Iyi okumalar...
Uzanmış gökyüzündeki yıldızlarım ile konuşuyordum. Tek onlar beni dinliyor ve dediklerimi eleştirmiyorlardi. Gerçi dediklerimi takdirde etmiyorlardi. Ama bin insan ile konuşmayı onlardan biri ile konuşmaya yeğlerdim.
"... Eğer buradan kaçabilirsek bizi aramazlar bile sadece 5 insan kimin umurunda ki ?
Buradan çıkar çıkmaz çifte dışarıda yaşamayı öğretir ve kardeşimi aramaya çıkarız..."Biran sustum. Çatıya hiçbir insanın çıkmayacağını bildiğim için rahat konuşuyordum ama bir şey dilimin dolanmıştı.
Iç sesim olaya el koydu.'Dolunay'ı nereden aramaya başlayacaksın ?'
"Tabiki vampirlerinin ininden bu kadar saf olma. "
Kendi sorularıma cevap veriyordum kesinlikle kafayı yemiştim. Ama akıllı olup acı , hasret , özlem gibi duyguları cekmetense deli olup mutlu olmayı yeğlerdim.
" Kız kardeşini nerede bulacağını biliyorum ."
Birden ayağa fırladım. Arkamı döndüm. Karşımda boyu en az 1.80 olan adamla karşılaştım aramızda 10 adımlık mesafe vardı.
" Sen de kimsin ?"
Sesim sert ve tıslar gibi çıkmıştı. Karşımda duran adamın yüzünü karanlıktan seçemiyordum.
Ama sesi insanı hemen etkisi altına alan bir melodi gibiydi. Karanlıkta duruyordu. Dövüş pozisyonu almış hamlesini bekliyordum."Kardeşini bulmana yardım edebilirim."
Sesi kayıtsız ve rahattı.
"Benim kız kardeşim seni ilgilendirmez! "
Sesim yüksek ve sert çıkmıştı.
Ileriye doğru bir adım attı. Onunla birlikte bende geriye doğru bir adım attım. Şimdi yüzü daha net gözüküyordu. Sert hatlara sahipti. Gözleri cam mavisiydi. Kesinlikle harika bir görüntüsü vardı. Ben onu incelerken onunda beni incelediğini fark ettim. Onun güzelliği yanında ben neydim ki ?
Kahferengi dalgalı saçlarım ve yeşil gözlerim vardi sadece.
Ama o baştan sona harikaydı.
Elini çıkık cenesine koydu düşünüyor gibi gözlerime bakıyordu."O mu gerçekten ?"
Kendi kendine konuşuyordu.
Ben orada yokmuşum gibiydi.
Bir canavar olduğu açıktı. Siyah deri ceketinin altındaki kabartı kanatlarını katladığı göstergesiydi. Ve bembeyaz teni.
Ileriye bir adım daha attı bana yavaş adımlar ile yaklaşıyordu."Benden uzak dur ucube !!"
Birden durdu elini çenesinden çekti bana dediğim şeyin gerçekten de söyleyip söylemediğimi test eder gibi baktı.
"Ucube mi ? "
Sesi şaşkın çıkmıştı.
"Evet ucubenin tekisin !!"
Bu sıfat onu kızdırmış gibiydi. Göz açıp kapatıncaya kadar aramızdaki mesafeyi kapatmıştı. Nefesini yüzümde hissediyordum.
Yüzünü görünce refleks olarak suratının ortasına yumruğu geçirdim.
Burnunu tuttup acıyla tısladı. Merdivenlere koşmaya başladım.
Içeriye girmeyi başara bilirsem ondan kurtula bilirdim . Çünkü vampirler yaşanılan bir yere izinsiz giremiyorlardı. Merdivenlere atlarken vampir belimi tuttup beni kendine çekti. Üzerine düştüm. Hemen kalkmaya çalıştım. Ama o ben daha üstünden kalkmayı becerememişken beni altına almıştı bile.
Altında deli gibi debeleniyordum."Evet kesinlikle o olmalı. "
Tam suratına kafa atacakken gözleri renk değiştirdi. Masmavi gözleri kıpkırmızı olmuştu. Bu vampire ayrı bir hava vermişti. Gözlerimi gözlerine diktim. Ona meydan okuyordum.
Onun gözlerinin içine bakarken gözlerimin önüne Dolunay'ın yuvarlak , tatlı yüzü ,yeşil çekik gözleri geldi.
Bana bakıyordu. Deniz kenarındaydık. Dolunay denize girmiş bana su sıçratıyordu. Gülüyordu uzun düz kahverengi saçları rüzgar ile dans ediyordu. Denizin kenarında koşmaya başladı. Arkasına döndü o kadar neşeli gözüküyordu ki ona sarılıp hiç bırakmamak istedim. Bana eliyle gelmemi işaret etti. Önüne döndü birden donup kaldı. Arkasından koşup omzuna dokunduğumda tıslayarak bana döndü masum ifadesi birden değişti. Yeşil gözleri siyahlaştı.
Uzun kahverengi saçları birden kısaldı. Çiçekli elbisesi siyah uzun bir elbiseye dönüştü.
Masumca gülümseyen dudakları kıpkırmızı oldu ve iki uzun köpek dişleri belirdi. Altında bir ceset vardı. Ceset yüzü koyun yerde yatıyordu. Bir kızın cesedi bana tanıdık gelen bir kız cesedi eğilip cesedi ters çevirmem ile çığlık atmam bir oldu. Kısa saçlı Dolunay'ın altında masum Dolunay yatıyordu. Bana düşmanca bakmaya başladı. Nefesim kesildi.
Vampirin üstümde olduğunu bile unutmuştum. Şuan Dolunay ile ben vardık. Dudalarındaki kırmızı sıvıyı yaladı. Keyifle gülümsedi. Bana bakmaya devam ediyordu. Bana ışığa yapışan sinekmisim gibi bakıyordu.
Gözlerinin içine baktım. Ama yeşillik yoktu sadece siyahlık ve arada kırmızılar vardı. Dudaklarını oynatarak bana birşey dedi. Dudaklarını okumaya çalıştım ama gerek kalmadan Dolunay'ın sesi zihnim de yankılandı ve deli gibi çırpınmaya başladım. Nefes alamıyordum." SENİN SUÇUN !!!.."
Biri beni omuzumdan tutmuş sarsıyordu. Derin bir nefes almaya çalışarak gözlerimi açtım. Vampir endişe ile yüzümü inceledi. Nefes almak için deli gibi öksürmeye başladım.
Hala nefes alamıyordum. Sanki biri boğazımı sıkıyordu. Vampir beni tutup kendine bakmamı sağladı. Bana birşeyler diyordu ama öksürüğümün sesinden ne dediğini anlamıyorum.
Gözlerimden yaşlar gelmeye başladı.
Hala nefes alamıyordum. Yanağıma yediğim tokat ile nefes almaya başladım.
Hala zor nefes alıyordum ama yinede alıyordum. Oturur pozisyona geçtim.
Birden midemde ne var ne yok kusmaya başladım. Aklıma yerde yatan Dolunay gelmişti. Midemdeki herşeyi boşaltana kadar kustum.
Zorla doğruldum. Oturur pozisyona geçtim. Çok kötü hissediyordum.Vampir karşımda oturyordu.
"Ne gördün ?"
Sesi şefkatli çıkmıştı.
Hala konuşacak durumda değildim.
Kafamı olumsuz anlamda sallayıp ağlamaya başladım.
Hepsi benim hatamdı."Hey onlar sadece olacaklar."
Birden bakışlarımı ona çevirdim.
"Nasıl onlar gerçek değil miydi ?"
Vampir kafasını olumsuz anlamda salladı. Ayağa kalktım. Öyle bir çığlık attım ki vampir kulaklarını tıkamış yerde yatıyordu. bu çığlık acı dolu bir çığlık değil mutluluk , umut dolu bir çığlıktı.
Kafamı göğe kaldırdım."Geç kalmadım!! Onu bulacağım görürsün sen !!"
Vampir ayağa kalkmış şaşkın ve deliymisim gibi bana bakıyordu.
Kafamı yine göğe diktim."Tabi şu ucubeden kurtulmam gerek yada o benden kurtulacak anneme yolu tarif et ."
Birden tüm neşem kayboldu.
"Sana zarar vermek için burada değillim sana yardım etmek için buraya gönderildim."
Birden kahkahalara boğuldum.
"Sen mi ? Bana yardım ..."
Gülmekten Cümlemi tamamlayamamıştım.
"Sen delisin."
Birden ciddileşerek üzerine yürüdüm.
"Beni siz deli ettiniz ucubeler !!"
Vampir sinirlenmeye başlamıştı.
Burnundan soluyordu. Gözleri hâlâ kıpkırmızıydı dudaklarını araladı dişlerinin uzadığını göstermek ister gibiydi ama umurumda değildi."Neden bana yardım edesin ki ?"
Sesim sert çıkmıştı. Bakışlarını benden kaçırıp ister gibi kafasını salladı. Sonra tekrar gözlerime bakmaya başladı. Gözleri tekrar mavi olmuştu. Gereğinden fazla olan beyaz tenini hesaba katmazsak tıpkı bir insana benziyordu.
"Zamanı gelince öğreneceksin.
Kardeşini kurtarmak istiyorsan hızlı olmak zorundayız. Şuanda bile zaman kaybediyoruz her geçen dakika hatta saniye ne gördüysen ona dönüşmesini sağlıyor. "Biran göğüsümde tarifsiz bir acı hissetim. Fakat hemen şimdi yolla çıkarsam Annemle Kayra ne olacaktı?
Peki ya çifti napmalıydım ?
Sanırım onlara vazgeçtiğimi söyleyecektim."Yarın sabah yola çıkmamız uygun mu halletmem gereken işler var. "
Kafasını olumlu anlamda salladı ve gölgelerde gözden kayboldu.
Koşarak merdivendenlerden inip 3 katta oturdum gitmeme izin vermişti.
Gerçekten de bana yardım edebilirdi.
Ama önce kütüphaneye gidip vampirler hakkında araştırma yapmalıydı.
Ayağa kalkıp kütüphaneye doğru ilerlemeye başladım...
![](https://img.wattpad.com/cover/46667636-288-k953177.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZÜMRÜD-Ü ANKA
Novela JuvenilGece Bu yolla sadece kız kardeşini kurtarmak ve tekrar aile olabilmek için çıkmıştı. Ama bu yolla başlamadan önce yaptığı anlaşma bir çok yalanı doğurduğu gibi hayatındaki bir çok sırı da gün yüzüne çıkaracaktır. Gece babasını kaybettikten sonra...