24.Bölüm

3.3K 245 32
                                    

YN: Bol Yorum ..Bol Yorum.. ne düşündüğünüzü iki satır olsa dahi lütfen yazın. Yorum yapmayan yorumsuz kalsın...

Keyifli okumalar...


Flashback...

Jongin sabah Sehun'un öpücükleri ile uyandığında, gününün kaos ile sonlanabileceğini hayal bile etmemişti.

Sehun'u ve Shixun'u büyükbabası acil bir mevzu için malikânesine çağırdığı için Lu Han ile birlikte evde yalnız kalmışlardı.

En büyük sıkıntı ise artık şehirde oturmuyor olmalarıydı. İstediği sıklıkla şehre inemiyor, bunun yerine evin hemen arkasındaki geniş ormanda Sehun ile birlikte ya da korumalarla yürüyüşe çıkıyordu.

Bebekler için bunu yapmak zorundaydı. Doktoru Jongin'e hareketsiz kalmamasını tembihlerken bunu bir düzine insanın refakatinde yapacağını tabi ki öngörmemişti.

Sehun ile birlikte neşe içinde kahvaltısını ettikten sonra onu ve Shixun'u istemeyerek de olsa yolcu etti. Onlar gittikten sonra kalbinin üzerine çöken kötü hisle evde durmak istememişti.

Lu Han onun tedirginliğini yüzünden okuyabiliyordu. Bu nedenle ona eşlik etti.

Evden korumalarla birlikte çıkarak ormanın içine girdiler.

Lu Han ile havadan sudan ve bebeklerin durumlarından konuştular. Jongin bebeklerden bahsederken Lu Han'ın hüzünlendiğini ister istemez fark etmişti.

Her ne kadar kendisine belli etmemeye çalışsa da gözleri bu hüznü saklamaktan çok uzak bakıyordu. Korumaların uygun uzaklıkta olduğunu saptadıktan sonra Lu Han'a biraz daha yaklaşıp nedenini sormak istedi.

"Sorun nedir Han-si?"

Lu Han bir an söylemekle söylememek arasında tereddütte kaldı. Bir anlığına Jongin'in yüzüne baktı sonra içini çekip ona sebebini anlatmaya başladı.

"Bizim bebeğimiz olmayacak Jongin-si."

Jongin, Lu Han'ın söylediği ile şaşırsa da kendini toparlayıp sebebini bilmek istedi.

"N-Neden? İkinizde sağlıklı ve gençsiniz. Eminim ki Shixun-si ve siz harika birer baba olursunuz."

Söylediklerinden sonra Lu Han'ın yüz ifadesi daha da kederli bir ifade alınca, Jongin yanlış bir şeyler söylediği hükmüne vardı.

"Ö-Özür dilerim ben... Yanlış bir şey mi söyledim?"

Lu Han başını iki yana salladı ve etrafını şöyle bir süzdü. Sehun durumu biliyordu. Lu Han her ne kadar Jongin'e anlatmak istese de onu da üzmek niyetinde değildi.

"Shixun'un çocukken kaçırıldığını biliyorsunuz değil mi?"

Jongin bir şey söylemeden başını olumlu bir şekilde salladı. Jeju'da tesadüfen Sehun'dan dedektiflere açıklama yaparken duymuştu. Konuyla ne alakası olduğunu anlamasa da sabırla Lu Han'ın anlatacaklarını beklemeye başladı.

"işte o dönemde.... Yani Shixun'u alıkoydukları dönemde... Bebeğimi kısırlaştırmışlar. Bunu o eve döndükten sonra onu muayene eden doktorlar söylemiş ailesine. Ne yazık ki geri çevrilebilen bir işlem değil... Daha o küçük yaşta bunu ona nasıl yaptılar aklım almıyor... Bu yüzden hamile kalamaz ya da birini hamile bırakamaz."

Jongin'in kanı donmuştu. O yaşta bir çocuğa nasıl kısırlaştırma işlemi yapılabildiğini algılamakta zorlanıyordu. Elleri karnına gitti. Lu Han onun renginin attığını görünce biraz dinlenmesi gerektiğini düşünerek belinden destek olarak, ormandaki eski devrilmiş bir ağacın kenarına Jongin'i oturttu.

TWINSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin