11. BÖLÜM: "BELA"

1.9K 95 282
                                    

John Legend - You and I

---


Panik ve korku bütün bedenimi sarmıştı. Titremeye başlamıştım. Dişlerim birbirine çarptıkça daha da panikliyordum.

Bütün kanım çekilmişti resmen. Korku bir düşman gibi vücudumu sarıp seslerimi yutmuş, kelimelerimi ve bağırışlarımı kilitli bir kutunun içine saklamıştı.

Çocuk, benimle dans ediyordu sözde. Durmadan sallanıyordu. Belimdeki elleri gıdıklanmama neden oluyordu ama kurtulamıyordum.

Böyle olmaması gerekiyordu. Benim Yelizlerin yanına gidip onları bunaltmam daha sonra gitmeme izin vermeleri gerekiyordu. Şuan yaşadığım olay tamamen plan dışı ve korkunç bir olaydı.

Kalbim göğüs kafesimi terk etmiş ve yolunu bulamayıp kulaklarımda atmayı tercih etmişti.

Beni kurtaracak kimse yoktu ve ben yardım istemek için bile başımı Yelizlerin oturduğu yere çeviremiyordum. Sanki bir saniyelik bile olsa gözlerimi beni taciz eden heriften ayıracak olsam geri dönüşü olmayacak şeyler olacakmış gibi hissediyordum.

Ruhum titriyordu.

Derin bir nefes alıp korkum karşısında büyük bir direniş göstererek kilit altına aldığı kelimelerimi tekrar benliğime kabul ettim.

"Ya bıraksana n'apıyorsun?" dediğimde sesimin ağlamaklı çıktığını gördüm. Adam bağırışımı umursamadan dans etmeye devam ediyordu. "Bırak!"

"Naz yapma." deyip başını boynuma yönlendirdi. Yaklaşmasını engellemek için ellerimle onu itiyordum. Boynuma ulaşmaması için ellerini yüzüne koyup ittim. Kafasını çevirip ellerimin yüzünü perdelemesinden kurtuldu ve boynumdan vazgeçti. Korkum tırmanıp tırmanıp en yükseğe çıkmıştı. Buzlarla kaplı olan zirveye bayrağını dikmiş sırıtıyordu.

"Bırak diyorum sana bırak!!" diye bağırdım. Ama sesim ona ulaşmıyordu sanki.

Ona vurmaya başladım. Ellerimi yumruk yapıp ardı ardına göğsüne ve omuzlarına yumruklarımı geçiriyordum. Gözleri yarı açıktı ama ayık bir insandan daha güçlüydü. Ona vurmamdan onun değil benim canım yanıyordu. Sesim ona gitmiyor darbelerim onun değil benim canımı yakıyordu.

Ellerini aşağı indirip kalçamı tuttuğunda ağzımdan bir hıçkırık kaçtı. Bütün parmaklarını kalçamda hissediyordum. Dehşete düşmüş şekilde ağlayarak ve çırpınarak haykırdım. "Bırak! Orospu çocuğu bırak!"

Debelenmemden dolayı parmaklarını tenime ulaştırmak ister gibi kalçama bastırdı. Nefesim kesildi.

Allah aşkına kimse halimi görmüyor muydu? Korkumu? Ağlayışımı?

Ben uzaklaşmaya çalıştıkça beni kendine bastırıyordu ve sallanmanın da verdiği etkiyle kasıklarımda hissettiğim sertlik, çığlık çığlığa bağırmamı emrediyordu.

Tırnaklarımı yüzüne bastırıp aşağı doğru çektiğimde yüzünde başparmaklarımı kullanmadığım için sekiz tane uzun ve kırmızıçizgi oluşmuştu.

Umurunda değildi!

Hatta yüzüne yayılan mide bulandırıcı sırıtış, hoşuna gittiğini gösteriyordu.

Ben ağlarken o yüzünü çizdim diye gülüyordu.

Mazoşist!

Kalçamı iki eliyle tutup kendinden uzaklaştırdı. Ağzımdan bir hıçkırık daha kaçarken ne yapmaya çalıştığını anlamak istercesine aramızdaki boşluğa baktım. Ellerimi omzuna koyup aptal yakınlığı engellemek istedim.

HİÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin