Bir Bahar Akşamı

BÖLÜM 9

Rüzgar'ı kendimden ayırdım ve;
"Manyak mısın sen ya!" dedim. Rüzgar tam birşey söyleyecekken arkamı dönüp kapıya doğru yol aldım. Sokağa çıktığımda olanları hazmetmeye çalışıyodum. Bu kadarıda fazla diye iç sesimle kavga ederken eve gelmiştim bile. Eve girdiğimde annem aklıma geldi. Odama çıkıp pijamalarımı giydim, yorganıma sarılarak annemi düşündüm ama göz yaşlarımı tutamadım ve göz kapaklarımın ağrısıyla gözlerimi kapadım ve uykuya daldım.

Rüzgar

Güneş'le barda oturuyodum sigaramı içeme çektiğim sırada Güneş;
"Sizin okula geçiş yapıcam" dedi. Sigaramın dumanını dışarıya üflerken oturduğum yerden doğruldum ve;
" Neden?" diye sordum.

"Nedeni mi var kardeşim senin yanına geliyorum hem okulda sen olmayınca olmuyo."

"Tamam. Ne zaman geliyosun?"

"Birkaç güne gelirim."

"Güneş Başağ'a sen mi söyledin benim okul değişyirdiğimi?"

" Yok abi ben niye söyliyim, zaten o kız manyak seni her harukarda bulur."

"O da doğru neyse. Zaten ilk günden Bahar'dan dayak yedi.*sırıtarak*"

"Ne! Bahar Başağ'ı mı dövdü.*şaşırır*"

"Aynen öyle"dedim ve oturduğum yere tekrardan yayıldım. Sigaramı içmeye devam ettim. Güneş'le buraya kafa dağıtmaya gelirdik burası barın üst tarafı, burda genelde bilardo masaları vardı. Aşağıya genelde kız tavlamak için giderdik ama bu sıralar bunu yapmıyorum çünkü Bahar'ı seviyorum.

Bahar

Uyandığımda başımın ağrısıyla yüzümü ekşittim, dün bu kadar ağlamasaydım keşke. Bir duşun iyi gelebileceğini düşündüm ve banyoya girdim ılık suyun altına girdiğimde uykum biraz olsa açılmıştı. Dün Rüzgar'la olanları düşünüyodum artık Rüzgar beni sevdiğini bana kanıtlamıştı. Duştan çıkıp üzerime sporcu atletimi ve taytımı geçirdim bu gün hafta sonu olduğu için sahilde biraz koşucaktım, ayağımada spor ayakkabılarımı giydikten sonra dışarı çıktım. Hava gayet güzeldi koşumu bitirdikten sonra sahile-kumların üstüne-uzandım. Çok geçmeden yanıma birisinin daha uzandığını fark ettim; 
"Hava çok güzel diğil mi" diye sordu.
Uzandığım yerden doğrularak 'kimsin sen' bakışlarımı göderdim, ardından;
" Ahh pardon ben Güneş"dedi ve elini uzattı ben ona tekrardan 'ne diyon sen denişik' bakışlarımı gönderdim ve;
" Ahh evet seni tanıyorum ama seni daha önce görmedim."

" Ben seni görmüştüm, yani partide sanırım çok içtiğin için kendinden geçmiştin*sırıtarak*"

"Öyle mi?" Cevap vermedi ama onaylar anlamda kafasını salladı.
"Ne yapıyodun burda böyle?"

"Koşu yapıyordum kafa dağıtmak için yani."

" Anladım."dedi.

" Senin ne işin var burda yoksa evin buralarda mı?"

"Evet."dedi bana ileriyi gösterek krem rengi bir villayı işret etmişti.
"Orası senin evin mi?" Kafasını evet anlamında salladıktan sonra bende bizim evimizi işaret ettim.
" Şurdakide benim evim."

"Öyle mi sık sık görüşürüz o zaman"dedi ve oturduğu yerden kalktı.
"Benim artık gitmem gerek sonra görüşürüz, ha bu arada bu hafta içinde sizin okula geçiş yapıcam."

"Çok sevindim okulda da görüşürüz"dedim. Yanımdan uzaklaşırken 'aslında iyi bir çocukmuş yani Rüzgar'a kıyasla'. Biraz daha sahilde dolandıktan sonra eve döndüm.

Başak

"Aferin"

"Ee şimdi ne olacak?"