşofman iplerimi tutmuş sonrasında ise çözmüştü. Eşofmanımı indirecek iken önce gözlerime bakmıştı izin alırcasına, tepki vermediğimi gördükten sonra ise eşofmanımı indirmeye başlamıştı. Bende ona kalçamı kaldırara yardım etmiştim.

Eşofmanımı çıkarıp yere attıktan hemen sonra bana dönmüş ve hafif eğilmişti. Bacak içlerime -arka bacaklarıma- şehvetli öpücükler kondurmaya başlamıştı. Bacaklarımı omuzuna koyduktan sonra eğildiği yerden ayağa kalkmış ve yüzunü yüzüme yaklaştırmıştı.

Iki eli ile yanaklarımı kavradıktan sonra biraz daha yaklaşıp konuşmuştu.

"Seni görene kadar cennetteyim sanmıştım, meğer ben bunca yıldır cehennemde yanıyormuşum. Cennetimsin"

Söylediği şeylerden sonra dudaklarını dudaklarıma bastırmıştı. Dudaklarımı dudakları arasında alıp emerken içeri dillerimizi davet etmiştik. Dillerimiz dans ederken büyük bir şehvet ve arzuya esir düşmüştük.

Dudaklarımızı bir kaç saniye ayırıp üzerini çıkarmıştı. Karın ve kol kasları gözlerimin önüne serilmişti. Ellerimi karın kaslarına getirerek okşamaya başlamıştı. Öpüşmemizde nefesimin kesildiğini anlamış ve alnını alnıma dayamıştı.

"Odana gitmek ister misin?"

'Evet' anlamında kafa sallar iken beni kucağına alıp üst kata yatak odama gelmişti. Odaya geçince beni yatağa bırakmıştı. Sırtım yatak ile buluşunca üzerimi çıkarmak istemiştim. Öyle de yapmıştım. Üzerimi çıkardıktan sonra gözleri bütün her yerimde gezinmişti. Bu durumda şehvetin yerini utanç kaplamıştı.

Dudakları boynumu bur yappoz gibi tamamlamıştı. Boynumdan göğsüme inmişti iki küçük tepecikten birisini ağzına alıp emmeye başlamıştı. Inliyordum, zevk veriyordu, hiç bitmesin istiyordum. Tepeciklerden birisini emerken diğerini baş ve işaret parmağı arasında aldı.

Dudaklarını ve parmaklarını ğöğsümden çekip dudakları ile aşagı inmişti. Kasıklarıma kadar gelmişti, çamaşırım üzerinden penisime bir öpücük kondurduğunda büyük bir şekilde inlemiştim.

O ise yatakta üzerimde doğrulup hem iç çamaşırını hem de eşofmanını çıkarınca gözlerim istemsizce aşağı kaymıştı. Büyüktü, fazla büyüktü,onu içime almam imkansızdı.

Elleri çamaşırımın lastiklerine geldiğinde konuştu.

"Emin misin, istersen durabiliriz"

"Eminim"

Dudaklarında ufak bir sırıtış oluşmuştu. Çamaşırımı çıkarınca bacaklarımı birbirine bastırıp mahrem bölgemi kapatmak istedim ama o elleri ile bacaklarımı iki yana doğru açtı. Bütün her yerim gözüküyordu.

İsaret ve orta parmağını ağzıma getirdiğinde emmem gerektiğini anlayıp kabul ettim. Parmakları ıslattıktan sonra ağzımdan çekmişti. Bacaklarımı omuzlarına alıp parmaklarını deliğime yerleştirdi.

Hiç alıştırmadan iki parmağını da birden sokmuştu. Bunun üzerine bir çığlık kopmuştu dudaklarımdan.

"ACIYOR"

Attığım çığlık ile yüzüme öpücükler kondurmaya başladı.

" Geçecek gerçekten geçecek sabret biraz"

Kafamı aşağı- yukarı salladıktan sonra parmakları ile makas hareketi yapmaya başladı. Hafif, hafif inliyordum. Alışmıştım acı yerini zevke bırakmıştı.

"Seni istiyorum"

"Ne"

"Seni istiyorum, içime gir"

"Emin miisn? Sonradan pişman olmabı istemiyorum"

"Eminim gir artık içime"

Söylediğim şey ile aletini bir iki defa çekiştirip deliğime konumlandırmıştı. Bir anda aletinin yarısını içime sokması ile günün en büyük inlemesini bıraktım odaya. Alışınca konuştum.

"Hareket et"

Hareket etneye başladığında aletinin hepsini sokup çıkarıyordu. Gel-gitlerine devam ederken konuşmaya başladım tekrardan.

"Geliyorum"

"Bende geliyorum"

Söylediğim şeyden sonra elini penisime atıp çekmeye başlamıştı. Bir kaç saniye sonra hem eline hem de karnımın üzerine gelmiştim. Hemen sonra içime gelmeye başlayan sıcaklık ile boşaldığını anlamıştım. Sıvılarını içime bıraktıktan sonra içimden çıkıp sol tarafıma attı kendini.

"Uyu bebeğim uyanınca yıkanırız"

Dedikten sonra beni göğsüne sokup uyutmuştu. Muhtemelen geçirdiğim en iyi gün olabilirdi.

------------------------------------------------------------
Geldimmmm smut nasilll yazarken utanctan yerin dibine girdimmm smut hakkinda fikirlerinizi yorumlarda belirtirseniz sevinirim ve sabah attigim bolumler pek okunmadigi icin aksam atma karari aldimmm veee bu arada tiktok hesabim kim thodore veya tilki profilde han jisung un gozu var eger destek olursaniz sevinirim ve arkadas olmak isteyenler yazabilirr her neysee optum gorusuruz muahhhh

CIVCIV/ BARSEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin