41

186 19 70
                                    

Ceylin: bizim evin ordaki parka gelmen için 10 dakikan var Asaf

Ceylin: artık bir şeyleri konuşmamız lazım (Görüldü)

Mesaj atmamın üzerinden yaklaşık 15 dakika geçmişti. Partaki rastgele bir çardakta oturup Asaf'ı bekliyordum. Zaten uzun zamandır kafamı karıştırıyordu, bir türlü onunla konusamamistim ama artık bir cevaba ihtiyacım vardı.

Bir kaç yıla kadar Asaf'la kardeş gibiydik. Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi. Çoğu zaman daha iyi anlaşırdık. Oya'dan bile yakın arkadaşımdı, bir ortamda Asaf'ın adı geçiyorsa ailem hemen ikna olurdu hatta. Ona güveniyorlardı.

Sonra bir anda aramız açıldı. Bir kaç ay. Konuşmamız azaldı ve hatta benden kaçıyormuş gibi hissettim çoğu zaman. Kısa cevaplar verip sohbetimi tıkamaya baslamıştı. Ne kadar ne olduğunu sorsamda hiçbir zaman söylememişti.

Sonra tekrardan yakın olmuştuk ama çok farklılaşmıştı. Etrafımdaki kişiler konusunda çok korumacı birisi olmaya başlamıştı, herkesi kötü görmeye başlamıştı. Ilk başta bunu abi içgüdüsü olarak düşünsemde bu kadar korumacı olması çok fazlaydı. Yüzlerce kez bana aşık olduğunu bile düşünmüştüm ama sonra ona yedirememiştim. Sadece bir kaç ay içinde bu kadar değişmesinin sebebini hep merak etsemde geçiştirmişti.

Şu an ise hem bunların sebebini hemde Sıla'yı nerden tanıdığını bilmek istiyordum. O gün Sıla ile konuştuğunu grup konuşmasında çaktırınca iyice bende hatlar karışmıştı. Onu arkadaşım olarak çok seviyordum ama onun bu belirsizliği kendimi sorgulatıyordu.

Artık öğrenme vaktiydi.

Parkın içine giren Asaf'a el salayarak yerimi bildirdim. Dertli gibiydi. Bana söyleyeceği şeyleri kafasında şimdiden tartıyor gibiydi. Karşıma geldiğinde zoraki olarak gülümsedi. "Selam."

"Selam." Dedim bende onun gibi. Nasıl başlayacaktık? Çok uzatmadım. "Sana bazı şeyler sormak istiyorum, bana açık olacağın konusunsan söz verebilir misin?"

Açık kumral saçlarını eliyle arkaya itti. Bileklerini masaya yaslayıp beni dinleme pozisyonuna geldi. "Söz."

Derin bir nefes alıp ilk sorumla başladım. "Sıla'yı nerden tanıyorsun?" Belkide en merak ettiğim soru buydu. Bu ikisinin ne işi olduğunu çok merak ediyordum. Kaç yıllık arkadaşımın neden Sıla gibi biriyle konuştuğunu bilmek istiyordum.

"Sıla... Benim kuzenim. Teyzeden olma." Dedi ciddi ciddi. Yalan söylemediğini anlayabiliyordum. Ardı ardıma gelecek olan sorularımdan bir tanesini ben sormadna cevapladı. "Bana sitelerindeki bir komşusundan hoşlandığını söylemişti ama, onun Doğukan olduğundan haberim yoktu." Doğukan derken bile rahatsızdı. 

Yüzünü ellerinin içine alırken devam etti. "Bana bunu söylediğinde ne yapacağımı bilemedim, zaten sen onubla yeni konuşuyordun o yüzden aranızda bir şeyler olacağını düşünmedim." Aramızda bir şeyler olduğunu söylerken çok rahatsızdı. Iğreniyor gibiydi. "Önceleride oldu sonuçta, sürekli birilerine yazıp sıkılınca engelledin. Doğukan'a da öyle yaparsın sandım, çok takmadım o yüzden. Bilsende bir şeyin değişeceğini düşünmedim."

Kafamda dediklerini tarttım. Doğruydu. Sürekli birilerine yazıp engellemiştim. Doğu'ya ben bile aşık olacağımı bilmezken onun bilmesi garip olurdu zaten. "Peki, neden aramızda bir şeyler geliştiğindede sustun?"

Toprak Yağmura Ben Sana / TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin