*6*

85 18 11
                                        

Zaman nede güzel anlatıyor 

Aynı kalemde geçmiş ve geleceği

Ama hiçbir kalemde yazmıyor 

Geçmişinde geçmeyenleri ve geleceğinde gelmeyenleri ...

Gördüğüm manzara karşısında içtiğim çorba boğazımda kalmış buda histerik bir öksürük krizine girmeme neden olmuştu. Öksürmeye başlamamla annem su doldurup yanıma geldi. Bir yandan sırtımı ovalamaya çalışırken bir yandan da suyu içirmeye çalışıyordu.

Sonunda sakinleşebildiğim de derin bir nefes doldurdum ciğerlerime. Ve akan bir iki damla gözyaşının ıslattığı yanaklarımı kuruladım.

yi misin İzgi" annem yanıma eğilmiş balık sırtı ördüğü saçımı okşuyordu.

"Tamam anne sorun yok iyiyim ben" annem benimle ilgilendiğinden unuttuğu ayakta dikilen çocuğu hatırlayıp ayağa kalktı.

"Bak İzgi arkadaşın sana ders notlarını getirmiş. Bugün ki derslerin eksik kalmasın diye. Ne düşünceli bir çocukmuş bak. Ben şimdi içeri gidiyim siz İlim oğlum ile çalışın "

Annem gözlerindeki minnet ve sevinç ifadesi ile bir bana bir çocuğa bakarak konuşuyordu. Yıllardır arkadaşsız kaldığımı göz önüne alırsak bir anda ortaya çıkan arkadaş annemi mutlu etmişti. Benim bu durumuma benden çok üzüldüğümü biliyordum. .Anne yüreğiydi sonuçta ben üzülsem o ağlardı.

"İzgi geçmiş olsun bugün seni okulda göremeyince bende notları getiriyim dedim eksik kalma diye "

İlim -sonunda öğrenebilmiştim çocuğun adını -elinde tuttuğu kağıtlarla yanıma gelip masanın üstüne koydu kağıtları. Kağıtları alıp baktığımda benim hiç bir dersimle alakası olmayan yazılar vardı. İyide bunlar benim notlarım değildi ki. İlim'e anlamayan gözlerle baktığımda sırıttı.

"Bunlar benim derslerim ile alakalı notlar değil İlim ne saçmalıyorsun "

"Senin hangi bölümü okuduğunu bilmediğimden bende sana kendi notlarımı getiriyim dedim. "

O kahverengi gözlerini kısıp sanrım sevimli olduğunu düşündüğü bir gülüş armağan etti bana. Ama gülüşünün bende daha çok kabız olmuş kedi etkisi yarattığından haberi yoktu sanırım .Yakın zaman da bunu ona söylemeliydim o zaman.

"Niye not getiriyorsun ki getirme o zaman ."dedim sert bir şekilde

"Buraya gelebilmek için bir bahaneye ihtiyacım vardı bende notları kullanayım dedim fena mı yaptım gül cemalimi gördün işte " dediklerinde ciddi olmasını isterdim. En azından bir kişinin beni görebilmek için bir şeyler yapmasını isterdim.

"Hem sen buraya niye geliyorsun ki ayriyeten burayı nasıl buldun sen beni mi takip ediyorsun? "dedim tek kaşımı kaldırarak .Sonuçta ben ona adresimi vermemiştim ki daha okuduğum bölümü bilmiyorsa adresimi bilmesi biraz saçma olurdu.

"Evet dün başına bir şey gelmesin diye arkandan geldim. Kusura bakma ama orda seni ayyaşlar sıkıştırıp bir şey yapsaydı vicdan azabından ölürdüm ben. Yani bir nevi kendim için "
Vicdan azabından ölürmüş paşamız. Acaba o vicdan beni aşağılarken yağmurda kalmama neden olup beni bu kadar hasta ederken neredeydi.

Kese KağıdıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin