13

5.3K 210 213
                                    

bu gifler beni mutlu ediyor lkdfhslkdf

-----------------------

Yaz okulunun son gününde Hope haftalardır beklediği mesajı alsa da Bay Oliviero'nun dersinden kaçamamıştı. Michael Sik Kafalı Clifford onu dersinden çıkardıktan bir kaç gün sonra, Bay Oliviero Hope'a nutuk çekmişti.

Hope, yaklaşık dört kilo vermesine ve Darlyn artı babasının yoğun isteği üzerine yaz okulunda ki fransızca derslerine devam ediyordu. Dersi dinlemiyor ve artık derse eskisi kadar katılmayan arkadaşı Claire'yi görünce hiç umursamıyordu. Özellikle Michael ile ilişkilerinin olması.

Onları koridor da gördüğünde diğer üç bin tanımadığı insanı gördüğünde ki gibi yapıyor, ağzını açıp veya gözlerini pörtletip bakmıyordu. Zaman zaman F Koridorunda dolabına yaslanıyor, daha çok ağlıyor ve Luke Hemmings'in flüte tecavüz etmesini dinliyordu. Eve uğradığında Michael'i görmüyordu.

Sanki... Bunca zaman Michael ve Hope konuşuyor kavramı hiç olmamış gibiydi. Sanki konuşmamışlar, göz göze gelmemişler, aynı odada aynı havayı solumamış gibiydiler. Sanki Hope onu uyurken hiç görmemiş gibi hissediyordu. Artık birbirlerini tanıyan yabancılardan ibaretlerdi.

Öte yandan Calum, Hope ile kalıyor, hastaneye ve okula birlikte gidiyorlardı. Calum'un da bahsettiğine göre Michael ona ''Ortada siksen umrumda olmaz,'' demiş, Calum ve Hope'a tepkisini bırakmıştı. Başlarda Hope bunun içinde canının yandığını hissetse de Calum'un ellerini elinde hissettiğinde geçiyordu.

''Bayan Smith?''

Hope kafasını uzun süredir baktığı defterden kaldırdı ve sırada dik oturdu. Etrafa kaçamak bakış attığında sınıfta kimsenin kalmadığını gördü. ''Bay Oliviero,''

''Seninle konuşmak istiyorum Hope Venus Smith.''

''Burada mı?''

Bay Oliviero deri çantasını eline aldı ve ayağa kalktı. ''Sigara içebileceğimiz bir yerde.''

Hope, cevap beklemeden sınıftan çıkan Bay Oliviero'yu takip etti. Bay Oliviero'nun oxford ayakkabılarının zeminde çıkardığı tok ses Hope'un zihnimde metronom etkisi yaratıyordu. Ritmik ve dakik.

Okul bahçesinin en ücra çardağına ulaştıklarında Hope hala okulda biraz öğrenci olduğu için huzursuz hissetmiyordu. Son günlerde çok dalgındı ve göz kırpmadan dakikalarca bir yere bakabiliyordu. Bu onun mavi gözlerini daha da korkunç yapıyordu.

"Bay Oliviero, neden buradayız?" dedi Hope merakına yenik düşemeden. Görüş alanında araba kaportasına yaslanmış Claire ve Michael içini karartıyordu.

"Yaşından büyük şeyler yaşadığını duydum, Hope."

Hope bakışlarını Michael'in sarı saçların dolalı olduğu parmaklarından çekmeden konuştu. "Annemden mi bahsediyorsunuz?"

Bay Oliviero ceketinin iç cebinden siyah sigara paketini çıkardı ve ince sigarayı dudaklarının arasına koydu, alaycı bir gülümseme ile sigarasını yaktı. "Ben aynı evde yaşadığın mor saçlı çocuktan bahsediyordum."

Hope o ana kadar Michael'in yeniden saçını boyadığını fark etmemişti. İki yıldır okulda ders haricinde iletişime geçmediği adam ise aynı evde yaşadıklarını bile biliyordu.

"Üvey ablam ile defalarca ilişkiye girdim, asla böyle yıkılmış olmadım. Yoksa aşk denen aptallık ile mi karşılaştın Venus?"

Hope, Venus ismi ile aşk kelimesinin aynı cümlede olmasına gülümsedi. "İnsanlar hiçbir şeylerine aşık olmazlar Bay Oliviero."

brother || m.cHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin