GELİN FİRARDA!

Bölüm 3

Simay..

Saat gecenin 1'iydi. Yaşananlardan sonra hemen uyumuştum fakat çok sürmedi yorgunluğum yerini düşünceye bıraktı.Gözlerimi açtım boş boş tavana bakıyordum. Yaşadıklarım gözümün önünden film şeridi gibi akıp geçti. Yatakta bir sağa bir sola dönüp durdum. Zaten bir kere uyandım bir daha da uyuyamazdım. Kalktım yatakta oturdum bir süre. Saçlarım dağılmış,makyajımı silmeden yattığım için de muhtemelen gözlerimin altı simsiyahtı. Her şeye rağmen ayakta dimdik durmalı insan bende durmalıydım. Zaten uykum yoktu oyalanacak bişeyler bulmak için kalktım yatağımdan. Yüzümü yıkadım aynada kendime baktığımda hemen geri kaçtım bu halim Scooby Doo'nun hayalet görünce arkasına bile bakmadan kaçışını hatırlattı hayır yani her zaman o aynada kendimi öve öve bitiremezdim şimdiyse "Ayna ayna söyle bana benden daha çirkini var mı şu anda?" diye sorasım geldi, o derece! Bu duruma hemen el koymam gerekirdi.Makyajımı temizlemek için pamuğa temizleme sütünden döktüm,gözlerimi sildim. Saçlarımı da topuz yaptım yüzüme de kendi yaptığım özel maskeden sürdüm. Bu maske tam cildime göreydi tam 3 ayımı almıştı hazırlaması neyse.. sonra çalışma masama oturdum o kalın kalın tıp kitaplarımdan birini açtım. Böyle zamanlarda ders çalışmak bile daha iyi geliyordu. Bu ineklikten değildi sadece insan hayatını anlamamın bilimsel yoluydu. Kötü bişey de değildi bu yoksa tıp fakültesini kazanamazdım. Gerçi babamın baskısından dolayı tıpı okumuştum bana kalsaydı okumazdım. Manken falan olurdum ohh miss! Kısa bir süre sonra maskemi yıkadım birden aklıma Ömür geldi "uyudun mu" diye mesaj attım hemen cevap geldi "evet uyuyorum" manyak ya böyle bir şakayı bile yapabilecek kapasitede "bana bak konuşmamız lazım" dedim sonra da aradı hemen beni. "Kızım gece gece ne oldu?" dedi kısık ve biraz da yorgun bir sesle "Ömür.. ben nişanı bozmak istiyorum her şeyi anlatayım annemlere, hem ne diyecekler ki sanki, hı?" sanki önce ondan izin almak zorundaymışım gibi sordum resmen "Yani kararım bu yönde" diye de ekledim sonra "Sen delirdin mi Simay, adamın dediklerini duymadın mı? Baban için seninle birlikteymiş bu ne demek hiç mi merak etmiyorsun? Yaptıklarının nedenini öğrenmeden onu yanından atarsan daha mı rahat olucaksın! Hayır anlamıyorum seni gururun için nelerden vazgeçiyorsun? Farkında bile değilsin demi? Bu mesele oldukça ciddi evcilik oyunu oynamıyorsunuz!" özeellikle son cümlesini üstüne basa basa söyledi. İçim cız etmişti çünkü haklıydı. Gururum her şeyden önce gelirdi. Ömür de bunu gayet iyi biliyordu. "Artık oyuna döndü Ömür. Evet gururdu mesele. Timur gibi adi için o naif gururumdan vazgeçmem. Hak etmez çünkü. İşte bu yüzden haklısın gururum için onunla bu oyunu sürdürüp kilit noktasında bu oyunu bitiricem onu hiç ummadığı anda bırakıp gidicem. Her şeyi o vakte kadar öğrenmem lazım babamdan ne istiyor özellikle bunu." Oh be rahatladım. Canım arkadaşım ya nasıl da biliyor içimi. Onun sayesinde kendime gelmiştim. " Hah şöyle be kızım Simay geri dönsün gerçekten. Tipik ergenler gibi tripcolic dinleyip, yataktan çıkmayıp, rulolarla tuvalet kağdını ağlamaktan bitireceksin sandım korktum bir an o günlere dönüceksin diye.. neyse madem karar verdik o zaman sabah ayrıntıları konuşuruz bebeğim tamam mı?" sesindeki neşe ve bana olan güveni ikimize de yeterdi bende "Tamam bebeğim öpüyorum çok.. Bu arada iyiki yanımdasın Ömür ilk ve tek dostum çok teşekkür" cevap için bekledim ağlama sesiyle güldüm "Ağlama kızım ölmedik drama bağlama hemen bizim için her zaman romantik komedi olur unutma" dedikten sonra benim de gözümden akan yaşı sildim sesime yansıtmamak için "Yaparız birlikte kızzzııımmm" o da "Tabi kii!" dedikten sonra da kapattım. Sabah olmak üzereydi zaman yine akıp gitmişti. Kalkıp güzel bi duş aldım ne giyeceğimi ayarladım. Annem de uyanmıştı kahvaltıyı hazırlamayı hiç ihmal etmezdi. Ben de yüksek bel fuşya kalem etek üstüme de krem şifon gömlek giyinmiştim sade ve şık bir gömlekti. Ten rengi stiletto ile de yine gümbür gümbür olmuştum. Bugün ve sonrası için daha seksi olmaya dair kendime söz vermiştim. Güzel,zeki,sarışın,fit,seksi,mavi gözlü ya daha ne olsun her şeyin en mükemmeli. Allah beni nasıl da güzel yaratmış demeden geçemem. Kahvaltıya oturdum annemle babam bu şıklığımı fark edince ikisi de şaşkın şaşkın yüzüme baktılar. Timurla nişanlandığımda beri bu kadar süslenmiyordum o salak için ne yapmışım hiç haberim yok. "Ne oldu? Yakışmamış mı?" bu kız iyi ki bizim kızımız diye akıllarından geçirmişlerdir mutlaka derken babam "Hayırdır? Bu ne şıklık!" sanki ne alt tarafı bi etek bi gömlek "Bugün çok önemli bir görüşmem var da ondan dolayı" diye yalan söyledim ikisi de sustu sonra, kahvaltımızı güzelce yaptık. "Ben çıkıyorum sevgili ailem çok öptümm" diyip ikisini de öpüp hızlıca çıktım. Arabama bindim ve yolda müzik dinleye dinleye hastaneye gittim. İçeri girer girmez tüm gözler üstümdeydi bu anlara bayılırdım. Cool görünmek için kimseyi fark etmemişim gibi usulca odama doğru gittim. Hastane beni böyle görmeyeli 1 sene olmuştu. Odamın kapısını açtım vee ne göreyim Timur efendi! Şaşkın bir ifade takınarak "Aa! Timur! Sen burda mıydın?" alay etmeye bayılırdım özellikle Timur'a "Hastaneye girerken pencereden gördüm seni, sonra burda buldum kendimi" diyp bana doğru iyice yaklaşıyordu. Ben de "Ordan çok güzel gözüktüğümü gayet iyi biliyorum Timur" deikten sonra ben de ona iyice yaklaştım bu duruma afallamış olacak ki biraz geri çekilir gibi oldu ama durdu ve gözlerine baktım "tuzağıma düştün" bakışını attıktan sonra iyice yaklaştım tam dibindeydim. Sağ elimi kalbinin üstünde gezindirdim bir kıpırdama olmamıştı e tabi alışık bu durumlara benim daha farklı silahlarım vardı diğer kızlarda. Onlar zevk için bunu yaparken ben intikam için bunu yapıyordum. "Simay, anlaşılan bugün tersinden uyanmışsın. Sana ne oldu şaşırdım açıkçası" merak etme canım çok şey oldu "Timur kalbin sadece bir et parçası beynin de öyle, vücudun da kas ve kemik bunları kullanmasını bilmek önemli olan. Mesela ben kalbimde her tür duyguyu bulundurur,aklımla iş birliği yapar,vücudumu da bunların sonucu olarak gayeet iyi kullanırım." Gerizekalı ne anlar ki bu mal "Kısacası Timur artık doğru taraftan uyanmaya başladım senin korkun olmasın"sonra kendimi geri çekicektim ki tam o anda belimden tuttu ve "Demek öyle?" diğer elini de belime sardı ona karşı koyarsam bütün plan mahvolurdu bi şey yapmasam bu sefer daha da ileriye gidecekti içimden biri odaya girse diye dua etmekten başka çarem yoktu "Ama şimdi bu güzelliği bırakmak olmaz" diyip tam dudağıma doğru geliyordu ki o anda içeri Ömür girdi hemen Timur'u ittim ve kendime çeki düzen verdim o da şaşırmıştı bir an "Pardon,böldüm ama Simay konuşmamız lazım" diyip yanıma geldi Timur' a dik dik baktı ve "Ben mi git diyim Timur?" timur da ona cevap bile vermeden gitti hemen. "Ömüürr! Sana can borcum var yeminle biraz daha geç girseydin bitmiştim" sarıldım canım dostuma "Simay noluyo öpücekti çocuk seni sense hiçbir sey yapmıyodun ister gibi!" beynimden aşağı kaynar su döktü sanki "Saçmalama onu böyle uyutmazsam bana nasıl gerçekleri açıklar güvenmesi lazım bana ama öyle ama böyle. Hem unuttun mu biz ne dedik gece soruların cevaplarını öğrenmemiz gerek. O yüzden. Hem ben meraklıyım sanki onu öpmeye elimi sallasam ellisi." Öyle tabi! "Neyse ne ben bugün öğle arasında kuzenle buluşcam onu söylicektim" ben birden "Kızım ne diycen çocuğa arkadaşımın nişanlısı onu kandırdı onunla yalancıktan sevgili olur musun mu diyecen?" hakikaten durum buydu "Saçmalama tabiki öyle demicem daha kibar bir dil kullanıcam hah!" deli ya bu kız gerçekten. "Valla ne yap ne et ikna et. Hadi işimiz gücümüz var kızım. Sen de git de hastalarınla ilgilen" diyip kapıyı gösterdim. Ben de oturup hastalarımı bekledim. Bakalım bugün neler olacaktı?