Ardından büyükbabam devam etti. "Unutmadığına sevindim. Çok sıkıntılı gördüm seni. Nedir canını sıkan, seni üzen? İstersen benimle dertleşip, konuşabilirsin."
Doğru anlamışsın! Aslında benim de uzun zamandır güvendiğim biriyle konuşmaya,sohbet etmeye ihtiyacım vardı." Bunca yıldan sonra anlatacak çok şeyin olduğuna eminim!"Yakın zamanda başıma gelenler yüzünden çok mutsuzum!. Olumlu düşünme yetimi kaybediyorum belki de! Gerçekleşmesini istediğim hayallerimin en önemli ikisini kaybettim. Gelecek umutlarım bir anda tükendi. Nedense benim için her şey birden değersizleşti. Kimseyi duymak,görmek istemiyorum.
"Seni çok iyi anlıyorum ama bu halin sağlıklı bir durum değil. Sakın karamsarlığa kapılma! Bu olumsuz bakış açının seni ele geçirmesine izin verme! Kaybettiklerini düşünüp üzüleceğine, bir an önce geleceğini yeniden resmedip, yaşama umutla bakmalısın. Ancak umudun varsa geleceğin de var demektir! Anladın mı? Umutsuzluk en kötü duygudur ve eğer böyle devam edersen yaşam enerjini bitirir! Yaşan bir ölüye dönersin! Her zaman güzeli ve iyiyi düşün! Yeni umutların hep olsun. Umudun varsa;sadece insanlar değil,diğer tüm canlıların seni destekleyen güzel enerjilerini kucaklayabilirsin. Bir müddet sonra göreceksin, karşılaştıkların, yaşadığın koşullar, yeni umutlarının, arzularının gerçekleşmesini sağlayacak."
Kaybettiklerim zaten benim umutlarımdı. Şimdi onları unutmamı istiyorsun. Biliyorum son üç yıldır yaşadıklarımdan epey etkilendim. Galiba benliğimi kaybetmek üzereyim! Artık ben, eski ben değilim.
"İşte tam bu dönemlerde kendin ile bir yüzleşme yapman en iyi yoldur. Bu halinden kurtulmak için, kısacık yaşamına, çevrene yeniden göz atıp bugün ki olgunluğun ile onları tekrar hatırlayıp değerlendirmende fayda var. Mutlu anlarını, gerçekleşen arzularını anımsa! Şöyle bir geçmişini akıl süzgecinden geçir. Gerekliyse geçmişteki yaşanmışlıkları acılarıyla,yanlışlarıyla, eksikleriyle kabul et ve değişmesi gereken düşüncelerini,anlayışlarını,davranışlarını cesaretle yenile!"