KARAHANLININ ESARETİ

20.Bölüm

Yağız Arel Karahanlı

Sevdiğim kadın tarafından sırtımdan bıçaklandığımı acıda olsa onu son kez de olsa görmek için ikimize ait yatak odamıza gittiğim zaman kapının yarı aralık olması sayesinde bugüne kadar bana beslediği kini ve nefreti hiç tereddüt dahi etmeden söylemesiyle bir kez daha anladım ki bu yenilişim ilk defa değil ikinci kez oluyordu.

İlki yıllar önce çok güvendiğim adamım tarafından yarı yolda bırakılmamla tamamen olmuş ikincisi ise bugüne kadar bana varlığını dahi belli atmeden tamamen yaşamama sebep olan aptal kalbim yüzünden olmuştu.

Yıllarca içim de biriktirdiğim intikam hırsı bana ne yazıkki çok pahalıya mal olmuştu on yaşındayken tüm tabularımı yıkıp tamamen gözümü karartarak dedeme büyük bir kararlılıkla söylediğim sözlerin ardın da durarak kalbimi göğsümden adeta söküp attıktan sonra yerini zayıflığıma ve yenilişime sebep olmayacak karanlığı davet etmiştim.

Yağız Arel Karahanlı artık annesinin gölgesine sığınan ona örnek olan amcasının yollarını gözlemek yerine bir anda sonuna kadar ardın da duracağı kararlarının esaretine kendini hiç pişmanlık duymadan durup acımasız,kalpsiz biri haline gelip ona göre eğitimler görüp şimdi ki Yağız Arel Karahanlı olmuştu.

Arem'in izini bulmak için dedemin bana sunduğu tüm imkanları sonuna kadar kullanıp sonunda ilmek ilmek ördüğüm çabamın karşılığını Arem'in izini bulduğum da artık amcamın mezarın da rahat uyuması için İstanbul'a gitmiş Cemre'nin varlığıyla her ne kadar bu savaşta kazandığımı sansam da ne yazıkki ona karşı yenilmiş yıllar önce göğsüm den söküp attığım kalbim tekrar bana varlığını hatırlatıp onun için atmaya başlamıştı.

Ona mahkumiyetim ise dedemin dilin den dökülen sözcüklerle adeta kaderim onunla mühürlenmişti her ne kadar bu süreçte duygularıma ket vurup ona karşı katı olmaya çalışsam da ne yazıkki bir süre sonra benim için kaçınılmaz sonu yaşayıp ona yenilmiştim.

Cemre'ye mihir olarak verdiğim dedem den bana kalan dağ evinde tamamiyle bana ait olan yatakta kollarımın arasındayken adeta gözlerimin içine baka baka ben den hiç korkmadan ona sunduğum şart karşısında daha ilk planını devreye sokarak benim ona karşı zaafımı bile bile bana bir şans verdiğini söylemiş bu uğurda hangi engel karşısına çıksada inatla verdiği karardan dolayı sonuna kadar kendin den emin olduğunu söylemişti.

Her defasında onu uyarmama dahi aldırmadan üstelik bu oyununa kaldığı yerden devam etmişti bağ evinden döndüğümüz de tamamen dedemi onun uğruna karşıma almama rağmen yine de kendin den ödün dahi vermeden bana karşı olan yalanlarına büyük bir ustalıkla devam etmişti.

Peki o gün tamamen kendi isteğiyle konakta ki ikimize ait yatak odamız da ben duştan çıktığım da kendini bana tamamen teslim edip beni sevdiğini söylemesine ne demeliydi hiç mi benim gazabıma uğramaktan biran dahi korkmamıştı .

Bilmiyormuydu eninde sonunda onun bana karşı gerçek niyetini öğrendiğim de tamamen onun cehennemi olacağımı bir kez daha kalbime yenilmiş bir şekilde tüm öfkem ve nefretimle konağın merdivenlerini bir hışımla indikten sonra konakta ki adamlarıma dahi aldırmadan arabama binmiş babamın bana söylediği gibi bimbir emekle benimle birlikte gecesini ve gündüzünü uğruna feda ettiği proje tüpünü yanıma alıp oldukça süratli bir şekilde arabamı sürdüm.

Konakta ki adamlarım bu ani manevram karşısında oldukça şaşkına uğrasalar da hemen üzerlerin de ki şaşkınlığı atıp konağın dev kapılarını ardına kadar açıp tamamen çıkmamı beklemişlerdi şuan öfkeme her ne kadar yenilmek istemesem de bir türlü aklımda ki Cemre'nin o acı sözlerini söküp atamıyordum.