Bölüm 7

121 4 2
                                    

Bölüm genel olarak cinsel sahneler içerir. Keyifli okumalar canlarım.

***

"Henry, buraya gell~" acizlik dolu sesimle bağırdım. Kendime dokunmak istemiyordum çünkü utandırıyordu. Henry'nin dokunmasını istiyordum. Tamam, kesinlikle deliriyordum!

Nereye kaçmıştı bu? Onun için ayırdığım odaya ilerledim. Bundan sonra benimle uyuyacağı için artık bu odaya gerek yoktu. Kapıyı açtım ve sessizce girdim içeriye. Banyodan gelen su sesini takip ettim. Sinsi bir gülümseme yerleşti dudaklarıma. Onu korkutup öcümü alacaktım. Ne kadar çocukça! Suyun sıcaklığı yüzünden buhar olmuştu her yer. Sıcaklık vücudumu esir alırken kulaklarımı da Henry'nin sesi dolduruyordu.

Ahh! Immgh! Claire! Tanrım! "

Hıçkırmamak için kendimi zor tuttum. Adımla mı inliyordu? Sanırım o kadar sertleştikten sonra yapması gerekiyordu bunu. Ben ise sadece kendimi düşünmüştüm. Ne kadar da bencildim. Yavaşça küvete doğru yaklaştım. Çıkardığı seslerden ve kapalı olan gözleri sayesinde görmüyordu beni. Nasıl olur da bu kadar kusursuz olurdu? Kollarımı doladım sırtından, elimi penisini hızla çekmekte olduğu elinin üzerine koydum. Yavaşça açtı gözlerini. Onu korkutmuştum. Görev başarılı!

Bana doğru döndü. Kaşları çatık, gözleri buğuluydu. En sevdiğim ifadesi buydu. Alev alev yanan gözleri...

" Claire senin burada ne işin var? Yetişkin birinin banyosuna izinsiz girmek bir suçtur. "

Ne saçmalıyordu? Gülmemek için kendimi zor tuttum. Şaşkınlıktan ne söylediğini bilmiyordu galiba. Bunu lehime döndürebilirdim.

" -O zaman cezalandır Hakim Bey, suçlu cezasını çekmeli."

"Ne? "

Anlamamıştı aptal! Daha açık nasıl beni becer diyebilirdim?

"Buradaki bana ait sevgilim, Tek başına ne yapıyorsun böyle?"

Aşağıya doğru eğildim. Dizlerimin üzerine çöktüm. Sonunda anlamıştı. Saçlarıma yerleştirdi parmaklarını, şu an onların vücudumda gezmesi gerekiyordu.

Yavaşça ağzıma aldım. Hepsini alabilmek için zorlandım. Boğazıma değiyordu adeta. Baştan sona doğru yaladım. İnlemeleri hızlanmış titremeye başlamıştı. Ağzımdan çıkardım yavaşça.

Zonklayan ve damarları belirginleşen penisi daha da sıkıp elimle çekmeye başladım. Ağzımı açarak onun gelmesini bekliyordum. Böylece onun zevkten açık yeşile dönen gözlerini görebiliyordum.

Ezberle. Kızınca en koyu yeşil oluyordu gözleri, sevişirken açık yeşil...

Geldiği an gözlerime yumdum. Ağzımdan boğazıma doğru akan sıcak sıvıyı yuttum. Bu sefer hiçbiri ziyan olmamıştı. Dudaklarımı ona doğru yaklaştırırken "Yapma" diye fısıldamıştı, duymamış gibi yapmak en iyisiydi. Dudaklarımı dudaklarına değdirdim. Dilim içeri girdiği an kocaman açıldı gözleri, kendi tadını aldığı içindi bu. Karşılık vermeye başladı ve tüm sıvıyı temizledi dilimden. Geri çekildim.

" -Tadını beğendin mi? "

" -Imm" dedi bir yandan ağzını şöpürdetiyordu. Kahkaha atmıştım. Sonra birden parmağını ıslanan kadınlığıma değdirdi, içeri yolladığı an omuzlarına tutundum.Birkaç tırnak izi bırakmıştım sanırım. Sonra dudaklarını aralayıp ıslanan parmağını içeri gönderdi. Yaladıktan sonra konuştu.

" -Senin kadar değil sevgilim."

Hiçbir şey diyememiş, ona bakıyordum. Bunu beklemiyordum. Kaldığı yerden devam etti okşamaya. Bir kere daha parmağını içeri ittirdi. Boşalırken fısıldadım kulağına, sesim oldukça titrek ve arzulu çıkmıştı.

"Parmağını değil Henry, s-seni istiyorum. Lütfen! "

Yavaşça küvete yatırdı bedenimi, kendimi kontrol edemeyecek kadar istiyordum onu. Beni yönlendirmesine izin verdim. Küvetin büyüklüğünü daha yeni fark ediyordum. Şimdi elinin yerini ağzı almıştı. Ağzı oramdaydı! Kıvrılan bedenimle çıldırmış gibi inliyor ve titriyordum. Henry kesinlikle bana cennetten bir hediyeydi, hiçbir fani böyle bir zevki yaşatamazdı. Dilini içeri gönderdiğini hissettim. Bir kez daha boşaltmıştı beni hemde diliyle!

" İçime gir. Lanet olsun! "

Sanki bunu bekliyormuş gibi aniden içime yollamıştı istediğimi. Bütün benliğimle onundum. O da benimdi. İçimde daha da büyüyen varlığı karşılıyordum her seferinde. Onun içimde kalp gibi attığını hissediyordum. Birkaç kez daha git gel yaptıktan sonra içimi dolduran sıcaklıkla başım döndü. Zaman durdu sanki. Daha dün sevişmiş olmamıza rağmen sanki onun olmayalı yıllar olmuş gibiydi. Hatta o boşalır boşalmaz onu özlemiştim. Deliriyorum!

Kolumu hareket ettirecek halim yoktu. Neden bu kadar yorulduğumu biliyordum. İçimdeki sapık tüm hünerlerini gösterirken benim bütün enerjimi kullanıyor olmalıydı!

Düşüncelerimin arasından havaya yükselirken sıyrıldım. Gerçekten şu an uçuyordum. Bir dakika!

Kucağına almıştı beni.Şimdi tıpkı bir gelin gibi kucakta taşıyordu. Gözlerimi kapatıp göğsüne yasladım başımı. Tanrım onu alma benden!

Henry kucağında taşıdığı küçücük bedene baktı. Göğsüne başını koyunca daha da küçülmüştü sanki. Onu her zorluğa karşı koruyacak ve hep onun yanında olacaktı. Yavaşça yatağa bırakırken bedeni sanki kırılabilecekmiş gibi davranıyordu. İlk defa dua ediyordu ve bunun kabul olması için kesinlikle kiliseye gitmesi gerekiyordu. Tanrım lütfen bu meleği alma benden!

Yatağın diğer tarafına geçerken konuştu Henry bir yandan da kolunu başının altına koymuş Claire'i izliyordu.

"Gülümsemen bulaşıcı biliyor musun? "

" - Hayır, bilmiyorum " diye cevapladı Claire. Diğer tarafa geçerek uzaklaştı kendisine sevgiyle bakan gözlerden. Arkasından bitkince seslenmişti Henry.

" Sevgilim, ne oluyor? Yüzünü görmek istiyorum. "

" - Hayır, bu sana yasak. " diye sertçe konuştu Claire. Bir yandan da çarşafı sımsıkı tutuyordu. Bu kadar zayıf iradeye sahip olması kimin suçuydu?

" Yine ne oldu? Ne yaptım yine? " Sesi gerçekten yılmış gibiydi. Sanırım benden bıkıyor diye düşündü Claire.

" Bana dediğin şeyi hatırlayana kadar yasak sana. " Ona dokunmaya çalışan parmaklardan uzaklaştı. " -Dokunmak da yasak! "

Yalandı!

" -Hala o mesele mi? Tatlım! Yapma böyle, onu söylemek benim için çok zordu."

"- Seni yalancı pislik! Hatırlıyorsun işte! "

" - Seni seviyorum, ufaklık." Claire duyduğu anda kontrol altında tutmaya çalıştığı hormonlarını serbest bıraktı.

Dudaklarını sıcacık dudaklara kenetledi.

" -Claire, dur yapma, hala yorgunsun."

" - Yorgunluğum tamamen geçti, sevgilim. Seni istiyorum, içimde! Şimdi. "

Kim itiraz edebilirdi ki?


Nasıl gidiyor canım okurlarım :)

Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum. En azından birkaç oy ve yorumdan sonra paylaşacağım yeni bölümü. Düşüncelerinizi ve önerilerinizi benimle paylaşırsanız sevinirim. Şimdiden teşekkürler...

Henry'den KOCAMAN ÖPÜCÜKLERLE :*

NightlyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin