ZORBA

55. Bölüm

Sırt acısıyla uyandım.Birden bire yataktan düşmüştüm.Sırtımı tutarak yerden kalktım ve yatağa geri yatıp battaniyeyi yüzüme kadar çektim.Odaya teyzemin dalmasıyla hızlıca battaniyeyi ittim.

"Ne teyze ne?Hafta sonunu bulmuşken bolca uyumak istiyorum."

"Kız kalk!Birileri geldi."

"Kimler geldi?"

"Yakışıklı iki erkek ve Tiffany."

"Yakışıklı mı?" Yataktan fırladım ve teyzemi hızla odadan çıkarıp giyindim.Kapının önüne gittim.Chanyeol , Kai ve Tiffany burdaydı.Chanyeol hemen kolumu çekti ve asansöre bindirdi.

"Hey!Nereye gidiyoruz?"

"Polisler bizi aradı.Hemen karakola gidiyoruz." dedi Kai.

"Ne?Siz de biliyor muydunuz?" dedim ve Kai ile Tiffany'e döndüm.

"Ben anlattım." dedi Chanyeol.

"Peki polisler dediklerimizi onaylamış mı?"

"Evet!Yani galiba..."

Asansörden indik ve kapının önündeki Yura unni ve annesinin içinde durduğu arabaya bindik.

:.:.:.:

"Ses kayıtlarınızda oynama olmadığı kanıtlandı." Polis konuşurken birden arkadan Chanyeol'un babasının sesi geldi.

"Bırakın beni!Yalan söylüyorlar!Koskoca başkanım ben!Böyle bir şey yapmadım." Polisler Chanyeol'un babasının dediklerini takmıyordu ve bize doğru geliyorlardı.

"Durun!Bir kere sarılmama izin verin." dedi Chanyeol'un annesi ve sarıldı.Ağlayarak konuşmaya başladı.

"Seni gerçekten iyi biri sanmıştım.Ne kadar kötüymüşsün?! Yine de seni özleyeceğim ." dedi ve sarılmayı bıraktı.

:.:.:.:.:.:

"Sonunda kurtulduk be!Artık tehtid yok , özgürlük var.Hadi eğlenmeye gidelim."

"Eğlenmeye mi?"

"Korku filmine ne dersiniz?" dedi Kai.

"Ne?Olmaz!" diye bağırdım birden.

"Merak etme ben seni korurum." dedi Chanyeol ve kolunu omzuma attı.

"Hıh!İhtiyacım yok bir kere!" dedim ve kolunu ittim.

:.:.:.:.:

Sinema biletlerimizi almıştık.Artık sadece kalan 30 dakikayı bekliyorduk.

"Hey , Suzy!Şunda fotoğraf çekilmeye ne dersin?" dedi Tiffany ve eliyle foto kabinini gösterdi.(Medyadaki gibi)

"Olur!" dedim ve Tiffany birden kolumu çekerek hızlıca kabine girdirdi.

:.:.:.:

Kahkaha atarak kabinden çıktık ve Chanyeol ile Kai'nin yanlarına oturduk.Duyuru sesiyle 3 No'lu sinema salonuna girdik.En köşede Kai , onun yanında Tiffany , Tiffany'nin yanında ben ve benim yanımda da Chanyeol oturuyordu.Henüz sinema başlamamıştı ve herkes yerlerine oturuyordu.Dikkatimi çeken bir kız olmuştu.

"Hey!Benim yerim en ön mü?Tanrım!Orada boynum acıyor.Ben şuraya geçeceğim." dedi ve Chanyeol'un yanına oturdu.Kızı takmadım.Sonuçta sadece yanına oturdu yani nolcak ki?

"Merhaba!Sen başkanın oğlusun galiba.Tanrım!Çok yakışıklısın."

"Hayır değil." dedim ve kıza bakmak için yaslanmayı bırakıp eğildim.Kız bana tip tip baktı ve sinema öncesi reklamları izlemeye başladı.Tekrar arkama yaslandım.Fakat içim rahat etmeyince tekrar eğildim ve kıza baktım.Kız eline yaslanmış , Chanyeol'e bakıyordu.Chanyeol ise rahatsız oluyordu fakat bunu söylemiyordu.Onun yerine kızı fark etmiyormuş gibi yapmaya çalışıyordu.

"Afedersin canım!Boşuna öküzün trene baktığı gibi bakmana gerek yok.Çünkü yanında sevgilisi var.Seni sevmez."

"Suzy!Tamam boşver." diye fısıldadı Chanyeol.

"Of!Sen gitsene Chanyeol'un yanından ya!Bilmiyorum mu sanıyorsun?Filmde korkunca Chanyeol'a sarılacaksın demi?"

"Bu ne ya?" dedi ve Chanyeol'un yanından ayrıldı.Rahatça arkama yaslandım ve film başladı.

:.:.:.:

Çantamı yüzüme çekmiş , bir kolumu Chanyeol'e sarmıştım.Chanyeol ise korkmadan izliyordu.Kai , ayaklarını yerden çekmiş , Tiffany'nin beline sarılmıştı.Titriyordu.Tiffany ise patlamış mısırını rahatça yiyordu.Telefonuma gelen mesaj sesiyle korkarak telefonu elime aldım.

Chanyeol: Korktun mu?

Suzy: Nasıl korkmayım ki?

Chanyeol: Bana sarılırsan korkmazsın.

Suzy: Hıh!Hiç de bile.

Mesajdan sonra Chanyeol kolumu tuttu ve beline sardı.Kafamı kaldırıp Chanyeol'e baktım.Bana dil çıkardı ve filmi izlemeye devam etti.