Günlük...
Evim evim güzel evim. Derin bir nefes aldım. Rahatladım. Üstümden bir yük atmış gibi hissediyorum. Taksiden indiğimde başım dönüyordu. Sanırım ilacımın saati biraz geçmişti. Aksatınca başım dönmeye başlıyor,titreme geliyor ve ŞAK! Bayılıyorum.. İndiğimde başım döndüğü için biraz sendeledim. Annem panikledi.
''Defne iyi misin kızım?''
''İyiyim iyiyim. Sanırım ilaç saatim geliyor. Yukarı çıksak iyi olacak.''
Valizimi tam taşıyordum ki elimden biri valizi kaptı. Ahh tabiki de centilmen sevgilim Can. Sonuçta çıkıyorduk yani...
''Ne yapıyors-''
''Ben dururken taşımayı düşünmüyordun herhalde. Daha ayakta duramıyorsun!'' Gülümsedim.
''Hep gülümse Defne..'' Bal rengi olan gözlerinin içine baktım.
''Tek başıma olmaz..''dedim ve işaret parmağımı dudağının üstüne koydum.
''Bir tek bana yakışmıyor...''diye fısıldadıktan sonra sitenin kapısına doğru ilerledim. Güvenlikteki abiye selam verdim
''Kolay gelsin''
''Sağol Defne. Geçmiş olsun..''
''Teşekkürler.'' Kapıdan içeri girdikten sonra bizim bloğun önüne doğru yürümeye başladım. Hava serinlemişti ve üstümde ince bir hırka vardı. Üşümüştüm. Isınmak için kollarımı birbirine sardım ve ısınmaya çalıştım. Başımın dönmesi artmıştı ve bloğun önünde olan banka oturdum ve sırt çantamda olan ilacımı çıkardım. Bir tanesini içtikten sonra bir kaç dakika bekledim ve diğer ilacımı içtikten sonra annemler de yanıma geldi. Annem apartmanın kapısını açtı ve bizde içeri girdik. Annemle Demet bir asansöre,benle Can'da bir asansöre bindik ve 8.kata bastık. Kendimi çok yorgun hissediyordum. Başım ağrıyor,dönüyor.. Off hayat... Başımı Can'ın omzuna koydum,2 saniyede olsa gözümü kapadım ve kokusunu içime çektim. Büyülendim resmen. Ama ne yazık ki büyülü rüyayı asansörün 'dın' sesi bozdu. Can kapıyı açtı,valizi dışarı çıkardı ve elimi tuttu. Elimi tutarak sendelemeden yürümemi sağladı.Annem kapıyı açtı ve Can'ın elindeki valizi aldı. Demet ve Can kollarımın arasına girerek içeri girmeme yardım ettiler.
''Teşekkür ederim. Siz olmasanız be-''
''Susar mısın Defne! Dostlar bunun için vardır ve erkek arkadaş-.. Ahh Ne ya?'' Demet'in karnına dirseğimle vurdum. Annemin yanında ileri gidiyordu ama!..
''Hadi hadi gençler. Kıkırdamayı bırakın da Defne'nin odasını hazırlayalım. Biraz dinlensin.'' Annem bunu söyledikten sonra Can ve Demet yavru ördek gibi annemin peşine takıldılar. Onların bu halleri hoşuma gitmişti ve gülümsedim. Ben değerliymişim...
Annem beni koltuktan kaldırıp odama götürmeye başladı. Odada Can'la Demet duruyorlardı ve ben odaya girince bir anda ''SÜRPRİİZZ!!!'' diye bağırdılar. Ne olduğunu anlamayıp yatağa baktığımda yatağımın üzerinde bir ayıcık ve elinde bir kutu vardı.
''Bu ne böyle? Siz ne yaptınız böyle? Ya ne gerek vardı? O kadar yanımda durdunuz uykusuz kaldınız bir de bu-''
''Defne her bir iyilik yaptığımızda söyleneceğin yerine sevinsen bizi daha mutlu etmez mi sence?'' Demet yine açık sözlülüğünü gizlemiyordu. Ama haklıydı. Her seferinde bir tepkim vardı.
''Hayır hayır! Bu çok çok güzel. Söylenmiyorum. Benim için o kadar uğraşıyorsunuz. Yani ne bileyim işte..''
''Çeneni kapatıp hediyenin tadını çıkarır mısın? Bu Can'la beraber proje ettiğimiz bir sürpriz çalışmaydı.'' Ayıcığın elindeki kutuyu aldım ve içini açtım. İçinde ucunda yıldız olan bir kolye ve bir zarf vardı. Zarfın üstünde de 'Demet'ten böceğe' yazıyordu. Zarfı açtım ve içinde bizim Demet'le çocukluğumuzdan kalma bir fotoğrafımız vardı. Anaokulundayken. Gözlerimdeki yaşları serbest bıraktım. Yüzümden süzülen damlayı elimin tersi ile sildim ve kolyeyi elime aldım.
''Kolye ve ayıcık Can'dan.'' Anneme baktım. Bunu annem söylemişti ve ona baktığımda gülümsedi. Bende gülümsedim ve kolyeyi Can'a takması için uzattım.
''Hiç çıkarmayacağım. Bu bana şans getirecek..''
''Ve aramızı bozmayacak.'' Can kolyeyi boynuma taktı ve nasıl durduğunu merak edip,aynamın karşısına geçtim. Gerçekten zarif duruyordu.
''Çok teşekkür ederim. Hepsi çok güzel.'' dedim ve ikisine de sarıldım.
''Ben biraz dinlensem iyi olacak.''dedim ve yatağımın üstüne oturdum.
''Bence de yoksa ziyaretçilerini iyi karşılayamayacaksın.'' Demet'e baktım.
''Ne ziyaretçisi?''
''Görürsün.''
Can ve Demet odadan çıktılar. Annem yatağımın üstüne pijamalarımı koydu. Anlıma küçük öpücük kondurduktan sonra ''Güzelce uyu. Ben misafirlerin gelmesine az zaman kalınca uyandırırım seni.'' dedi.
''Anne ne misafiri? Dinlenmek istiyorum ben.''
''Yok yok merak etme. Sadece seni ziyaret edip gidecekler. Oturmaz kimse.''
''Kimler gelecek?''
''Bende bilmiyorum. Demet'le Can söyledi. Arkadaşların gelecekmiş.''
''Arkadaşlarım?''
''Bilmiyorum Defne. Gelince öğrenirsin işte. Bu arada Can mevzusunu sonra konuşacağız.'' dedi ve gülümsedi annem. Bir an kızacak diye korktum. Yorgundum. Bir an önce rahat bir uyku çekmek istiyordum. Yatağa uzandım ve kalın pikemi üstüme örttüm,gözlerimi kapadım..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~Bir Kızın Günlüğü~
Teen FictionBir kızın günlüğü nasıl olabilir? Veya bir günlük sizin dostunuz olabilir mi? Yoksa sıradan bir defter mi olmalı? Defne,günlüğünü en büyük sırdaşı olarak görüyor.. Küçük yaşta babasını kaybetmek ona her ne kadar zor gelse de eski mutluluğunu kazanma...