23. Bölüm

81 19 4
                                    

  Zelfi'den

  Cihan Karacahan'ın yüzüne korkmadan çarptığım tokadın bir eşi de benim yüzüme çırpılmıştı sanki. Bu karşılaşmayı çok kurmuştum kafamda, yakasına yapışıp hesap sorduğumu hayal ederdim ve her hayalimde onun pişkinliği ve umursamaz hali karşısında yüzüne tükürmek istediğim bir anda kesilirdi hayalimin fişi. Niye mi? Yüzüne tükürdüğüm anda beni bu dünyadan silecek bir güze sahip olduğunu yıllarca beynime dantel gibi işlediler de ondan.

   O yüzündeki boş bakış, bana karşı sakin kalmak için çabası ve üstüne tanımak ister gibi yüzümde dolaşan bal rengi gözler hiç aklımın ucundan geçmemişti. O gözler herşeyden habersizdi gördüm ama kabul etmek istemiyorum. O da beni gibi kurban olabilir fakat benim hesap soracak ondan başka kimsem yok. Her fırsatta yakasına yapışıp yüzüne nefretimi haykıracağım.

    Ela hanımın,
 
     "Zelfi'cim iyi misin?" demesiyle kendime geldim.

    "İyiyim Ela hanım, sadece bu adamla hesaplaşmayı hep hayal etmiştim, hafifledim sanki." dediğim de Derya abla,

    "Yanlız senin durumundan gerçekten habersizdi sanırım. Yani şimdiye kadar yaptığı hiç birşeyi inkar ettiğini görmedim. Zelal'in aksine kartlarını açık oynayan bir tarafı var. Başına silah dayalıyken Boran'a meydan okudu yine yan çizmedi." dedi. Dışarda meydan okuyup rezil etsede hakperest tavrı tam bir hukukçuya yakışır cinstendi.

    Dudak büktüm usulca,

  " Bana da habersizmiş gibi geldi ama hiç de pişman değilim Derya abla. Kız kardeşinin elinde oyuncak olmasaydı." dediğimde haklılığım karşısında sessiz kaldılar.

Ayşe'nin derdi ise bambaşkaydı,

    "Murat kapıda ama ağamlara da haber versemiydik." dedi endişesini belli ederek.

    "Korkma güzelim zarar vermek isteselerdi burayı tercih etmezlerdi. Göz dağı vermek isterken kendisi ibretlik oldu" deyip kıkırdadı Derya abla.

    Sonrasında ise olay benim kontrolümde değildi, beni koltuğa oturtup,

    "Bu güzel kıza beline kadar uzanan dalga dalga saçlar yapıyoruz, öyle ki şampuan reklamı gibi gören bir daha dönüp bakacak." dediğinde karşı çıkmak için ağzımı açmıştım ki,
 
    "Kaynak işi uzun sürer o arada cilt bakımı yapmamız mümkün mü? Zamanı en verimli şekilde kullanalım lütfen. Hatta güneş lekeleri için yapılacak bir uygulamanız varsa ilk seeansına bugün başlıyalım." Dediğinde adamın gözünde resmen dolar işaretleri döndü.

   "Tabii Derya hanım, genç hanımı bambaşka bir güzellikte uğurlayacağımıza emin olabilirsiniz." deyip beni takmadan elemanlarına yöneldi.

    Saçlarında yer yer boya paketleri olan Ela hanım,

    "Derya vallahi aklımı okudun arkadaşım." Deyip benim omzumu patpatlayıp kıkırdayarak yerine geçti.

   Fırsat bu fırsat,

    "Derya abla biraz abartmadık mı?" Diyebildim.

    "Yooo... Hiç de abartmadım ama istersen abarta bilirim." deyince sesim içime kaçtı.

    Ben susunca yanağımdan kibarca bi makas aldı,

    "Aferin böyle abla sözü dinle." Deyip kendi saçlarının derdine düştü.

   Hayır güneş gibi parlıyordu daha ne yapacaktı acaba?

   Yazık Boran Ağa'ma adamın divane olduğu kadar var...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: 4 days ago ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Aşk'sa Herşeye Değer... (Hesna'm)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin