İyi Halt Ettin

9. BÖLÜM:"TEMİZLİK"

Olayları sindirmeye çalışırken Ceren'e baktım. Bu kim? şeklindeki bakışlarına kafam ve kaşlarımla cevap verdim. Önce Derin'i sonrada Demir'i kaş göz işaretleriyle göstererek anlatmaya çalıştım. Şuan bir mala benzemiş olmalıyım ki Ceren bana, valla çok anladım bakışlarını yolluyordu. Bende ona kızım abisi işte anlasana diyerek, tekrar kaşlarımı havaya kaldırdım.

"Ne işin var burada. Gelmemeni söyledim!"

Derin etraftaki insanlar duymasın diye sessiz ve dişlerini sıkarak konuşmuştu. Hepimiz mantıksızca Demir'e bakarken o siyah deri ceketinin cebinden telefonunu çıkardı. Hakkını yemeyelim çok çekici gözüküyordu. Hareketleri beynimde yavaşlamış halde oynatılıyordu. Saçları yavaşça savruluyordu.
Tamam ya kendime geliyorum. Sizde hemen fesatlık düşünün.

"Derin bu mesaj senin telefonundan atılmış ama sen atmamışsın!"

Oha yaa.. Nasıl anlamıştı. Hayır yani Ceren altına isminimi yazmış olamaz.
Dimi?
Derin ona katıldığına dair kafa sallıyordu. Şaşkınlığı yüzünden belli oluyordu.

"Öncelikle, burada abiciğim yazıyor. Ayrıca mesajın sonunda gülücük işaretleri var. Dikkatini çekmek isterim ki sen bana diğer kız kardeşler gibi abiciğim demezsin. Hem. Hem sen bana gülmezsin ki."

Seni öldürüceğim bakışlarımı Ceren'e yollarken, bana bakıp ben nereden bileyim canım anlamında ellerini önüne uzatıp havaya açtı. Aslında haklıydı. Onu suçlayamazdım. Sonuçta abi kardeş arasında bir düşmanlık olduğunu bilmiyordu. Gerçektende bunların sorunu neydi?

"Azra sen benimle geliyorsun. Derin sende eve hadi."

Çok ciddi bir şekilde konuşmuştu. Derin öne atıldı. Aha kesin kavga vardı.

"Ben hiç bir yere gitmiyorum!"

Ellerini belinde birleştirmiş âdeta şımarık kız rolünü almıştı.

"Araba aşağıda seni bekliyor Derin! "

Bu sefer sinirlendiği ses tonundan belliydi. Derin pes etmiş olmalı ki gözlerini devirerek ilerlemeye başladı.

"Peki biz nereye gideceğiz?"

"Aaa.. sevgilim süpriz. Hadi ama mızıkçılık yapma."

Alaylı ses tonu korkmama sebep oldu. Son bir kez Ceren'e baktım. Bana yaklaştı. Çekinir bir halde söze girdi;

"Azra yarın günlerden 19 ha-"

Sözünü tamamlayarak;

"Ziran." Dedim.

"Gelmen gerekiyor. Babanlarda dönüyor. O gün için bir şey uydurabileceğimi sanmıyorum. "

"Merak etme ne olursa olsun geleceğim. "

Son bir kez daha Ceren'e sarılıp Demir'in arkasından yola koyuldum.

Arabaya bindiğimizde o şöför koltuğuna bende yanına oturdum. Son bir kez daha şansımı denemek istediğimden ona doğru döndüm.

"Yani sadece merak ettiğimden soruyorum. Nereye gidiyoruz?"

"Gidince görürsün."

İçimden homurdanarak önüme döndüm. Gidince girirsin. Ha sanki biz onu anlayamadık.
Bu yolculuk şimdiden uzun süreceğe benziyordu.

◇◆◇◆

"Azra kalk hadi!"

Kulaklarım sadece Demir'in seslenişlerini duysada umursamadım.

"Kızım kalksana birde senle mi uğraşacağım."

İçimden kocaman bir dil çıkardım. Tabiki kalkmayacaktım. Ölü numarası yapıyordum.