Bedir..
Vakit gelip çattı artık. Bu önemli operasyonun mekânı da bir o kadar önemliydi. Onur müdür bu toplantı için oldukça iyi bir yer ayarlamıştı. İnsanın kendi evinden daha güvenli bir yer yoktu galiba. Bizim müdür evinde ayarlamıştı toplantıyı. Evde sadece eşi vardı biz gittiğimizde. Biz dediğimiz de ben, bizim baş komiser, 2 tane amir, ve istihbarattan biriydi. Amirlerin biri bizim narkotik şubenin amiri,diğeri de istihbarat şubedendi. Müdür bizi odasına götürdü. Hepimiz içeri geçtik. Yuvarlak bir mas vardı odasında. Oldukça da büyüktü. Zaten çalışma odası bir evin salonu kadardı neredeyse. Ödüller desen say say bitmez. Vay anasını be! dedim, tabii içimden. Masa 12 kişilikti. Bizse toplam 6 kişiydik. Boş sandalyeler ortamın havasından mıdır nedendir bilemem ama sanki onlarda da hayalet vardı!. Ya adamlar o kadar ciddiydi ki kendimi disiplin kuruluna çıkmış öğrenci gibi hissettim. Tamam işimiz önemliydi ama bu ne arkadaş! Neyse hepimiz oturduk masaya. Önce bizim müdür konuşmaya başladı:
-"Arkadaşlar bu operasyonun başarısızlıkla sonuçlanması gibi bir ihtimal yok. Anlatabiliyor muyum?" vuu buz gibi bir rüzgar esti sanki!
İstihbarattaki amir:
-"Müdürüm aldığımız bilgilere göre bu adamlar yalnız değil. Yani bu uyuşturucu işinde önemli bir sermaye yatar siz de bilirsiniz. Bu adamlar yalnız gibi görünse de arkalarında bunlara destek veren bir finans kaynağı mutlaka vardır. Bizim araştırmalarımıza göre birkaç şirket var şimdilik. Ama kesinliği yok." Adam elindeki dosyaları hepimize verdi. Dosyada birkaç şirketin ismi vardı. araştırılmaları gereken. Bizim amir:
-"Tamam, biz de gereken araştırmalarımız yaparız. Müdürüm siz merak etmeyin bu işi olmuş bilin." Adam kendinden emindi arkasında kapı gibi ben vardım. Ya adam haklı!
Bizim müdür:
-"Arkadaşlar hepiniz gereken incelemeleri hiçbir ayrıntıyı atlamadan yapın. Sorunuz yoksa çıkabilirsiniz."
Masadakiler de ben de olmadığını söyledik. Sonra ayağa kalktık çıkmak için. Müdür bana seslendi:
-"Bedir sen kal. Seninle biraz daha konuşmamız lazım. Diğerleri çıkabilir." Herkes şaşkın şaşkın bana baktı. Valla ne yalan söyleyeyim ben de beklemiyordum. Müdüre:
-"Tabi müdürüm. Kalayım o zaman biraz daha." Ben tekrar yerime oturdum. Müdür diğerlerini kapıdan uğurlamaya çıktı. Ben de onu beklerken odayı bir turlayayım dedim. Adam ödül makinası sanki mübarek. Hep başarı ödülleri, plaketler yok yoktu adamda. Masasında da bir resim vardı. tam eğilip ona bakıyordum ki içeriye müdür geldi. Hemen toparlanıp müdüre döndüm:
-"Müdürüm hayırdır ne konuşacaktınız acaba?" masasına geçti, sandalyesine otururken:
-"Geç otur şöyle Bedir. Seninle konuşmamız gereken bir mesele var."
-"Pekii. Dinliyorum müdürüm." Merakım daha da artıyordu açıkçası.
-"Bugün Simay'la seni konuşurken gördüm. Simay bana uğradı ne konuştuğunuzu da söyledi bana."
-"Söyledi mi? gerçekten mi?" vay simay hanım vay!
-"Evet, açıkçası çok şaşırdım."
-"Yani müdürüm duyunca ben de çok şaşırdım.Ama benim bir suçum yok gerçekten. Kendisi ısrar etti."
-"Anlıyorum. Bak sende çok şey yaşamışsın. Gerçi hiç de göstermiyorsun ama!" bir imam mı vardı?
-"Tabiki müdürüm neler yaptım ben. Ama karşılığı ne? Tehdit! Hem de sizinle!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GELİN FİRARDA!
Teen FictionTANITIM Güzel, alımlı, ego patlaması olan, zeki, kurnaz, tabi biraz da sakar bir kadın-- Dr. Simay Karizmatik, ukalalıktan haz etmeyen, uyanık, işinde başarılı, mesleğine aşık bir adam--Bedir Komiser Oldukça yakışıklı, çapkın, zeki, nişanlısını alda...