Her insan gibi kırmızı ışıklarda bekliyordum. Bir yandan da nişanlım olacak o bukalemunla konuşup derdimi anlatmaya çalışıyordum. Her iş bir arada yapılamıyor tabi ama bunu anlamak biraz geç oldu..
***
Konuşmak değil aslında bizimkisi kedi köpek gibi sürekli didişip dururuz ama seviyordum onu ayrılmak gelmez aklıma hiçbir zaman. Kendimi değersiz hissetsem de bakışları beni benden alıyordu. Beni de böyle etkilemişti zaten. Aynı hastanede çalıştığımız için onun bu renk değiştiren bukalemunlar gibi oluşunu hayretle izlerdim. Nasıl mı? Adam kızlara karşı aşırı duyarlı ya bi yerinde dur be adam! Değil mi ama? Neyse..Başhekime karşı ukalalık falan..Bizim onunla bir araya gelme gibi bir olasılığımız olmazdı olamazdı hatta. Fakat kader bu neyin ne zaman olacağını bilemezsin. Tüm hastanenin diline dolanmıştı salak, ama derlerdi de inanmazdım: nefret, ilginin başka yönüymüş..Ben de bu yola düşenlerden oldum zamanla. Tanışmak, konuşmak, onunla aynı ortamda bulunmak zamanla bunları ister oldum. Onunla konuşmalıydım peki nasıl? Bulmuştum çözümü alanımı değiştirmek en iyi fikirdi. Ben çocuk hastalıkları bölümünde stajyerdim o da plastik cerrahi de. Şaşmamalı onun olabileceği tek uzmanlık alanı. Adam zekasını sırf çapkınlık için kullanmış sanki.Benim gönlüm çoktan fethedildi ama onun fethi kolay olmadı ne fadakarlıklar yaptım neler neler..Başta bölümümü değiştirdim o başhekime ne kadar dil döktüm sayamadım. Çocuk hastalıklarında oldukça başarılı olduğum için hocalarım da karşı çıkmıştı neyse ki onları da ikna ettim. Ve sonunda istediğim yere gelmiştim.
***
Kırmızı ışıktan sonra sarı ve yeşil de yanmak üzereydi son 8 saniyedeydi bağıra bağıra konuşuyordum, ya aksilik bu kadar olur telefonum düştü hemencecik alayım derken ayağımı gaza basıp hareket ettim. Araba hareket edince ben bir anda panik oldum ve birden durdum. Ee bu durumda ne olabilirdi "Küüt" diye bir ses. Arabam arkadan darbeyi yedi bu aslında benim de suçumdu birazcık. Sonra arabadan indim tabi arkadaki de. İşte her şey o anda başladı.
-"Ya ehliyetini nerden aldın sen,böyle araba durdurulur mu bir anda!" diye bağırdı adam ben altta kalır mıydım tabi ki hayır. Hemen lafı yapıştırdım.
-"Kuyruğuna basılmış tilki gibi ne bağırıyorsun be adam altı üstü ufak bir kaza"
-"Ufak mı? Ne dedin ufak ha ufak!Gel bak bakalım bayan çok bilmiş !"
-"Neee! Çok bilmiş mi? Bu kadar abartma parasıyla değil mi veririz merak etme, ayy yoksa araba kiralık mıydı o yüzden mi bu kadar kızdın canım?" ben pis pis gülerken o da boş durmadı tabi.
-"Görev başındaki memura hakaret, kamu malına zarar.Bunlar bana yeter de artar bile canım" dedi tabi ben bu durumda hemen gülümseyip
-"Derken yani pek anlayamadım da ben, şimdi tam olarak ne demek istediniz?"
-"Bakıyorum hemen de bir yumuşamalar bir kibarlaşmalar..O esip gürleyen kadın nerde tam olarak göremiyorum?Neyse ne ben sana numaramı vereyim burdan ara beni dua et acelem var yoksa böyle asla bırakmazdım, canım" deyip göz kırptı, adam giderken dalgasını burda yanımda bıraktı da gitti bir de gaza basmasın mı ben kalakaldım öylece.
Bu tür durumlarda hemen babamı ararım. Ne de olsa adam emniyet müdürü. Evin tek çocuğu olunca da nazımdan hiç geçilmez de.Hemen telefonu aldım ve babamı aradım.
-"Alo?Babacım nasılsın?"
-"Kızım şu an pek müsait değilim çok önemli bir toplantım var seni sonra arıyayım olur mu?"
-"Baba dur kapatma,baba ba.." ve babam telefonu kapatmıştı.
Bu durumu hemen çözmem lazımdı yoksa yok yere ceza yiyecektim.Doğruca emniyete gittim.Emniyette herkes beni tanır ee tanınmaz mıydım koskoca Onur Müdürün kızıydım.Babam sessiz sakin bir adamdır ama bir sinirlensin onu ben bile durduramam o yüzden kimse onu kızdırmak istemez, haliyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GELİN FİRARDA!
Teen FictionTANITIM Güzel, alımlı, ego patlaması olan, zeki, kurnaz, tabi biraz da sakar bir kadın-- Dr. Simay Karizmatik, ukalalıktan haz etmeyen, uyanık, işinde başarılı, mesleğine aşık bir adam--Bedir Komiser Oldukça yakışıklı, çapkın, zeki, nişanlısını alda...