Truth Hurts

7K 235 61
                                    

Acı içinde nefes almaya çalışarak gözlerimin içine bakıyordu. Acı çekmesi umurumda bile değildi. Bu kadar insanı göz yaşına boğmanın bir karşılığı olmalı değil mi? 

Ben mi? Elinden tutmuş ağlayarak deli gibi sırıtıyordum. Henüz uyanalı bir kaç dakika olmuştu ve bu süre içinde binlerce kez şükretmiş, milyonlarca kez bizi korkuttuğu için nefret ettiğimi ve milyarlarca kez ise uyandığı için onu ne kadar çok sevdiğimi ve ona ne kadar çok aşık olduğumu söylemiştim. 

Gerçek buydu. Ona tüm ruhumla aşıktım ve bunun sırtıma bindireceği sorumlulukları onunla olabilmek için kaldırmak zorundaydım.  

"Miss Moore, Mr. Styles'ın kontrollerini yaptıktan sonra odaya çıkarabileceğimizi umuyoruz. İzninizle?" doktoru beklentiyle gözlerimin içine bakarken bende ona bakıyordum. Olayı ancak bir süre sonra anlayabildim. "Ha, anladım. Yanında kalmamın sakıncası var mı?" kedi bakışlarımı diktiğim doktorun olumlu cevap vereceğine o kadar emindim ki şimdiden gülümsemeye başlamıştım. "Aslında sizin olmanız sadece süreyi uzatır. İzin verin işimizi yapalım. Sabırsızlığınızı anlıyorum ama yardımcı olursanız bir saat sonra yanınızda olur." aldığım olumsuz tepkiye ağız ucuyla sırıtan Harold'a gözlerimi kısıp dik dik baktıktan sonra çocuğuna eve kaçta gelmesi gerektiğini nasihat eden bir anne gibi doktora döndüm. "Sadece bir saat?" bıkmış bir tavırla kafasını aşağı yukarı salladı. "Bir saat sonra görüşürüz Sevgilim." dedim ve elini kibarca sıktıktan sonra alnına minik bir öpücük bırakıp odadan dışarı çıktım.  

Kapıdan adımımı atar atmaz Anne kollarını sıkıca boynuma doladı. "Oğlumu bize geri getirdiğin için teşekkürler Eliane. Sözünü tuttuğun için teşekkürler. Ben bunun teşekkürü nasıl edilir bilmiyorum ama teşekkürler. Sana hayatımı borçluyum. Ona bir şey olsaydı, ben-" konuşmasına izin vermeden boynuna sarıldım. "Bana hiç bir borcunuz yok, asıl uyanarak o bana hayatımı geri verdi." dedim. Kulağıma eğildi ve "Sen kesinlikle en doğru seçimisin Eliane. Ailemize tekrar hoş geldin..." diye fısıldadı. Geri çekildiğinde gözlerindeki minnet ve mutluluk duygularının yoğunluğunu anlatabilmek isterdim. Ve öyle bir sırıtıyordum ki dışarıdan deli gibi göründüğüme emindim.  

Sırayla, sırasız, binbir şekilde çocuklarla sarılıp gülüştükten sonra kendimi beni taşıyamayan Lou'nun omuzlarında buldum. Zayn, beni düşürürse yıllarca onunkinin gerçekten kibar bir kız kalçası olduğuna emin olarak dalga geçeceği konusunda söylenirken Liam çoktan beni Lou'nun sırtından çekerek indirmişti. Derin bir nefes alıp arkamı döndüğümde ise Niall bunun şerefine herkese yemek ısmarlayacağıyla ilgili bir şeyler söylüyordu. Sonra kulağıma eğildi ve "Sen istediğin kadar yiyebilirsin El." dedi. Ona kahkahalarla gülerken bir eksiklik olduğunu farkettim. "Gemma nerede?" sorusunu herkese yönelttiğimde Anne hariç herkes yokluğunu yeni anlamış gibi etrafa bakınıyordu. "Gemma uyuyor Eliane. Senin verdiğin ağrı kesiciler gerçekten uykumuzu getirdiler." diye beni cevapladığında hepimiz birbirimizin yüzüne baktık ve zaten tutmak istemediğimiz kahkahalarımızı salıverdik. 

Harold uzun süren ısrarlarım sonucu bize dinlenme için ayrılan hasta odasına çıkarılmıştı. Bu hastanede benden nefret etmeyen tek bir kişi bile kalmadığına artık emindim. Kapanmayan çenem ve inadım sayesinde geldiğimden beri tatlı dilimle herkese kök söktürüyordum. Buradan ayrıldığımda bir çeşit 'Kurtuluş ve Bağımsızlık ve Kafa Dinleyip İşlerimizi İstediğimiz Gibi Yapabilme Partisi' tarzı bir şey yapacaklarına emindim. Son olarak doktorun kalabalığımızla Harold'ı yormama konusundaki ısrarlarına, ona bu insanların iyi hissettireceği ve bunun ona ne kadar faydalı olacağı yönündeki beş paragraflık karşı tezimle atak yapıp kazanırken Niall ve Liam hipnotize olmuş gibi beni dinliyorlardı. Doktor en kibar dille ne halt istiyorsam yememle ilgili bir şeyler mırıldanarak uzaklaştığında Niall hızla başını sağa sola sallayarak önce kendini gerçek dünyaya çekmeye çalışmış sonra Liam'ın yere kadar düşmüş olan çenesine müdahale etmesiyle kendine gelmiş ve ne tip bir canavar olduğumu henüz anlayamadığı gibi bir şeyler konuşmuştu. Bense tatmin duygusunun doruğa vurduğu bir şekilde sırıtarak odada Harold için gerekli ortamı sağlayan Juliette'in ardından sonuna kadar dayadığım kapıdan sırayla konuklarımızı içeri alıyordum. Herkes içeride belli bir yere yerleşti ve biten gerginliğin ardından muhteşem bir sohbet başladı.  

Mal de L'amourHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin