Bir Bahar Akşamı

BÖLÜM 11

Bu bölüm Yağmur ve Onur ağırlıklı olucak. İyi okumalar.

Yağmur

Kantinde masada tek başıma otururken Bahar geldi ve yanıma oturdu;
"Aşk böcüğün nerde?"

"Aşk böcüğüm mü?"

"Evet Onur'u öyle kaydetmişsin ya telefonuna."

"Yoo Aşk böcüğüm diye seni kaydettim."

"Ne beni mi pardon ama be..." diyeceği şeyi tahmin ettiğimden sözünü kesip;
"Oha Bahar ne fesatsın ya hem benimde sevgilim var! Sen beni nasıl kaydettin telefonuna." diyip elinden telefonunu aldım;
"A'ya bakalım... yok! K'ye bakalım belki kanka yada kardeşim diye şaapmışsındır... yok! En son seçenek Y'ye bakalım ve buldum ne yani beni Yahmır diye mi kaydettin!!*somurtarak*"

" Evet ne olmuş yani aşkımlı canımlı mı kaydetcektim yani ne bekliyon."

"Sen odunsun ya tam hemde has odun!"

"Peki Yağmur öyle olsun! Yani şu küçük sebeplerden bana trip atıyosun vayy be tamam."

"Oyy ben kıyamam sana"diyip yanağını sıktım ve devam ettim "ben bu gün yoklamadan sonra okulu asıyom canım Onurcum yakışıklım beni bir yere götürcekmiş, nereye acaba bak merak yaptım yaa."

"Ayh sizi aptal aşıklar okul asmalar falan söylerim bak Pınar teyzeye bunu duyarsa terlikle yırtamazsın biliyosun dimi aşko!"

"Ayy biliyorum ama sen dünyanın sekizinci harikası başıma gelen en güzel arkadaşım yapmaz öyle bişey, dimi."

"Ayh çok cıvık oldu tamam yapmam öyle bişey sonra sana işim düşer, yani olmaz öyle şey." dedi.

"Tamam o zaman tatlım ben Onur'un yanına gidiyorum sonra görüşürüz öptüm." dedim ve el sallayıp yanından uzaklaşıp yakışıklı sefgilimin yanına doğru yol aldım.
Onur'u uzaktan gördüğümde bir kızla konuşuyodu 'şimdi ben sana gösteririm sen kimsinki benim aşkımla konuşuyosun ya!'
"Onurcum canım sevgilim napıyosun?" tabi bunu söylerken bi yandan da kıza ölümcül bakışlarımı atıyodum.
"İyiyim canım sen napıyosun?"

"Bu kız kim tanıştırmıycak mısın?"

"Yok ya önemli biri değil boşver." tabi Onur böyle diyince kızın yüzü düşmüştü 'yani ne bekliyosun kızım gitsene'
"Öyleyse gidebilir artık dimi!?" ardından kız;
"Oldu o zaman ben gidiyim." 'Yok daha karpuz kesecektik allahım ya deli ediyolar beni ya!' Kız gidince Onur o muhteşem kahkahasını attı.
"Hey neden gülüyosun!?"

"Ahahah sen beni kıskandın mı?"

"A-ah ni ye k-kıskanıyım canım yani iki medeni insan gibi konuşuyodunuz."

"Bi daha desene."

"Neyi?"

"Canım sevgilimi."

"Peki. Canım sevgilim." dedim ardından eğilip yanağıma tatlı bir buse kondurdu, kendimi tutamayıp ona sarıldım kokusu içime öyle bir çektim ki sanki Dünya'da başka hiçbir koku yokmuş gibiydi. Ondan ayrılıp;
"Hadi ben gidiyim şimdi zil çalar zaten."

"Tamam bu ders yoklamalar alınır öbür tenefüste arabanın yanında bekliyo olucam."

"Tamam canım hadi öptüm bays." dedim ve el sallayıp merdivenlerden aşağı indim ve sınıfa girdim. Tabi Bahar Rüzgar'ın yanına oturmuş artık napalım bende kendim otururum. Ders edebiyattı hoca yoklamayı aldığı için içim çok rahattı artık Onur'la romantik bir gün geçirebilirdim.
Sonunda zil çalmamıştı ve ben dışarı ışık hızında gittim diyebilirim, arabaya yaslanmış Onur'u görünce yüzüme istemsiz bir gülümseme yerleşti 'ya bu yeniliyor mu ya çık tatlı'. Onur şoför koltuğuna bende yanındaki koltuğa oturdum ve yolculuk başladı.
"Ya Onur nereye gidiyoruz? Çok merak ettim."

"Süpriz güzelim az sabret geldik zaten."

"Tamam."dedim ve bekledim.
Durduğumuzda geldiğimizi anladım ve kapıyı açıp indim. Etrafta fazla insan yoktu genelde bizim gibi genç çiftler vardı ve ormanlık bir alandı, ben bunları düşürken Onur elimden tutup beni bi yere götürmeye başladı.
Geldiğimizde büyük bir ağacın altına hazırlanmış bir örtü vardı örtünün üstünde bir piknik sepeti ve bir demet papatya vardı. Onur papatya demetini alıp bana uzattı ben de gülümseyerek papatya demetini elinden aldım. Onur örtünün üstüne oturunca bende aynısını yaptım. Piknik sepetini açıp içinde neler olduğuna baktım, iki sandviç, içecek ve birkaç tane de bisküvi vardı. Sandviçin birini Onur'a uzattım öbürünü ben aldım ve içcekleri bardaklara koydum. Yemeklerimiz bittiğinde Onur dizime yüzünü görebileceğim şekilde uzandı. Yüzme dikkatlice bakmaya başladı ve;
"Çok güzelsin."diye fısıldadı. Bende ona baktım ama ne diyeceğimi bilemedim sadece baktım ona.
Bakışmalarımız böyle sürerken ileride çift bisikletine binen bir çift gördüm ve çok heveslendim Onur'u dürtüp orayı işaret ettim;
"Binelim mi? Lütfenn."

"Eh hadi binelim bari." dedi. Çift bisikletlerinin kiralandığı yere geldik bir tanesini kiralayıp binmeye koyulduk, Onur öne ben arka tarafa bindik ve gidiyoruzz.
Bisiklet yolculuğumuz bittiğinde ilerideki parka doğru yürüdük-el ele-
gidip salıncağa oturdum ve;
"Onurr beni sallasana aşkığğm. "

"Tamam canım." diyip beni sallamaya başladı. Ben ileri geri giderken Gülben Ergen'in Uçacaksın şarkısın bağıra bağıra söylüyodum 'çık mutluyum beğğn' Onur ön tarafa geçmiş gerçekten 'sen şarkı söyleme denişik' bakışını atıyodu onu görünce şarkı söylemeyi bıraktım ve salıncağı yavaşlatıp indim. Onur'la birlikte arabaya doğru yürümeye başladık;
"Eğlendin mi güzelim."

"Evet aşkım ya çok eğlendim. Seni seviyorum."

"Bende seni." dedi ve arabaya bindik.
Yol boyu ikimizde konuşmadık evimin önüne geldiğimizde arabadan indim Onur'da arkamdan geldi kapıyı açtım Onur'a dönüp dudaklarına küçük bir buse kondurup hızlıca eve girdim, çünkü yanaklarımın kızarıklığını görmesini istemezdim.

Evet arkadaşlar bir bölümün sonuna daha geldik bu bölüm biraz kısa oldu kusura bakmayın çünkü Yağmur ve Onur'un aşkını anlatmak istedik. Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin. Oy vermeniz bir saniyenizi bile almaz. Şimdiden teşekkür ederiz.