GU-5

106 4 1
                                    

Açıkçası sırf okunması için yazmıyorum hikayeyi. Aklımdakileri ve ilhamımı içimden dışarıya aktarmak için yazıp, içimde kalmasın diye de yayınlıyorum. Okuyanların olması tabiki beni motive edip daha çok yazmama sebep oluyor fakat lütfen, oylamadan, yorum yapmadan geçmeyin. Emek veriyorum. İYİ OKUMALAR!

Melodi

Ege'ye karşı hala kırıktı kalbi. Ama kalbindeki aşk, kalbindeki kırıkları onarabilirdi. Ege'nin söylediği her söz, her bakışı bu kırığı günden güne, yavaş yavaş onarıyordu. Çalıştığı kafeye geldiğinde iş arkadaşlarına selam verip iş kıyafetini geçirmek üzere girdi kabine. Saçlarını bolca ördü Üstündeki beyaz bol v yaka tişörtüde çıkartıp, krem rengi lakosu ve bordo renki önlüklü iş kıyafetini giydi. Eşyalarını düzenleyip kenara koydu ve kabinden çıktı.

Turan ona yeni gelen müşteriye bakmasını işaret ediyordu. Masaya doğru ilerlerken kızın biri omzuna çarptı ve sendelemesine neden oldu.

"Yavaş be!"

"Sen çarptın omzuma!"

"Kör müsün nesin"

"Görüyorsun çekilmiyorsun!"

"Ay bir de cevap veriyor salağa bak! Buranın ÇALIŞANLARI ne de terbiyesiz" Çalışanları kelimesini vurgu yaparak söylemesi ve hakaret etmesiyle kan beynine sıçradı. Kızın saçına dalıcakken kendisine bakan müdürü gördü ve gözlerini kapatıp açtı. Havada duran elini kızın omzuna yavaşça indirdi ve kızın omzunu acıyacak fakat morarmayacak kadar sıktı.

"Özür dilerim hanımefendi." Hanımefendi kelimesini bu sefer o vurgulayarak hatta tıslayarak söyledi. Kızın yüzüne hakaret eder gibi. Kızsa omzundaki eli ittirip ters bir bakış atıp gitti. Sabır dileyerek baktı yukarı. Gelen müşteriyle ilgilenmek için masaya ilerledi.

Ege

Melodi'nin üstüne çok fazla gitmemesi gerektiğini biliyordu. Fakat daha fazla zamana bırakacak kadar sabrı yoktu. Yaptığı hatayı bir an önce düzeltmek istiyordu. Melodi'nin çalıştığı kafeye gidip bir masaya oturmuştu ve şimdi Melodi'nin kendisine bakmasını istiyordu.

"Aşkı ilk defa her hücremde hissediyorum."

"Hoşgeldiniz"

Yanına gelen erkek garsonla birlikte düşünceleri bölündü. Garsonu baştan aşağı süzdü. Yakışıklı sayılırdı. "Benden yakışıklı değil. Ama bu Melodi'den uzak durmasına sebepte değil!" diye düşündü. Garsona atabildiği en sert bakışı atıp;

"Bir arkadaşı bekliyorum" dedi.

"Peki"

Garson gittiğinde gözleri etrafta Melodi''yi aradı. Gördüğünde kalbinin daha hızlı atmasına aldırmamaya çalıştı. En az iki saat önce görmüştü kızı ve hemen özlemişti.

"Pardon bakar mısınız?" diye seslendi Melodi'ye.

"Hemen geliyorum"

Melodi yere bakarak geldi Ege'nin yanına.

"Ne alırdınız?"

"Ben bir seni alıyım başka da bir şey istemem."

Melodi duyduğu şeyle hızla başını kaldırdı. Ege olduğunu görünce ağzı beş karış açıldı. Yine de Ege'nin söylediği şeyden dolayı yanağına hafif tokat attı.

"Ne işin var senin burda?"

"Hoş geldin aşkım nereye gitti?"

"Aşkım mı?"

Güneşi UyandıralımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin