ZORBA

48. Bölüm

Evde oturuyordum.Bugün okul yoktu.Birden telefonuma mesaj geldi.

Park Yura: "fotoğraf" (ağzı burnu kanıyor.)

Suzy: Hey!

Unni!

Baban mı yaptı?

Sana da mı?

Neden?

Park Yura: Suzy...

Kendine dikkat et.

Her an seni bulup sana da böyle yapabilirler.

Suzy: Hayır!

Daha fazla katlanamayacağım.

Bir şey yapmamız lazım.

Polise söylesek?

Park Yura: Bu o kadar kolay değil Suzy.

Suzy: Hayır hayır!

Bir şey bulmalıyız.

Peki annene bir şey yapıyor mu?

Park Yura: Hayır.

Ona bir melekmiş gibi davranıyor.

Annemin yanındayken çok iyi bir insanmış gibi davranıyor.

Bu yüzden anneme şikayet ettiğimizde annem bize inanmıyor.

Suzy: İnanmıyorum!

Bu nasıl bir insan!!??

İnsan bile değil.

Özür dileirm ama babana saygılı davranmam imkansız.

Bu lafları hakediyor.

Park Yura: Ahaha

Sorun yok

İstediğin kadar saydırabilirsin.

Benim de artık saygım yok.

Suzy: :)

Zil çaldı ve Tiffany geldi.Tiffany içeri girer girmez kolunu tuttum ve odama götürdüm.Kapıyı da kapattım.

"Hey!Ne bu telaş?"

"Sana bir şeyler söylemem lazım."

:.:.:.:

"Ne?Yani Chanyeol sana babasının zoru olduğundan dolayı mı zorbalık yapmıştı?"

"Evet."

"İnanmıyorum.Kaç senelerdir trafik kazası sandığımız şey aslında manyak baba yüzünden miydi?"

"Evet."

"Yapacağımız bir şey yok mu?Ya seni de öldürürlerse?"

"Bilmiyorum.Olmazsa yurt dışına kaçarım."

"Ne?Hayır olmaz.Beni , teyzeni , Chanyeol'u ve diğer tanıdıklarını öylece bırakamazsın."

"Chanyeol ile küstük ki..."

"İlla ki barışırsınız."

"Bilmiyorum.Bu konuyu kapatsak iyi olur.En iyisi bir kafeye falan gidelim.Kafamı dağıtmam lazım."

"Hayır dur!Ya o adamlar bizi takip ediyorlarsa?"

"O zaman dışarı ellerimizde bıçaklarla çıkalım.Sonra da insanlar bizim mafya olduğumuzu sansın demi?Hadi kalk gidiyoruz!"