Bölüm 22 - GÜNLER AKIP GİDERKEN

133 8 0
                                    


Konakta günler adeta vızır vızır geçiyordu.Sürekli bir ikram kıyamet ki sormayın a dostlar.Aman gelin ağam şunu ye, aman gelin ağam şunu iç,aman gelin ağam arkana yastık koyalım,aman gelin ağam sen dur ben yaparım.Alın size son 2 ayımın özeti.7 Aylık oldum bile inana biliyor musunuz? Koca göbek aşiret gelini hamile Bahar! Hala inanamıyorum! Boran'ı bir görseniz acayip keyifli.Nerdeyse her gün eli kolu dolu geliyor ve ben artık isyan ettim bu duruma.Neden mi? SI-ĞA-MI-YO-RUZ! Küçücük odaya sığamıyoruz! Beşikte gelecek ve bebeğin kıyafetlerine koyacak yer yok derkeeen yan odayı bebek odası yapma kararı almış,gelin ağa olarak uygulatmaya koyacaktım ki tabi ki de Kevser Hanım engeline takıldım.Vay efendim çocuk orda tek başına ne yaparmış,vay efendim odaların düzeni neden bozuluyormuş gibisinden vaylar efendim...Derken Borancığım geldi ve olacak dedi ve şimdi benim minnoş kızımın pembeli yeşilli mavili sarılı rengarenk odası var! Çok mutluyum! Boranla her gün yeni bir şeyler ekliyoruz odaya,dekorasyon çok saçma oldu her mobilya farklı telden çalıyor misal dolabı açık pastel yeşil ama beşik açık sarı ve duvarlar pembe.Böyle bir şeyler çıktı ortaya.Bakalım bizim minnoş doğunca sevecek mi?Sanki dile gelip "Annecim çok sağ ol çok iyi hazırlamışın odamı." diyecek diye dalga geçiyorlar benimle.Özellikle abim.Ha o mu? Kaanımız bildiğin turp gibi artık,bildiğin artık normal bir insan o.Onca şey yaşandı 2 ay bile geçti üstünden ama sanki bu 2 aylık sessizlikten sonra bir fırtına kopacakmış gibi hissediyorum ya neyse...Birde Ferman abi var,Boran'ın abisi.Evet,kavuştular.O kadar kötü olduk ki hepimiz anlatamam,koskoca Firuz ağanın oğluna bir sarılması ve hıçkıra hıçkıra "oğluuumm" diye diye bir ağlaması vardı ki yürek parçalar.Sonunda Ferman'ı yok eden adamları bulup bir nevi defterleri dürüldü.Nasıl mı? Vallaha orasını Firuz ağadan başkası bilmiyor,tam bir muamma.Hele bana polis olduğumdan dolayı hiç söylenmiyor,bende çok üstelemiyorum artık olayları vardır bir bildikleri ki hep vardı.Şu anki tek büyük problemimiz ne olduğunu bir türlü anlayamadığımız Berzan efendi.Bize karşı pek yardımcı ama çok fena ikili oynuyor bu adam.O yüzden hiç bulaşmıyoruz.Boranla hazır bu kadar iyiyken mümkün olduğunca az olayı takip ediyorum ve zamanımı bebeğime ve yiyecek güzelliklere ayırıyorum.

*

-Güzelim,ne yapıyorsun sen burada?Üşüteceksin.

-Sen ne zaman geldin duymadım.

-Şimdi geldim,hadi bakalım doğru yatağa.

-Of Boran yaaa çok az kaldı ve ben kızımıza hala güzel bir isim bulamadım.Yine ona bakarken uyuyakalmışım.

-Daha 2 ay var,mutlaka buluruz,olmadı Kevser koyarız ne olacak.

Kevser kelimesinden sonra elimdeki isim sözlüğü Boran'ın kafasındaydı ve o hala konuşuyordu.Sonra aldı bey efendiyi bir gülme,aman çok komik!

-Ha ha ha!

-Gel buraya gelin ağaların bir tanesi!Tamam bak güzel bir şey bulacağız sen hiç merak etme.

-Ay amaan pek rahatladım ağam,Allah senden razı olsun,içime su serptin.

-Hadi kalk çok konuşma.

Odaya geçtik ve ben ona isimler sıralamaya başladım ve her birine bahane buldu.

-Ela nasıl sence?

-O ne öyle hela der gibi.

-Ohalar olsun sana nereye çektin güzelim ismi! Pekiii Çiçek?

-Sen baharda açan bir çiçeksin yavrum derim artık. Diyip yine kahkaha atmaya başladı bende elimdeki yastığı kafasına attım.

-Duygusuz! Of ya herkesin her isme bir bahanesi var.Ben kendim bir karar vericem ve kimse bilmeyecek hatta sen bile!

-Yok artık,kızımızın ismine beraber karar vericez o kadar.

BAHARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin