Nisan;
Aylayla konuştuktan sonra olayın etkisi altında salona döndüm. Tabii yengem bu garip surat ifadesini ve etrafa boş boş baktığımı farketmiş olacak ki ;
Y:Ay Nisoş yine ne oldu ?
N: ...
Y: Evett Nisan heralde yine parelel evrene geçiş yaptı.
N: hı?
Y: Oh bee şükür kavuşturana. Kızım ne oldu söylesene!
N: Yengee yarın işe başlıyorum.
Y: Evet Nisan Istanbul'a gelir gelmez de iş bulunur ya zaten.
N: Yenge hastanede arkadaşım benim yerime iş başvurusunda bulunmuş ve çalışacağım yer boşalınca direk beni işe aldılar.
Y: Ayy ne güzell e o zaman ben seni saat 5'te uyandırırım.
N: 5 mi?
Y: Kaçta uyanmayı düşünüyodun sen?
N: 6.30 - 7.00 gibi
Y: İlk iş gününe geç gitmek istiyorsan o saatte uyanırsın tabii
N: Neden kii
Y: İstanbulun trafiği diğer trafiklere benzemez de ondan. Bence şimdiden yat uykunu almadan işe başlamanı istemeyiz değil mi?
N: Hı tamam o zaman iyi geceler fıstık iyi geceler yengemm.
S: İyi geceler teyzeee
Y: İyi geceler tatlımm.
Nisan: İyi geceler seranomisi sonunda yatağa yattığımda saat 22.00 dı. Ama yatağa yatmamla uyumam bir olmuş. - yengem sağolsun sürekli kontrol etmiş. -
Saat 04.30
Y: NİSAAAAANN uyan artık uykucu prenses
N: Uyandım. Uyanmaya çalışıyorum.
- multimedya-
Nisan: Lafından sonra sıla üzerime atladı. Ve bağırsaklarım dışarı çıktı sandım ama onun o lanet olası şekerliliği bana bu acıyı unutturdu.
Y: Nisaaann saat 8.00
N: Neeeeee diyip yataktan fırladım.
Vee yataktan fırladıktan sonra giyinmeye başladım ve sanırsam 2 dakikaya hazırlandım. (Saçlarım dahil) ve tam kapıdan çıkıyorken ;
Y: Dur dur deli kız napıyorsun?
N: E geç kaldımm.
Y: Haa ay ben sen kalkasın diye söyledim. Hadi gel kahvaltıya otur.
N: Ya yenge yaaa bu yapılır mı?
Y: Senin gibi uyanmayanlara yapılır. Hadi geç otur kahvaltıyaaa sana pankek yaptım.
N: Ooo o zaman hadi yiyeyim barii
Y: E hadi ye bariii.
Nisan :
Kahvaltımı yaptıktan sonra ilk iş heyecanımla tospağama binerek yola çıktım. Taa kii 30 dk. sonra bir jiple çarpışana kadarr...
X: -Arabadan iner ve tospağanın üstüne yürür- Ya kardeşim sen napıyorsun?
N: Çok çok çoooook pardon yaa
X: Zaten pardon demenle de arabalar pardon arabalarımız düzeldi.
N: Ama pardon dedim. Ya benim acilen işe gitmem gerek sonra servise götürsek olmaz mı?
Dedim ve arabama bindim arabayı çalıştırmaya çalıştım. Ama olmadı. Bunu farkeden ismini bilmediğim kişi gel seni nereye gidiyorsan götüreyim dedi. Ben de mecbur tamam dedim.
X: Peki o zaman nereye gidiyorsun?
N: FAÜ HASTANESİNE gidiyorum.
X: Ne ? Sen ciddi misin? Siz oraya hasta olarak mı gidiyorsunuz?
N: Yok ben orda çalışacağım.
X: Peki.
Dedi ve yola çıktık. Yaklaşık 1.30 saat sürdü. Ve ardından FAÜ ye ulaştık tabii ben bu 1.30 saatte kaç cümle kurmuş olucam ki adam en son beni öldürecekmiş gibi bakıyordu.
Tabi bu bakış ardından ben de sustum. Ve arabadan indik. İçeri girdik. Ben soyunma odasına giderken ona baktığımda ortadan yok olmuştu. Böylece ona teşekkür bile edemeden ayrılmıştı herhalde. Ben de aldırmadım ve önlüğümü giyip kel bir adamın olduğu yere gittim .
N: Merhabaa. Ben Nisan. Şey ben yeni gelmiştim de acaba Ayla hanım nerede?
M: Merhabaa ben Malik. Ayla Hanım da sizi bekliyordu kaç gündür. Galiba Sinan Beyin yanında çalışacaksınız kendisi Beyin Cerrahıdır. Ben Ayla Hanıma haber verdim az sonra gelir.
Ardından koridorda kendinden emin bir topuklu ayakkabı sesi geldi. Zaten ben o sesten sonra bu sesin sahibi kessin Ayladır dedim.
A: Ayy Nisancımm hoş geldin.
N: Hoş buldum Aylacımm.
A: Gel seni Sinanın yanına götüreyim.
Sözünden sonra Sinan Beyin yanına gittik ve karşımda sabah arabasına tosladığım kişiyi karşımda görünce ben şok ben iptal ben wefat oldum.
Tabii sonra kendime gelerek
N: Merhaba Sinan Bey. Ben Nisan.
Dedim ve elini sıkıca sıktım adeta öç almak istercesine ama sonrA nasılsa hocam diyip elini bıraktım.
S: Merhaba Nisancım ben seni sanki bir yerden hatırlıyor gibiyim sanki.
N: Ay nerden hatırlıycaksınız ki birine benzetmişsinizdir.
S: Herhalde. Tamam bugün sana dosya işi veriyorum onları da sana Malik nasıl yapılacağını gösterir. Hadi bay bay yarın ya da pardon akşam görüşürüz.
Dedi ve gitti.
Saat 17.10
Üstümü değiştirdikten sonra Sinan'a gözükmeden hastaneden çıktım ve tam otobüs durağına vardığımda bir araba sürekli korna çalıyor ben de korktum ve dönüp baktığımda SİNAN
S: Hadi atla gel seni eve götüreyim.
Duraktakiler bana baktıklarından dolayı binmek zorunda kaldım.
S: Hoş geldin yeni yardımcım ve geleceğin doktoru.
N: Hoş bulduk hocam.
Dedim ve gariptir ki evi tarif etmekten başka ağzımı bile açmadan
Yolu bitirdik.
N: Teşekkürler hocam.
S: Önemli değil Nisancım yarın sabah 6 da burda ol. Ben seni burdan alıp beraber hastaneye geçeriz. Hadi bay bay.
N: Aaamaa olm-
Olmaz diyemeden gitti. Eve gittim ve olanları yengeme anlattım ve klasik cevabı da aldım "Havada aşk kokusu var" bu cevap üzerine odama gidip uyudum.
Arkadaşlar bu bölüm nasıldı tam 822 kelime. Bölüm hakkında yorumlarınızı bekliyorum. Ve tabii ki emek karşılığı votelarınızı... Görüşmek üzere öptüm hepiniziii
