Etrafımızda koşturan çocukları gülümseyerek izliyordum.
Arslan'la nihayet durabildiğimde tekrardan hazırlanıp daha sonra gezmek için çıkmıştık dışarıya. Şimdi parkta beraber dondurma yiyorduk.
Şuh kahkaha atarak koşturan çocukları izliyordum bende kocaman sırıtarak
Arslan yanağıma aniden öpücük kondurunca irkilmiştim
Düşüncelerimden kopup ona baktım
"Niran"
"Hı?"
"Odadan çıkmasa mıydık acaba?"
"Arsız, doyumsuz" dedim sahte kızgınlıkla
Yanağıma yaklaştı, öpeceğini düşünürken ısırdı
Elimle omzuna vurdum
"Ya Arslan bitmedi bu ısırmaların, bedenimde duruyor izleri"
"Benim istediğim bu zaten, izleri dursun hep, sanat eserim"
"Ağa bozuntusu"
"Hanımağa'm" dedi içli içli
Arslan'la gezebileceğimiz her yeri geziyorduk beraber, iki gün sonra geri dönüyorduk zaten, biraz tadını çıkaralım demiştik. Köşe bucak her yerini geziyorduk memleketin
Arslan beni bir eve getirmişti, çok güzel bir evdi. Tam hayallerimde olan bir ev..
"Burası bizim evimiz, buraya geldiğimiz zamanlarda kalmak için. Bizim için aldım" dedi
Kollarımı sardım boynuna. Kafamı boynuna gömüp öpücükler bıraktım
"Bu evdede yapalım mı istiyorsun şuan hatun? Beni neden tahrik ediyorsun?"
"Ne yaptım ben? Sadece öptüm. Öpmek yasak mı?"
"Öpüyorsan devamını getir o zaman, ağa'nı tahrik ediyorsun, sonra çekilip duruyorsun kenarda"
"Ağa'm sende her şeye tahrik olma"
"Sana bakınca bile tahrik oluyorum ben, şimdi şuan sen düşün halimi" sesi o kadar arzu istek doluydu ki..
"Hadi evi gezelim beraber" dedim elinden tutarak
Arslan tuttuğum elimden beni kendisine çekti sertçe. Al işte yine azdı..
"Hazır ikimiz baş başayken..yalnızken-"
Parmağımı dudağının üzerine koyup konuşmasını durdurdum
"Hayır Arslan, uslu bir ağa ol. Hadi şimdi eve bakıp daha sonra konağa geri dönüyoruz"
Ve o sırada hiç beklemediğim bir şey yaptı. Ağzını açıp dudağının üzerine koyduğum parmağımı ağzına alıp emdi.
Şaşırmıştım, birden bire bendede yoğun istek arzu yaranmıştı. Bu yaptığı şey beni fazlasıyla tahrik etmişti. Gözlerim kendiliğinden kapanmıştı. Emdiği parmağımı ısırınca gözlerim açılmıştı
Parmağımı ağzından çıkarınca hayata döndüm sanki bende. Başka bir aleme götürmüştü beni. Sırıtıp bakıyordu bana
"Sırıtma Arslan" dedim kısık sesimle. Zevkten sesim bile batmıştı..
"Sırıtmıyorum hatun"
Kendime çeki düzen vermeye çalıştım. Toparlanıp evi gezmeye başladım. Çok güzeldi, masallardaki gibisinden.
Evi gezmeyi bitirdikten sonra konağa geri dönmüştük. Tüm gün gezip tozduğumuz için yorgunluktan bayılacaktım. Akşam yemeği sofrası çoktan kurulmuştu, bende zaten açlıktan ölmek üzereydim. Hemen yerime geçip oturdum. Arslan da gelip yanıma oturmuştu. Kayınvalidem sırıtarak bizi izliyordu, onun bu haline bende sırıtıyordum. Kadın resmen az daha kalkıp halay çekecek gibiydi. Onun bu mutlu hali benide mutlu etmişti
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Niran/ Berdel
Romansa"O zaman evlen benimle" dedi düz sesiyle. Bakışlarım anında onu buldu. Gözlerim gözlerine kenetlenmişti sanki.. İşte yine birileri berdele kurban gidiyordu.. Hayat onu bir şeylere zorluyordu Biz yine bir şeylere doğru sürükleniyorduk..
