Bölüm 2 - TANIŞMA

1.1K 24 5
                                    

Uçaktan yeni indim.Havası bile farklı buranın.Allah'ım ne değişik bir yer.Hah işte ordalar beni almaya gelenler yoksa ben bu şehirde kaybolurum. Atladım hemen arabaya kalacağım yere gidiyorum nasıl bir ev acaba?Hiç yalnız kalmamıştım gerçi Diyar yarın geliyordu onunla kalmak çok eğlenceli olacak gerçekten.Çocukluktan hayalimizdi aynı evde yaşamak.Bakalım bizleri nasıl bir macera bekliyor.

*

-Bahar,bugün tanışacak mısın o adamla?

-Nerden bileyim,unuttun mu ben sadece ingilizce öğretmeniyim :).

-Ay evet senden de ne öğretmen olur ya zavallı çocuklar :).

Görevim buydu daha doğrusu kamuflajım buydu.Yeni atanan cici bici ingilizce öğretmeniydim ben burada.Bugün ise okulun ilk günüydü. Mardin gibi bir yerde nasıl ingilizce dersi vereceğimi merak ediyordum doğrusu çünkü çocukların şiveleri bana göre çok değişikti ve onlara nasıl anlatacağımı bilmiyordum.Okula geldiğimde ise normalden daha kalabalık olduğunu gördüm.Önemli birileri gelmişti herhalde.Vali falan mıydı acaba? Pantolon-ceket takımım hafif topuklu ayakkabımla tıkır tıkır kırıtarak yürüdüm.Bünyem şaşırdı tabi alışkın değil böyle zarifliğe.Sonra birden birden adam çıktı karşıma "Hoş geldiniz öğretmen hanım." diye birden önümde eğildi.Neye uğradığımı şaşırdım.Hoş bulduk diye karşılık verdim.Sonra uzun boylu bir adama doğru yöneltti beni,bende onu takip ettim.

-Ağam öğretmen hanım geldiler.

Adam birden bana doğru döndü ve sert mizacıyla;

-Hoş geldiniz öğretmen hanım,hayırlı olsun.

-Çok teşekkürler,hoş buldum.

-Benim adım Boran Genco.

-Bende Bahar Özdemir.( Ee ne de olsa gizli görevdeyiz sahte kimlikte soyadımız Özdemir.)

-Memnun oldum.Buyurun içeri geçelim sizinle konuşmak istediğim şeyler var.

*

-Ee neler konuştunuz Ağayla?

-Aman işte öğrencilerin durumunun zayıf olduğunu,her türlü yardıma ihtiyaç olduğunu,sonra elinizden geldiğince fazla ilgilenin falan dedi.Yani kısacası tahmin ettiğimiz şeyleri söyledi.Zaten bunu biliyorduk ama değil mi öğrencilerin üstüne düşüyor eğitime önem veren biri.O yüzdende bu kimliği seçtik ya.

-Ay tamam anladım yakışıklı mıydı bari sen tipini anlat biraz?

-Aman kızım işte uzun boylu baya,siyah saçlı, sert bir adam nesini anlatayım hem sende yarın görürsün işte.

-Aman iyi be sormadık üf,ketum şey ne olacak.

-Of diyar ya yine anlamadığım kelime kullandın.

-Şimdi ne olacak sen bu adamı kendine aşık mı edeceksin?

-Hayır sadece yakın arkadaşı olmaya çalışcam güzelim, do you understand(anladın mı)?

-Aman dikkat et de ağamız kapıvermesin seni bak bekar adammış :)

-Diyar hadi iyi geceler.

-Aman ketum ketuuum iyi geceler :)

*

Dünkü kargaşadan sonra bugün ilk kez adam gibi derse girecektim.Dün fark ettiğim üzere o kadar da şık olmaya gerek yokmuş.Müdür geldi yanıma nasıl rahat ederseniz öyle giyinin dedi.Var mı böyle rahatlık birde devlet binası,canıma minnet çektim kotumu tişörtümü gittim okula.İlk ders de "What is your name?" den başladım tabi ki ama ona bile dilleri dönmüyor bakalım neler yapacağım ben bunlarla.Bir şeyler anlatmaya çalışırken günün bittiğini fark etmemişim bile.İngilizce olunca ders sayımda az oluyor 4 günün yarısı dolu ,ee ayarlı ne de olsa malum asıl işimiz bu değil.

Dersim bitince şu malum Boran ağanın etrafında şöyle bir dolanayım etrafı bir kollayım diyordum ki dün birden gelen adam yine dikildi karşıma.

-Ey günler hoca hanım.

-iyi günler buyurun?

-Ağam sizinle görüşmek istiyor.

-Konu nedir?

-Ağam buyursun dedi.

Anlaşıldı gitmeden öğrenemeyecektik ağamızın ne istediğini.Ağanın şirketine gittiğimde daha bir şaşırdım.Etraftaki konaklar gibiydi iş yerleri de.Çok şaşırmıştım gerçekten.Ağamız biraz beklettikten sonra odaya aldı beni.Hoş geldiniz dedi ayağa kalkmayarak ağalar kalkmıyor herhalde ayağa diyerekten işaret ettiği koltuğa oturdum.

-Benimle görüşmek istemişiniz ama konu belirtmemişiniz buyurun beyefendi konu nedir? dedim en ukala ses tonumla.Adama bak ya resmen saygısız karşında bayan var yani sonuçta.

-Sizinle dün tam konuşamadık o yüzden çağırmıştım.

-Ne konuda tam konuşamadık?

-Sizi daha yakından tanımak isterim Bahar hanım.Buyurun çıkalım yemekte devam edelim.

Höh adama bak dan diye beni yemeğe götürüyor. Ağa ya ister misin,aç mısınız,vaktiniz var mı? İnsan bir sorar ama değil mi?Hemen ayaklandı bile bak sen yok ya beni o koltuğa oturtmaz mıyım?

-Siz beni yanlış anladınız herhalde tamam tanıştık konuştuk ama ne oluyoruz yani sizde ne kadar sabırsızmışsınız.

-Kusura bakmayın ben yoğun bir insanım sizinde dersinizin bittiğini öğrenince çağırmak istemiştim.

BozulduGeri yerine çöktü kaldı..Oh canıma değsin.Hoş amacını hala anlamadım ama bana ters arkadaş o ne öyle ilk dakikadan dan diye yemekler falan.Adamda modern mi ne? Modern ağa!İçimden nasıl güldüysem yüzüme de yansımış.

-Komik olan bir şey mi var?

-Yo hayır.Müsaadenizle benim karnım tok! İyi günler.

Yerimden kalktım ve kapıya doğru yöneldim ama bir el kolumdan tuttu.Arkamı döndün ve;

-Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz?

-Bakın ben sadece sizinle sohbet etmek sizi tanımak istiyorum.Bir süre ne de olsa burada beraber yaşayacağız.Ben size yardımcı olmak istiyorum sadece siz buraları bilmezsiniz,karışıktır bizim buralar,kaybolabilirsiniz.Ayrıca nasıl birini içimize alacağız bilmek isterim.

-Kolumu bırakırsanız iyi olur beyefendi!

-Tamam kızmayın lütfen.Gidebilir miyiz?

-Hayır! Bir daha sakın bana böyle emrivakiler yapmayın! Ben sizin adamlarınızdan biri değilim!

Hah!Özür bile dilemedi.

*

Allah'ım! Bana yardım et! İlk günden ne oluyoruz böyle.Niye böyle hissettim ki?Neler oluyor bana?

-Kızın kolundan tuttun öyle mi?

-Evet.Birden öyle gidince durdurmak istemiştim sadece.

-O sosyetik kız Boran fark etmedin mi üstünü başını?

-Orası öyle de ne bileyim birden öyle tepki verince şaşırdım.

-Bence git kızdan özür dile.

-Bilmiyorum Abay.Sadece tanımak istemiştim.

Onu yine görmek istiyordum.Seneler sonra ilk defa hiç tanımadığım bir kadını yeniden görmek istiyordum.İçim öylesine acıyordu ki... Kardeşimin omzumda ne kadar ağlayarak susarak durdum bilmiyorum.

BAHARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin