Photograph. || d.l. || gxg

3.Bölüm "Ayrılık"

"Hazırlanıyorum, bebeğim." dedim siyah dar elbisemi düzlemeye çalışıp. "1 saate hazır olacağım. Tamam, seni seviyorum." deyip telefonu yatağa bıraktım. Ödül törenine gidiyorduk, Wilmer, o ve ben. 

Wilmer.

Kafamı duvarlara vurmak istiyordum ama gitmezsem olmazdı. Elbise üzerime oturmuştu, saçlarımı her zaman olduğu gibi hafif dalgalı hale getirmiştim, güzel makyaj yapardım, gece için iyi bir şeyler yapabilirdim umarım. 

"Alex, ben birazdan çıkacağım, pizza fırının içinde ve dolapta içecek var. Hazır çorba yapabilirsin, aç kalma."

"Anladım, Lena." Makyajımı yapmaya başlamıştım. Gecenin sonunu merak ediyordum, Wilmer ve ben bir arada ve Wilmer'ın, Demi'yle ilişkisini gerçek sanması...

*

Arabadan iner inmez flaşlar patlamıştı. Wilmer ve Demi el eleydi ve bende arabadan tek başıma inmiştim. Wilmer davetliydi, Demi de davetliydi. Demi yanında beni götürmek istemişti ama şuan Wilmer ile el ele. Bileklerimi kesmek istiyorum. 

"Gece için yanınızda getirdiğiniz bayanın adını alabilir miyiz,  Bayan Lovato?"

"Magda, o sizinle konuşabilir." dedi içten gülümsemesiyle. 

"Demi'nin arkadaşıyım, adım Magda, gece için heyecanlıyız, dostumla bu törene katılmak çok heyecan verici ve muazzam." dedim gülümsememi eksik etmeden. Demi aynı şekilde gülümseyip kırmızı halıya geçti. Wilmer, elini Demi'nin beline koyduğunda ellerimi sıktım. Yüzüm gülüyordu ama içim gidiyordu.

Wilmer tek başına poz vermek için Demi'den ayrıldığında, Demi elini uzattı. Parmaklarının ucunu tutup ona iyice yaklaştım. 

"Bu pozlar biraz delice olacak, Grammylerde değiliz. Magda biraz çılgındır." Duyuru gibi yaptığı konuşmaya gülümsedim. 

"Pozları biraz uzun tutarsanız işimizi yapabiliriz, karışık pozlar vereceksiniz, sanırım." dediklerinde kafa sallayıp kameraya baktık. Birkaç dil çıkarma, dudak büzme gibi hareketler yaptıktan sonra kırmızı halıda yürürken belirli yerlerde durup gülümsedik. İçeri girdiğimizde bize ayrılan yere ilerledik.

"2 adaylığım var. Heyecanlanıyorum." dediğinde ona sarılma isteği içime doldu fakat Wilmer arkadan gelip Demi'ye sarılmıştı. Kafasını Demi'nin omzuna koydu. Gülümsemeye çalışıp Demi'nin isminin yazılı olduğu yerin yanına oturdum. Ellerim titriyordu. 

Birkaç dakika sonra Nick'in yanıma oturacağını öğrendiğimde sevinmiştim. Daha önce tanışmamıştık ama onu dinlerdim, şarkılarını beğenirdim. 

*

"En iyi genç kadın sanatçı..." Demi Wilmer'ın elini tutuyordu ve stresten onun elini sıkmıştı. "Demi Lovato! Favori kadınım." Hepimiz ayağa kalkmıştık, tüm salon. Demi, Wilmer'a sarıldıktan sonra sahneye yürüdü. Sadece Wilmer'a sarılmıştı. Yerime oturduğumda Nick'in değişik bakışlarıyla karşılaştım. 

"Olanları biliyorum. Yönetimde bunu biliyor ve o burada bunu yapamaz, üzülme" diye fısıldadığında dudaklarımı birbirine bastırıp Demi'ye baktım.

"Bu inanılmaz, sadece albüm ödülünü alırım sanıyordum. Tüm fanlarıma çok, çok, çok teşekkür ederim. Aileme, sevgilim Wilmer'a ve yanımda olan tüm arkadaşlarıma, özellikle Ortağım Nick'e. Bu ödülü alabilmek benim için çok önemliydi, tüm Lovaticlerime sevgilerimi yolluyorum. Tekrar teşekkür ederim." deyip ödülle beraber yanımıza geldi. Nick ayağa kalkıp ağzını az aralıkta açtı. 

"Sen inanılmazsın, ikide iki. Sana bayılıyorum, ortak." deyip sarıldılar. Demi nihayet bana da sarıldığında gülümsedim. 

"Birazdan oyuncu kategorisi açıklanacak, hayatım."