BÖLÜM 7

73 18 6
                                    

ULAŞ'IN AĞZINDAN

Ufuk'la beraber arabaya atlayıp bara sürmüştüm. Bilmem kaçıncı içkimi içiyordum ama hâla sorhoş olmamıştım. Bazen sorhoş olamamama da küfürler savuruyorum. Yanıma bir kız geldiğinde ilk önce kızı süzdüm. Çakma sarışın,kahve gözlü,uzun boylu ve gercekten seksi vucuda sahip biriydi. Kız gerçekten güzeldi ama ilgimi çekmiyordu. Ama Sima'ya aşık değildim ve bunu kanıtlıcaktım.

Kızı kucağıma çektim.direkte oturdu orospu. İçkimi içerken bir yandan kızın beni kıvama getirmesini bekliyordum. Ama yok olmuyordu. Kızın dudaklarına yapıştım ve sömürürcesine öpmeye başladım. Kızın kalkıp elimden tutmasıyla odaya gitmek istediğini anladım ve odama doğru yol aldım. Kızın boynuma yapışmasıyla tiksinmem bir oldu. Kim bilir benden sonra kaç erkeğe daha gidecek. Kızı ittirdim ve eline para tutuşturup gönderdim. Olmuyordu yapamıyordum. Bedenim Sima'yı dününce bile kasılıyor erkekliğim sertleşiyordu ama başka birinde bu olmuyor. Olacak elbet olacak ben aşık olamam!

SİMA'NIN AĞZINDAN

Sabah uyandığım gibi hazırlanıp okula gittim. Sınıfa girdiğimde Ulaş'ı sırada sigara içerken gördüm. "benim yanımda oturcaksın bundan sonra" kime demişti şimdi bu benim onun yanında oturma şansım yoktu. Olamazdı. Kendi sırama geçtim. "Sima sana diyorum buraya gel!!" diye bağırmasıyla yerimden sıçradım. "Be-ben burda Ce-Cemle oturucam" dedim ve daha da kenara kaydım. Duvara yapışmıştım nerdeyse. "Sima bak bidaha söylemicem. Buraya. Gel." "U-ulaş b-ben burda oturcam" aniden kalktı ve kolumdan çekeleyerek spor salonuna indirmeye başladı. "Bana bak kızım. Ben ne istersem yapacaksın. Ben ne dersem o olacak. Bir daha asla ama asla bana karşı gelmeye kalkma!."

ULAŞ'IN AĞZINDAN

Bağırdığımda yerinde sıçramıştı. Ona iyice yaklaştım. Bana değil yere bakiyodu bu sinirimi bozmuştu "bana bak lan bana!" çenesini tuttum ve kafasını yukarı kaldırdım. "Kızım bundan sonra benimle oturcaksın. Cem hariç kimseyle konuşmayacaksın. Bu götünü zar zor kapatan eteği giymeceksin."sadece yüzüme bakiyodu "anladı mı lan?! " "Ba-bana karışma" "Ben istediğimi yaparım ve sen buna karışamazsın. İstediğime karışır istediğimi siker atarım." yüzüme yediğim tokatla donup kaldım. O bana tokat atmıştı bana lan bana. Siktim kızım çıranı senin.

Kendime geldiğimde direk sınıfa çıktım. Fakat ne Sima nede eşyaları sınıftaydı. Ne ara çıkıp gitti bu kız?

SİMA'NIN AĞZINDAN

Resmen bana emirler veriyordu. Ona neyse artık. Eşyalarımı aldığım gibi sınıftan çıktım. Keşke babamı dinleyip arabamı alsaydım yanıma. Bir yandan sahile doğru yürüyor bir yandan da ağlıyordum. Napacaktım ben şimdi? Resmen ona tokat atmıştım. Kim bilir benden bunun acısını nasıl çıkaracak. Montum inceydi ve ben üşümeye başlamıştım. Eve doğru yürümeye başladığımda telefonum çaldı. Arayan Ulaş'tı. Açmadım açmayacaktım da. Ben onun kölesi değildim. Bana söyledikleri aklıma geldi. Resmen İSTEDİĞİMİ SİKER ATARIM demişti. O dediği aklıma gelince tekrar gözlerim yaşardı. Bu kelimesi beni ilgilendirmezdi ki gerçekten ne isterse yapardı. Beni ilgilendirmezdi ki. Tam sola doğru dönmüştüm ki bir arabanın önümü kesmesiyle durdum. İlk defa gördüğüm bir arabaydı. Arabadan Ulaş inince napıcağımı şaşırdım. Kolumdan tuttuğu gibi arabaya bindirdi ve kendiside şöför koltuğuna geçerek arabayı kullanmaya başladı. "Ne-nereye götürüyorsun beni?" cevap vermedi. Sadece önüne bakıyordu ve çok hızlı sürüyordu. Ulaş'ı biliyordum hiç bişey demiceğini bildiğim için gözlerimi kapadım ve uyumaya çalıştım.

Uyandığım da siyahlarla çevrili bir odadaydım. "Ulaaaş!" bağırdım ama kimse cevap vermedi. "Ulaş nolur çıkar beni Ulaş nolur" kapıyı yumrukluyordum ama kimse duymuyordu. Duvar kenarına çöktüm ve saçımı çekmeye başladım. Benim karanlık korkum vardı ve bu oda küçük pencereden sızan ışık dışında hiç ışık almıyordu. Gözlerim kapanmaya başladığında kapının açılma sesini duydum. Sonrası karanlık.

ULAŞ'IN AĞZINDAN

Markete kadar gitmiştim. Sima'yı kontrol etmeye gittiğimde saçı başı dağılmış berbat bir haldeydi. Kucağıma aldığım gibi salona götürdüm ve doktoru çağırdım. Doktor geldiğinde kriz geçirdiğini söyledi. Hadi ama karanlıktan mı korkmuştu. Onun kadar huzur veren birşeyi asla bulamazken o ondan korkuyordu. Saçmalık.

Sima hâla uyuyordu. Onum yanına yattım ve sıkıca sarıldım. Kokusunu aynı kahve kokusu gibiydi. O benimdi ve benden başkasının da olamazdı. Onu dahada kendime çektim ve saçlarında ki menekşe kokusuyla uykuya daldım.

Uyandığım da Sima hâla uyuyordu. Onu izlemeye başladım. Çok masumdu haddinden fazla masum. Açılan belini gördüğümde oraya bakmaya başladım. Hadi ama yine mi onu istemişti benim ufaklık. Belini kapadım ve direk duşa girdim.

SİMA'NIN AĞZINDAN

Uyandığımda koltukta yatiyodum ama ben karanlık bir odadaydım ne zaman buraya geldim ki. Çok fena tuvaletim gelmişti. Yukarki kata çıkıp odalara bakmaya başladım. İlk açtığım o da misafir odasıydı. İkinci kapıyı açtım. Açmaz olaydım. Altında havluyla bir adet Ulaş. Vucudu harikaydı. Of ben ne diyorum ya. "Vucudumu süzmen bittiyse çıkda giyineyim yada kal sen bilirsin" dedi ve o hayvan sırıtışını yaptı. Hiç birşey demeden kapıyı kapattım ve aşağıya indim. Ulaş'ın aşağı indiğini adım seslerinden anlıyordum ama arkamı dönüp bakmadım. Ulaş mutfağa geçtiğinde bende televizyonu açtım. Moda kanalı bulup izlemeye başladığımda manken erkeklerin sırası gelmişti ve onlar çıkmaya başladı. Tam ben kanalı çevirecekken Ulaş'ın bağırmasıyla yerimden sıçradım. "Kapat lan o televizyonu" hemen kapattım ve oturduğum koltuktan kalkıp tekrar tuvalet aramak için yukarı çıkmaya başladım. Tuvaleti bulduğumda işlerimi hallettim ve aşağıya indim. "Kıyafetlerin yukarda benim odamda git üstünü değiştir" ona sorcaktım sanki uyuz ya. "Gerek yok teşekkür ederim" "sana gerek var mı demedim değiştir dedim.!" hafif bağırır gibi konuşmasıyla kalktım ve o odaya doğru yol aldım. Tam üstümdeki okul formasını çıkartırken kapı açıldı. Ulaş'ın karşısında sütyenleyim. BEN. ULAŞ'IN. KARŞISINDA. SÜTLEYENLEYİM. Hemen okul formamla önümü kapattım. "Çı-çık şu o-oda-dan" yavaş yavaş bana yaklaştı. Dudaklarıma yapıştığında hiçbir tepki veremedim. Kendime geldiğimde onu ittirmeye çalıştım ama bir santim bile kıpırdamadı. Beni kendine daha çok çektiğinde o üstsüz harika vucuduyla bir bütün olmuştum. Bu çocuk hiç mi nefes almaz amk. Kafamı geri çektiğimde boynuma indi. Napacaktım ben! Tokatı yapıştırdığım gibi beni bıraktı. Hemen okul formamı yerden alıp üstüme geçirdim. Tuvalete girdim ve kapıyı kiletledim. Bir kaç dakika sonra kapı deli gibi yumruklanmaya başlamıştı. Napacaktım şimdi ben? O da bana tecavüz edecekti. İkinci kez tecavüze uğricaktım. Kapının tekmelenme sesini duyduğumda daha çok duvara yapıştım. Ağlamaktan ve kendimi sıkmaktan yüzümün morardığını biliyordum. Kapının kırıldığını anladığımda hiç bir şey yapmadan olduğum gibi durdum. Saçımdan çekip kaldırdı ve "O Cem piçi için mi beni itiyorsun lan. O seni öptüğünde sarıldığında bi bok yaptığın yoktu ama" dedi ve duvara attı. Ben yere çökmüş ağlarken üstüme doğru yürümeye başladı. "Sen benimsin kızım. Benden başkasının olamazsın" bir anda dudaklarıma yapıştı. İtmeye çalıştım ama olmuyordu. "Yapma Ulaş yalvarırım yapma" beni takmiyordu boynumu öpmeye devam ediyordu. Kendi kendime sayıklamaya başladığımda durdu. "Sakın sakın birdaha saha tecavüz ediceğimi düşünme yapmam. Yemin ederim bidaha sana öyle bişey yapmam"dedi ve tuvaletten çıktı. Birdaha yapmam derken? Ne demek istemişti şimdi o? Bana tecavüz eden o muydu? Herşeyimi alan hayatımı mafeden o muydu?





KALP SIZIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin