23.Bölüm

211 14 0
                                    

Cemre Karahanlı

Planladığın oyun ne yazıkki tıpkı yalanlardan ibaret olduğu gibi ömrü de çok kısa olur er yada geç ayaklarına dolanıp senin bu uğurda tökezlemene neden olurdu ben de bu uğurda kaybediceğimi bile bile Yağız Arel'i karşıma almakla çok büyük bir hata yaptığım gibi benim için hazırladığı cehenneme kendi isteğimle ilk adımı da atmıştım.

Bundan sonrası benim için sonsuz bir karanlık iken onun için tam aksine tıpkı eskisi gibi acımasız haline bürüneceği zamanın ta kendisiydi terazinin ağır basan tarafı kurduğum oyunun sonuna geldiğimi bana hatırlatırken üzerine bir yük daha koyup beni ona karşı yaptığım hatadan dolayı cezalandırması gerekirken kalbini tamamiyle bana karşı susturup tam bir nefretle saran şuan bana bakan adamın ne yazıkki ben yaratmıştım.

Gözlerimi zar zorda olsa açtığım da pencereden yansıyan gün ışığı ne yazıkki pek bana yardımcı olmadığı gibi adeta yüzümü buruşturmama da neden olmuştu başımda ki keskin ağrıyı hissettiğim de ise kolumu kaldırıp başımın ağrısını biran önce gidermek istediğim de kolumda ani bir sızı hissettiğim de tamamen gözlerimi açtığımda Yağız Arel'in yatağımızın karşısında ki tekli koltukta adeta ruhsuz bir şekilde oturmuş gözleri tüm gece uyumamaktan adeta kan çanağına dönüşmüş bir halde elinde tuttuğu viski bardağı ile bana oldukça nefretle baktığını gördüm.

Sonunda korktuğum başıma gelmiş yıllar sonra ona varlığını hatırlattığım kalbi bir kez daha benim yüzümden paramparça olmuştu artık eskisi gibi sevgi dolu bana bakmak yerine adeta bir düşmanı karşısında varmışçasına bana bakıyordu şuan onunla aramızda ki tek fark ise bu oyunu başlamadan önce ondan nefret etmeme rağmen şuan delicesine onu seviyor olmamdı.

O ise benim aksime beni sevmek yerine ben den ölesiye nefret ediyordu yerim den hafif doğrulmak istediğim de her ne kadar bedenime saplanan acıyla yüzüm buruşsada yine de kendimi zorlayıp sırtımı yatak başlığına dayadığım da varlığın dan yeni haberdar olduğum bir serumun kolumda ki damar yoluna takılı olduğunu gördüm.

Buda demek oluyordu ki biraz önce kolumu kaldırırken acı çekmemin asıl sebebi buydu.

"Sonunda uyanabildin Cemre hanım biran hiç uyanmayacaksın sandım eh bana karşı yaptıkların düşünülünce uyanmamakta haksız sayılmazsın ben de şuan senin yerinde olsam kendimce kurduğum oyunun bu kadar çabuk elimde patlasaydı kesinlikle karşıma aldığım adamın yüzüne dahi bakmaya korkardım."

Tüm gece bu yatakta yattığım için her ne kadar boğazım tahriş olmuş gibi acısada yine de zar zor bulduğum sesimle,

"Ne oldu bana neden şuan yataktayım üzerimi sen mi değiştirdin Yağız Arel. "

Hemen öfkeli bir şekilde elinde ki viski bardağını odanın bir köşesine fırlatıp kısa süre de tuzla buz olmasını sağladığın da korkuyla adeta çığlık attım benim bu halime dahi aldırmadan oturduğu yerden yumruklarını sıkıp adeta duyduğu öfkeden dolayı çenesini sıkmaktan adeta yanak kaslarının dalgalanmasıyla,

"Demek neden bu yatakta olduğunu hatırlamıyorsun Cemre hanım o zaman ben sana anlatayım da beni iyi dinle dün akşam seni bağevine getirdiğim de sana yapacağım süpriz den dolayı çok heyecanlıydın senle aramızda ki tek fark ise ne yazıkki ben senin kadar mutlu değildim sonuçta senin bana karşı olan planlarını öğrenmiştim eh haliyle daha fazla bu konuda beklemek istemediğim den biran önce gerçeklerle yüzleşmeni sağlayıp seni cezalandırmak istediğim de ise bir anda kollarımın arasına yığılıp kaldın her ne kadar senin bedenine dokunmak istemesem de üzerini değiştirmek zorunda kaldım. "

Şuan bu sözleri söylemesi bile yüreğimi paramparça etmiş adeta karşısında nefes dahi alamaz olmuştum istemsiz bir şekilde gözümden bir iki damla yaş düştüğün de serum takılı olan kolumu kaldırıp hemen elimin tersiyle gözyaşlarımı sildiğim de ,

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 19 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARAHANLININ ESARETİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin