2.Bölüm "Sen anlamıyorsun."

1.8K 70 7
                                    

Gözlerimi yavaşça açtım. Demi'nin yüzünü inceliyordum, saçlarının izin verdiğince. Kolumdan destek alıp biraz yükseldim, burnumu saçlarında gezdirdim. O harikaydı, onun içinde bulunduğu her şey çok güzeldi. 

"Demi," diye seslendim uyanmasını sağlayacak ses tonuyla. "Gitmen gerekiyor değil mi?"

"Bunu sana kim söyledi, bugün buradayım." dedi kalınlaşmış, uykulu ses tonuyla. Yüzüme yayılan sırıtışı bastırmak için dudağımı ısırdım. Yataktan kalkıp saçlarımı hızlıca topuz yaptım.

Bugün güzel geçecek!

Kapı sesiyle irkildim. Evime çok kişi gelmezdi. Komşulara sahip değildim. Babam ve annem ayrıldıktan sonra annem beni okumam için göndermişti. Kapıyı açıp karşımdaki yüzün beynimde daha silikleşmiş bir hali vardı. Gözlerimi kısıp bir kez daha surata baktım. 

"Alexandra?" dedim emin olmadan. 

"Kuzenim!" deyip boynuma sarıldı. "Sen söylemeden başlayayım, hayırsız bir kuzenim, seni 4 yıldır aramıyorum ama işim düştüğü için gelmedim."

"Böyle bir cümle kurmayacaktım, Burimova!" dedim soyadıyla ona seslenip. Gülümsedi, çok içten bakıyordu. 

"Hadi ama Zalejska, hayırsızım." deyip gözlerini defalarca kırpıp, iki parmağını kaldırdı, zafer işareti. Küçük bir kahkaha atıp içeri gel, der gibi elimi konuşturdum. 

"Lena, bu makineler senin mi?" dedi şaşkınlıkla, eliyle karşıdaki fotoğraf makinesi koleksiyonumu gösterdi. "Bunlar inanılmaz!" 

"5 yıldır bunlar için para biriktiriyorum."

"Teyzem okuduğunu söylemişti." dedikten sonra çantasını yere bıraktı, koltuğa oturdu. 

"Okuyordum, yani geldiğim ilk 3 ay okudum, okula gitmek istemiyorum. Eğer gidersem katil olurum." deyip psikopat gülüşümü Alex'e gönderdim. 

"Uh, sen korkutucusun. Nasıl para kazanıyorsun, garsonluk, pastacı?"

"Hayır, hayır. Kendi dükkanım var, kitap, albüm, plak ve kendi çekimlerim olan resimler."

"Fotoğraf mı çekiyorsun?" dedi ve elini saçlarına götürdü. "Küçük çaplı bir manken olduğumu ve bir fotoğrafçıya ihtiyacım olduğunu biliyor musun?" 

"Haberim yoktu." dediğimde dalga geçer gibi güldü.

"Instagram hesabına baktım da, sadece Demi Lovato'yu takip ediyorsun, bir halttan haberin olmaması normal." 

"Aha, çok komik."

"İyi bir Lovatic'sin, konserine gittin mi?" dedi kaşını kaldırıp. 

"Magda, kahvaltı için poğaça alalım mı? Patatesli olsun, nedense canım istiyor." diye söylenip merdivenleri indi Demi. 

"Ne?" dedi Alex elini boynuna koyup. "Demi Lovato ile aynı evde mi yaşıyorsunuz?" diye bağırdı.

"Alexandra, Demi yakın bir arkadaşım, dün gece ise iş yerinden çıkıp en yakın yer burası olduğu için benim evime geldi." dedim bir şeyler uydurarak. Benimle sevişmek için geldi, biz sevgiliyiz, diyemezdim herhalde?

"Kuzenin mi, kardeşim?" dedi Demi. Elimi yumruk yapıp gözlerine baktım. 

"Evet, kuzeniyim. Sen gerçekten Demi Lovato'sun. Tanrım, bu çok değişik." Şaşırmıştı, sesi heyecandan titriyordu. 

"Bunun değişik bir yanı yok, hepimiz insanız. Magda ile bayağıdır tanışıyoruz, çok iyi bir arkadaş."

Evet, kesinlikle çok iyi bir arkadaşım. Kardeşçe sevişiyoruz, Demi, değil mi?

Photograph. || d.l. || gxgHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin