~4.Bölüm

204 17 7
                                    

Oha, napıyor bu? Kesin evlenme teklifi edecek. İnanmıyorum bu ne hız!

"Hayır!" Diye bağırdım. Herkes ooo ladı. Cem bana anlamamış gözlerle baktı.

"Ama-" Cemin sözünü kesip, "Cem, daha yeni tanıştık ne bu acelen? Sen git biricik sevgilin Defneye evlenme teklifi et! Benden de uzak dur!" Diye bağırıp oradan seke seke gittim. Ayağımın acısını umursamadım bile.

Ormanın sonlarına doğru ıssız biryerde oturdum ağacın dibine. Ardından "Arya" diye seslenen Mertin sesini duydum. Beni gördü ve yanıma oturdu.

"Arya naptın sen?" Dedi.

"Mert,karışma bak cidden-"sözümü kesti.

"Cem sana evlenme teklifi etmeyecekti." Dedi birden.

Ne?Nasıl? Rezil oldum kahretsin!

"Nasıl ya?" Dedim.

"Senden özür dileyecekti.Sana bi kolye aldı. Onu verecekti. Zaten Cemin şuan ihtiyacı olan en son şey evlilik." Demesiyle afalladım.Resmen ayıp ettim çocuğa. Gidip kendimi affettirmem lazım. Ama yani şimdi napiyim yanlış anladım. Çektirir bu bana şimdi. Çekicez artık. Napalım..

Ayağa kalktım. Ayağım gerçekten çok kötü olmuştu. Neyse birşey olmaz. Cemi aramak için kamp alanına döndüm. Herkes bana kötü kötü bakıyordu. Ne bakıyosunuz lan tırrıklar diyemedim. Cemi ararken Defne yanıma geldi.

"Sen kim olduğunu sanıyorsun ha!"

"Ne diyosun" dedim.

"Şu anda karşında Cemin evleneceği kadın duruyo. Ben varken Cem seninle mi evlenecek be haspam!"

Şuanda Defnenin saçını başını yolmak istiyordum. Kendini ne sanıyordu bu? İngiltere kraliçesimi?

Defneye cevap vermek yerine ordan gitmeyi tercih ettim. Kendisini umursamadığımı sessiz bir şekilde ifade etmiş oldum. Şeytan diyorduki saç baş dal kıza. Ama ben uslu bir kul olduğum için Şeytana asla uymam. Sadece şeytanla aynı kararda oluruz o kadar. Yada şeytan benim fikirlerimi çalar.

Şeytan muhabbetini kendi kendime yaparken Cemi gördüm. Ateşin önünde oturuyordu ve yanında kimse yoktu. Yanına gidip oturdum.

"Ben-" sözümü kesti.

"Arya, git."

"Cem bak lütfen-" yine sözümü kesti.

"Arya,GİT!" Dedi bağırarak.

O sırada Burçin geldi yanımıza. Cemin diğer yanına oturdu,"Cem, gidelim mi buradan? Ormana gider yürürüz biraz iyi gelir." Dedi. Cem kabul etti ve ayağa kalkıp el ele tutuştular. Şuanda en yakın arkadaşımın bana attığı kazığamı kızsam, yoksa Cemin Burçinle el ele tutuşup üstüne ormanda beraber yürüyeceklerine mi kızsam bilemedim.

Ben bu şoku yaşarken Yiğit geldi yanıma. Mübarek bütün herkeste yanıma geliyor bugün. Bazıları hariç tabi..

"Ağlıyor musun sen?"

"Yoo" dedim. Ağlasaydım bilirdim heralde.

"Gözündeki gözyaşlarıda soğan doğradığın için o zaman?" Diyip güldü. Bende güldüm. Sonra elimi yüzüme değdirdiğimde ıslaklık farkettim. Aman Allahım! Rimelim adet oluyor!

"Rimelin adet mi oluyor?" Diyip güldü.

Birşey dicem ama klişe olucak. Ben bunu dışımdan mı söyledim?

"Yani rimelim akıyor anlamında" dedim yapmacıkan sırıtıp. Rezil oldum!

"Rimelin ney olduğunu bilmediğim için bu konu hakkında hiçbir fikrim yok!" Dedi gülerek.

Karanlığın Işığı.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin