Derinin Ağzından
Omzuma konulan sayısız öpücüklerle güne başlamak gibisi yok valla. Yalnız ben dün çıplak yatmadım, kısa kolluda giymedim. Ee ne bu ?
Uykulu uykulu arkamı döndüm tabi bunu yaparken burnuma diken battı. Ne dikeni be! Gözlerimi açıyorum. Yok daha çok açmaya çalışıyorum. En sonunda sımsıkı yumup bir anda açtım.Aras bana gülümseyerek bakıyordu. Ay yerim canım benim.
" Aras! Beni neden uyandırdın. "
Seslice düşününce ne kadar saçma bir soru sorduğumun farkına vardım.
" Aşık olduğum kadının gözlerini tekrar görmek için olabilir mi? Sonra adı gibi Derin gamzelerini görmek için olabilir mi? Başka hmmm güzel çilek kokusunu içime çekmek için olabilir mi? " dedi ve dudaklarını büzdü, şimdi Arası çok iyi anlıyorum. Ben dudak büzünce ne hissettiğini.
" Evet! Olabilir. " dedim sadece biliyorum çok egoistim. Aras gür sesiyle tok bir kahkaha attı.
" Güzelim sen çok mu egoist oldun bu aralar. " dedi kolları arasından sıyrılıp yatak başlığına Sırtımı dayadım, ellerimi de önümde bağladım.
"Güzelim! Egoist olabilirsin ama sadece benim egoistim. " deyip beni kendine çevirip dudağıma küçük bir öpücük bıraktı, ne zaman beni öpse sersem gibi oluyorum.
" Ay tamam. Bir adam akıllı trip te attırmıyorsun. " deyip gülümsedim.
" Sen zaten trip atma. Gül hep gül. " dedi yataktan kalkıp dolabın karşısına dikildim. Okulun yeni eteğini alıp arkamı döndüm. Bu eteği yeni almıştım, eskisi yırtıldı da. Arkamı döner dönmez sert bir vücuda çarptım.
" Aras ne oldu? " dedim tabi saf saf ta ona bakıyorum ama Aras bana sinirli sinirli bakıyor. Şimdi ne yaptım ben ya.
" Bu eteğin boyu ne? !" diye ufak çaplı bir şekilde kükredi. Tabi bem bunu beklemediğim için yerimden sıçradım.
" A-aras Şeyyyy be-ben işte eski e-etek yıtılınca bende bunu aldım. " diye kendimi savundum, cok sinirli bakıyordu şu son zamanlarda aşırı kıskanç ve korumacı oldu ve tabi ki daha sert ama bana karşı her zaman yumuşak.
" Güzelim! Bunun. Neresi. Etek." diye her kelimeye vurgu yaparak dişlerinin arasından tısladı.
Birden gelen bir öz güvenle kaşlarımı çatıp daha dik bir pozisyon aldım." Allah Allah ya eğer dün sen de gelseydin ben belki daha uzun bir etek almış olacaktım. Ama sen gelmediğin için bu kısacık eteği aldım. " dedim bende sinirle Aras biraz daha kaşlarını çattı sinirle elini yumruk yaptı iki elini de kafamın oki yanına koyarak beni giysi dolabım ve kendi vücudu arasına sıkıştırmış durumda. Gözlerime sinirle, öfkeyle, hüzünle bakıyor. Alnını yavaş yavaş alnıma dayayarak kafamı da dolabımın kapağına yasladı. Yani artık dolabımla bir bütün içerisindeyim.
" Bana atar yapma. Biliyorsun orda o piçi dövmek yerine senin yanında olmayı daha çok isterdim ama sen o hastane yatağında öylece yatarken ben kahroldum ve bunu yapana ödemem lazımdı. " deyip dudaklarımı öpmeye başladı. Tabi bende karşılık verdim güçlükle kendimi ondan ayırdım. Bıraksam hiç durmadan benimle öpüşcek.
" Özür dilerim sevgilim" dedim kısık ve kırgın bir sesle daha demin esip gürleyen ikimizdik ama şimdi de birbirimize sesimizi zor duyuruyoruz. Ne kadar normaliz demi?
" Bende Özür dilerim yanında olamadım. " dedi e artık Özür de dilendiğine göre okula gitsek iyi olucak.
" Aras! "
" Hmmm"
"Beni bıraksan da bende üstümü değiştirip okula gitsek. " dedim içten bir gülümsemeyle. Aras bıkkınca iç geçirip beni bıraktı.
" Şu okula sırf senin için gidiyorum. " diye söylene söylene odadan çıktı, bende hızlıca üstümü değiştirip saç baş yapıp aşağı indim Aras hazır bir şekilde kapının önünde beni bekliyordu. Yanına gidip yanağını öptüm. Gülümseyip beni kolunun altına aldı birlikte bu şekilde evden çıktık ve Arasın çok güzel bir tane jeep ine binip okula geldik. Geç kalmamıştık yani bir iki dakika dan bir şey olmaz demi? Hızlıca sınıfa girdik, hoca hiç bir şey demeden dersine devam etti. Okulun sahibi benim diye bazen böyle torpil oluyor ama hoş bir şey degil.
Yerimize geçip oturduk önümüzde Aysu ve Yağız çifti ikiside aynı anda arkasını dönüp bize baktı. Yağız ın suratını tahtaya çevirdim bu hareketime Aysu ve Aras sessizce kikirdayip derse odaklandık.
Nihayet sıkıcı tarih dersinden kurtulduk. Birlikte kantine indik, öyle havadan sudan konuşmaya başladık.
" Ee gençlik maçla başlıyor son iki hafta." dedi Yağız haklıydı pek fazla çalışmak için zamanımız olmamıştı.
" Bu gün den başlayalım maçlara kadar aralıksız çalışalım, sonra salarız kendimizi. " dedi Aras bu plan hepimizi zorlayacak bir plan ama okul bize güveniyor. Hem kızların hem erkeklerin maçları ard arda önce biz kızlar ertesi günde Aras' lar oynayacaktı.
" Başka çaremiz yok! Zaten çok fazla vakit kaybettik. Okul çıkışı spor salonunda buluşalım o halde. " dedim bıkkınca içim daraldı ayol!
" Güzelim bir sorun mu var? " dedi Aras oturduğu Kantin sandalyesinden bana dönerek.
" Yok canım bir sorun. Ben sadece sıkıldım şu maç stresi beni ruhen yordu biraz. " dedim yine sıkkınca. Bu gün fazladan çalışma olacağı için sadece bir derse girip diğer derslere girmeyeceğiz, tabi ki ayla hoca izin almıştı. Bütün basketbol Takımı katılacaktı. Kızlı Erkekli.
" Tamam o zaman hadi şu derse de girip salona gidelim. " dedi Aras. Hepimiz ayaklandık sınıfa doğru gittik.
Sınıfta ben - Aras
Aysu - Yağız arka arkaya oturduk. Ders matematik. Bu dersi sevdiğim için dinleyecegim, Arasın aksine o daha çok kafasını sıraya koyup eliyle benim saçlarımı okşamakla meşgul bu hareketi normalde Hoşuma gider ama ben ders dinliyorum. Daha çok dinlemeye çalışıyorum.Arasa dönerek gayet sakin yumuşak bir sesle onu uyarmaya başladım.
" Aras! Canım benim benimle ilgilenmek yerine dersi dinlesen." dedim ve gülümsedim, oda gülümsedi.
" Gülüşüne Aşığım! " dediği an ben kızarıp kafamı eğdim, UTANDIM.
" Güzelim! Benden utanma. " diyo, diyo ama ben en çok ta senden utanıyorum, ne yapalım şimdi.
" Susar mısın? Daha fazla konuşma ben bir yerin dibine girip geliyorum hadi öptüm. " deyip kafamı sıraya gömdüm. Çok utanıyorum, çok.