ZORBA

14. Bölüm

        O günkü okul bitmişti.Okulun içinden çıktım ve yürümeye başladım.Çıkışa yaklaşınca tüm okuldaki kızların orda toplandığını gördüm.Yolumu kapatmışlardı.Hemen aralarından sıvıştım.Tam yoluma devam edecektim ki okulun önünde duran kıpkırmızı parlayan bir araba gördüm.Gözümü daha çok ileri götürdüğümde G Dragon'un kapının önünde durduğunu gördüm.Ne GD mi?GD'nin bizim okulun önünde ne işi vardı?Koskoca ünlü GD!!!!

    Şaşkın şaşkın GD'ye bakıyordum.Fakat arabada ne bekliyordu.Gözleri birini arıyordu.En sonu gözü bana iliştiğinde gülümsedi ve "Sonunda buldum seni küçük!" dedi bana doğru geldi.GD beni nerden tanıyordu ki?Şaşkınlıktan başım dönmüştü.GD , omuzlarımdan tuttu ve arka kapıyı açıp beni arabaya soktu.Kendi de arabanın şoför koltuğuna oturdu ve arabayı sürmeye başladı.Şaşkınlıkla arkama baktım.Tüm okulun kızları arkamızdan bakıyordu ve video çekiyorlardı.Önüme döndüm.

"Şey...afedersiniz?Şu an yanlış mı görüyorum yoksa siz GD misiniz?"

"Evet.Yoksa benzemiyor muyum?"

"Ah!Hayır.Benziyorsun.Ben şaşkınlıktan..." başımı eğdim ve asıl soracağım soru aklıma gelince heyecanla kafamı kaldırdım.

"Neden beni arıyordunuz?"

"Tiffany'nin evine gitmemiz lazım."

"Ne?Tiffany'i tanıyor musunuz?"

"Evet.Kuzenim olur."

"Ne?Bana neden bu zamana kadar söylemedi o cadoloz?"

GD güldü ve arabayı durdurdu.Pencereden baktığımda benzin istasyonunda olduğumuzu fark ettim.Sanırım benzin azalmıştı.GD pencereden kafasını çıkardı ve ne kadarlık benzin dolduracağını söyledi ve kafasını tekrar içeri soktu.Sürekli sessiz kaldık ve ben sürekli camdan bakıyordum.Bir an Chanyeol'u gördüm sandım.Hayır.Sanmadım.Chanyeol de oradaydı.Adımları bizim arabaya doğru yaklaşıyordu fakat daha beni görmemişti.Görmemesi için eğildim ve gözümün ucuyla nereye gidiyor diye bakmaya başladım.Gözlerini etrafta gezdiriyordu.Birden gözü bizim arabaya takıldı.GD'yi görünce bir an şaşırdı fakat kendisi başkanın oğlu olduğu için çok fazla şey etmedi.Tam gözünü arabadan çekecekti ki bir şey fark etmiş gibi oldu.Hızlıca arabaya yaklaştı ve benim olduğum yere baktı.Göz göze gelmiştik.Gözleri kocaman açılmıştı.Şaşkınlığını atınca kapımı açtı.

"Hey!Burada ne işin var?"

"Asıl senin ne işin var?Neden karşılaşmak zorundayız ki?" GD bize döndü ve şaşkınlıkla bakmaya başladı.Chanyeol soğuk soğuk , GD'ye baktı ve bana dönüp "Onunla ne işin var?" dedi.Tam bir şey söylemek için ağzımı açtığımda GD lafımı kesti.

"Neden sordun delikanlı?" dedi ve birkaç saniye sonra güneş gözlüğünü aşağı indirdi ve Chanyeol'e baktı."Sen başkanın oğlu değil misin?" dedi.Chanyeol hala soğuk soğuk bakmaya devam etti ve başını salladıktan sonra bana dönüp "Gidiyoruz!" dedi ve kolumu çekip arabadan çıkarmaya çalıştı.

"Ah!Neyin var?Nereye gidiyoruz." dedim ve kolumu çektim.

"Benden başka bir erkeğin olmadığı bir yere." dedi ve tekrar kolumu tuttu.Tam çekicekken GD'nin sesiyle durdu.

"Kıskandın mı?Ah , tanrım!Buna hiç gerek yok!Onu sadece arkadaşının yanına götüreceğim." demesiyle Chanyeol , kolumu sıkmayı bıraktı ve eli yumuşakladı.Ben de hemen kolumu çektim ve kapıyı kapattım.Benzin dolmuştu ve hemen benzin istasyonundan ayrıldık.

TİFFANY'LERİN EVİNDE

Tiffany gözlerini telefondan çekti ve koltuğa yayıldı.

"Kızım!Bu seni bayağı seviyor."

"Hangi beni?Suzy'i mi , Bilinmeyen'i mi?"

"Tabi ki de Suzy'i!Bu arada Bilinmeyen olarak onunla çok kavga ediyorsun.Şunu kes bence artık ve özür dile."

"Ah!Bakarım o işe."

"Hey!Yarın hep birlikte lunapark'a gidelim mi?" dedi GD.

İkimiz de aynanda "Ne alaka şimdi?" dedik.

"Hiiç...Canım eğlenmek istemişti.Tabi isterseniz gitmeyi..." GD'nin lafını kestik ve yine aynanda "Hayır gidelim!" dedik.